beklenenden az katılım olmasına rağmen yine de büyük bir kitlenin bir araya geldiği etkinliktir.. gelecekte çocuklarının karşısında başları dik duracakların, alınları ak olarak tarihin huzurunda yer alacakların katıldıkları etkinliktir.. katılımcılar o gece bir nebze olsun vicdanları rahat uyuyabilmişlerdir.. miting sonunda kardeş türkülerden feryal öney ve yasemin göksu sesleri ile destek vermişlerdir katılanlara.. zeynep tanbayın yaptığı konuşmada ise herkesin tüyleri diken diken olmuştur.. başbakanlarını, üniversite öğrencisi gençlerini asan, sağ-sol ayrımı yapmadan tüm bir nesli harcayan darbeleri, postmodern darbeleri ,dijital darbeleri, e-muhtıraları, y-muhtıraları ve ardı arkası kesilmeyen, sonuna varılamayan çeteleri ile birbirine karışmış ülkemde atılan en güzel adımlarıdır o 70 milyon adım..
bu etkinlikte emeği geçen 15i aşkın stk ve derneği canı gönülden tebrik etmek boynumun borcudur.. ilerde yaşayacağımız aydınlık günler için, ankara karanlığına karşı yürümek gerekliydi.. darbecilerin yargılanmasının en yakın zamanda gerçekleşmesi dileğidir katılımcıların..
orada sahnede zeynep tanbay konuşurken sahnede kardeş türküler ekibinin çok az bir kısmı bulıunmakta idi.. ve hemen onların yanında dsipli bir genç hrant dink in resminin bir ucundan tutmakta idi.. ve resmin diğer ucunda ise başörtülü bir bayan yer almakta idi.. yani cumartesi günü orada bu ülkenin solcusu baş örtülüsüne, baş örtülüsü eşcinseline, eşcinseli kürtüne, ermenisine sahip çıkmakta idi.. ki zaten o kare herşeye değerdi..
elestiri ahlaki ve tartisma kulturunden nasibini alamamis genc cumhuriyetcileri cileden cikarip rezil eden, sinir bozan tahammulsuzluklerini ve karsit durus sergilerken takindiklari cocuksu uslubun amatorlugunu gozler onune seren mitingler. ideolojik sartlanmisligin yan etkileri bunlar.
cumhuriyet gazetesi ve danistay saldirilari birer karikaturdu zaten. turkiye cumhuriyeti derbe filan da gormedi. 28 subat, onceden kutlanilan 1 nisan sakasiydi. boyle sakalar yapmayin dedim ama yaptilar. semdinli provakasyonlari dis mihraklarin birer oyunuydu, iyi oynadilar. cumhuriyet mitinglerinde, ergenekon yardimlasma dernegi uyelerinin ust duzey yoneticileri de yer almadi. yer alanlar bir kac fikri bozuk, kotu niyetli insanlardi. bu insanlar darbe istiyoruz pankarti acarken, darbenin meniyete olan uzakligini olcuyorlardi, darbe istemediler. darbe gunluklerini yayinlamak isteyen bir derginin burolari tavan edilmedi, kafasina postal da firlatilmadi. bunlarin hepsi akp'nin oyunuydu, bir sekilde ne mutlu turkum diyene, ataturkcuyum.
katılımcılara soğuk ayran yanında döner veriyorlarsa koşa koşa gideceğim mitingdir. ne de olsa bu genç siğiller denilen grubun arkası sağlamdır. toplanacak kalabalığı aç bırakmayacaklarını temenni ediyorum.
