25th hour

entry80 galeri14 video3
    1.
  1. hapishaneye girmeden önceki son gününü dostlarıyla geçiren adamın hikayesini anlatan; edward norton, philip seymour hoffman, brian cox, anna paquin, barry pepper, rosario dawsonın oynadığı bir spike leefilmi. sinemada izlemeyi çok istememe rağmen gidemeyişimin üzüntüsünü dün filmi cnbc-ede izlerken daha fazla hissettim. edward nortonın aynadaki fuck youmonoloğu ve babasının filminden sonundaki konuşması gecenin bir vakti beni darmadağın etti. sırf bu sahneler için bile 2-3 defa izlenmesi şart olan film.
    11 ...
  2. 2.
  3. cnbc-e sayesinde izlediğim süper film. amerikan milliyetçiliği bi yerden sonra bayıyo ama sırf ayna karşındaki fuck you monologu için bile izlenebilir.
    4 ...
  4. 3.
  5. Edward Norton un başrollugunu üstlendigi izlenesi film...
    0 ...
  6. 4.
  7. yönetmenliğini spike lee'nin yaptığı, başrollerde edward norton, philip seymour hoffman, barry pepper'in yer aldığı 2003 yapımı bir macera. terence blanchard müzikleriyle filmi büyüleyici kılmıştır aynı zamanda.
    2 ...
  8. 5.
  9. sadece ismini bilerek şans eseri izlediğim ve izlediğime hala şükrettiğim insanı gerçekten etkileyen film. edward abi yine karizmayı şişirmiş. çok etkileyici sözlere sahip. özellikle finaldeki konuşma vurur adamı.
    (bkz: this life came so close to never happening)
    2 ...
  10. 6.
  11. New York hayranı Spike Lee'nin yönetmenliğini yaptığı ve birbiriyle uyumlu olabilecek en iyi oyuncularla kotarttığı etkileyici film.Ayna karşısında Edward Norton'un repliği oldukça etkileyicidir.Ama aslında hemen hemen tüm oyuncular filmde en iyi performanslarını sergilemişlerdir.Seyretmeyenler seyretmeli.
    3 ...
  12. 7.
  13. 1996 yapımı bir spike lee filmi. başrolünde edward nortonun oynadığı ve yine kendisine hayran bırakan bir performans sergilediği, konusunun çok değişik olduğu bir film.

    (bkz: bir filmi vizyona girdikten 10 yıl sonra izlemek)
    1 ...
  14. 8.
  15. edward norton un ayna karşısında kendisiyle konuştuğu sahne vardır ki akıllara zarardır.