ülkede hiçbir rejim sorunu yokken cumhuriyet yerli yerinde sapasağlam dururken ergenekoncuların gazıyla cumhuriyet mitingi yapıp sokaklara dökülenlerin anlam veremediği mitingdir. veremezler tabi. onlar sokaklarda tanklar gezene kadar darbe ihtimalini de inkar ederler.
cumhuriyet mitinglerindeki "ordu göreve" pankartlarını gören insanların akp'nin çıkarlarını korumak için değil ülkeyi darbelerden korumak için katılacağı miting.
darbe lafı geçince bi rahatsız, bi alıngan oluyosunuz ya ben onu anlamadım be annem.
cumhuriyet mitinglerine katılanları ilerici ve vatansever olarak addedenlerin iş bu mitinge katılanlar içim bırakınız otlasınlar, "kabızların yürüyüşü" demesi çok manidardır. küfürümü şimdi mi alırsın, paket mi yaptırayım?*
cumhuriyet mitinglerinde aktif olarak rol almis ergenekon teror orgutu uyelerinden bi'haber olupta '' ne darbesi lan '' diyen sevimli canlari ifsa eden demokrasi mitingleri. mantik ve fikirden yoksun dusunce kabizligi salgin bir hastalik veya moda bu siralar sanirim.
sadece genç sivillerin katıldığı bir miting değildir. dsip, mazlum-der, ehp, sosyalist parti girişimi de bu miting dahilindedir. çok farklı kesimlerin biraraya geldiği mitingdir. doğruluğu tartışmalıdır.
katılmak isteyenler için istanbuldan da* otobüs kaldırılacak olan etkinliktir.. istanbuldaki etkinliğin devamı niteliğindedir.. 70 milyon adımdan biri olmak isteyenlerin katılımının beklendiği etkinliktir..
ve son olarak ;
"Ankara! Ankara! Duy Sesimizi!
Bugüne kadar hep Ankara konuştu, biz dinledik; Ankara söyledi biz inandık; Ankara karar verdi, biz uyguladık.
Ankara'nın gri binalarında yapılan planlar bize çok ağır bedeller ödetti.
Ankara'nın soğuk odalarında yapılan fısıldaşmalar evlerimizde feryatlar kopardı.
60 darbesi Ankara'da tertiplendi. Başbakan'ın kalemi ilk olarak Ankara'da kırıldı.
71 muhtırası Ankara'da yazıldı.
11 Eylül'ü 12 Eylül'e bağlayan gece tüm ışıkları yanan tek bina Ankara'daydı.
Sayıları binleri aşan faili meçhul cinayetlerin kararları tek tek Ankara'da alındı.
Diyarbakır Hapishanesi'nde yapılacak işkencelerin dozu Ankara'da ayarlandı.
Batı Çalışma Grubu Ankara'da kuruldu. 28 Şubat'ın startı Ankara'da verildi. Üzerinde 'Andıç' yazan kâğıtlar Ankara'da elden ele dolaştı.
27 Nisan e-muhtırası Ankara'daki bir internet sitesinden yayımlandı.
Cumhuriyet Mitinglerinin ilki Ankara'da yapıldı. 367 kararı Ankara'da verildi.
Partileri kapatan başsavcıların tümü Ankara'da yaşıyor.
Meclis'e karşı muhtıra yayınlayan Yargıtay'ın, Danıştay'ın binaları Ankara semalarında yükseliyor.
Kendini Meclis'in üstünde gören Anayasa Mahkemesi Ankara'ya tepeden bakıyor.
Bugünümüzü ve geleceğimizi temellerinden sarsan Ergenekon depreminin merkez üssünün Ankara olması da sürpriz değil.
Sonuç olarak; darbeler, muhtıralar, derin örgütlenmeler, faili meçhul cinayetler, parti kapatmalar, idamlar, işkenceler hep Ankara'da konuşuldu, Ankara'da planlandı.
Tüm bunlar olurken biz Ankara'yı çok başı boş bıraktık. Ankara da bu ülkede 70 milyon insan yaşadığını çoğu zaman unuttu.
Darbeye karşı 70 milyon adım atmak için sokağa çıkanların yolu 26 Temmuz'da Ankara'dan geçiyor.
Şimdi içinden geçtiğimiz ağır çekim darbeye karşı, ortaya dökülen Ergenekon çetesine karşı, parti kapatmalara karşı Ankara sokaklarında ses çıkarmak zamanıdır.
Yine tek ses, tek renk, tek slogan tek pankart. Beyazlar içinde.