    yeah . fuck you . too.
    fuck me? fuck you .
    fuck you and this whole city
    and everyone in it.
    no. no. no. no. no.
    fuck the panhandlers
    grubbing for money.
    smiling at me behind my back.
    fuck the squeegee men
    dirtying up the clean
    windshield of my car.
    get a fucking job.
    fuck the sikhs
    and the pakistanis
    bombing down the avenues
    in decrepit cabs.
    curry steaming out their pores.
    stinking up my day.
    terrorists in fucking training .
    slow the fuck down !
    fuck the chelsea boys
    with their waxed chests
    and pumped-up biceps.
    going down on each other
    in my parks and on my piers.
    jiggling their dicks
    on my channel 35!
    fuck the korean grocers
    with their pyramids
    of overpriced fruit
    and their tulips and roses
    wrapped in plastic.
    ten years in the country.
    still no speakee english .
    fuck the russians
    in brighton beach .
    mobster thugs sitting in cafes.
    sipping tea in little glasses.
    sugar cubes
    between their teeth .
    wheelin' and dealin'
    and schemin' .
    go back
    where you fucking came from .
    fuck the black-hatted hasidim
    strolling up and down
    4 7 th street
    in their dirty gabardine
    with their dandruff.
    selling south african
    apartheid diamonds.
    come on .
    your wife deserves this.
    fuck the wall street brokers.
    self-styled masters
    of the universe.
    michael douglas-gordon gekko
    wannabe motherfuckers
    figuring out new ways
    to rob hardworking people blind .
    send those enron assholes
    to jail for fucking life.
    you think bush and cheney
    didn't know about that shit?
    give me a fucking break.
    worldcom .
    fuck the puerto ricans.
    twenty to a car.
    swelling up the welfare rolls.
    worst fucking parade
    in the city.
    and don't even get me started
    on the dominicans.
    'cause they make
    the puerto ricans look good .
    who's this fuckin' guy?!
    get the fuck outta here!
    fuck the bensonhurst ltalians
    with their pomaded hair.
    their nylon warm-up suits.
    their st. anthony medallions.
    swinging their jason giambi
    louisville slugger baseball bats
    trying to audition
    for ''the sopranos.''
    fuckin' crack
    your fuckin' head open !
    fuck the upper east side wives
    with their hermes scarves
    and their $50
    balducci artichoke.
    overfed faces
    getting pulled and lifted
    and stretched all taut
    and shiny.
    you're not fooling anybody.
    sweetheart.
    fuck the uptown brothers.
    they never pass the ball .
    they don't want to
    play defense.
    they take five steps
    on every layup to the hoop.
    and then they want to
    turn around
    and blame everything
    on the white man .
    slavery ended 1 3 7 years ago.
    move the fuck on .
    fuck the corrupt cops with
    their anus-violating plungers
    and their 4 1 shots.
    standing behind a blue wall
    of silence.
    you betray our trust!
    fuck the priests
    who put their hands
    down some
    innocent child's pants.
    fuck the church that protects
    them . delivering us into evil .
    and while you're at it.
    fuck j .c.
    he got off easy --
    a day on the cross.
    a weekend in hell .
    and all the hallelujahs of the
    legioned angels for eternity.
    try seven years
    in fucking otisville. j .
    fuck osama bin laden .
    al qaeda.
    and backward-ass cave-dwelling
    fundamentalist assholes
    everywhere.
    on the names of
    innocent thousands murdered .
    l pray you spend the rest
    of eternity with your 7 2 whores
    roasting in a jet-fuel fire
    in hell .
    you towel-headed camel jockeys
    can kiss my royal lrish ass.
    fuck jacob elinsky.
    whining malcontent.
    fuck francis xavier slaughtery.
    my best friend .
    judging me while he stares
    at my girlfriend's ass.
    fuck naturelle riviera.
    l gave her my trust.
    and she stabbed me in the back.
    sold me up the river.
    fucking bitch .
    fuck my father
    with his endless grief.
    standing behind that bar.
    sipping on club soda.
    selling whiskey to firemen
    and cheering the bronx bombers.
    fuck this whole city
    and everyone in it.
    from the row houses of astoria
    to the penthouses
    on park avenue.
    from the projects in the bronx
    to the lofts in soho.
    from the tenements
    in alphabet city
    to the brownstones
    in park slope
    to the split-levels
    in staten lsland .
    let an earthquake crumble it.
    let the fires rage.
    let it burn to fucking ash .
    and then let the waters rise
    and submerge this whole
    rat-infested place.
    no.
    no. fuck you .
    montgomery brogan .
    you had it all .
    and you threw it away.
    you dumb fuck!
    28 ...
  16. 9.
  17. filmin başında 'directed by spike lee' yerine, "a spike lee joint" yazar.
    2 ...
  18. 10.
  19. hakkında yazmadan evvel, şapka çıkartılması, şapka yoksa birkaç dakika parmakların bilgisayar masasında bekletilmesi lazım olan sinema şaheserlerinden biri. spike lee' nin sadece afro amerikalılar' ın değil, amerikan toplumu' nun ve ailesinin sorunlarını ince eleyip sık dokuyarak seyirciye izlettirdiği film. hapse girmesine bir gün kalan adam rolündeki edward norton' a ve süper oyunculuğuna* bağlı kalmayan seyirci, amerikan toplumu' nun düşüşü' nü ve alınan kararların hayata yansımasını da farkedecektir. edward norton' un fight club' dan sonraki en iyi filmi olmakla birlikte, philip seymour hoffman' ın, nabakov' un lolitasındaki üvey babayı andıran dejenere öğretmen rolü de dikkat çekicidir.
    5 ...
  20. 11.
  21. son 10 dakikasının tüylerimi diken diken yapıp gözlerimden yaşlar akmasına sebep olan süper eser. yıkılan kulelere film içinde sık sık değinilir.
    3 ...
  22. 12.
  23. hayata saydırma sahnesi saatlerce sürse bile 'off bu ne lan' dedirtmeyecek türden dahiceydi.
    bu kadar da şahane küfür edilmez ki yahu...
    4 ...
  24. 13.
  25. bütünüyle aklımda iz bırakmış ama en çok ,üç müthiş sahnesiyle sinema sanatına şapka çıkarttıran spike lee filmi...

    ilki monty'nin ayna karşısındaki deli sövüşü...
    bir metropolün, insanlarının içine etmesini ,göçmenlerin o metropolün içine etmesini iyi anlatır...en sonunda de asıl vurguyu yapar " no.fuck you monty...sen her şeyin içine ettin"

    ikincisi monty'nin, ekürilerinden kendisini dövmelerini istediği sahne...

    üçüncüsü de baba ile yolculuk sahnesi...
    (...)
    "böyle bir hayat hiç yaşanmayacaktı"...
    6 ...
  26. 14.
  27. 15.
  28. izlerken arka fondaki sürekli müzik ve güzel benzetmeler sayesinde olaya tam anlamıyla konsantre olmanızı sağlayan etkileyici film.
    0 ...
  29. 16.
  30. spike lee nin diğer filmlerinden her yönüyle apayrı bir film. 11 eylül sonrası new york şehrinin geçirdiği toplu travmayı gözler önüne seren, ana olay kadar karakterlere de haklarını verip, onları sevgiyle anlatan bir senaryoya sahip, etkileyici bir joint.
    1 ...
  31. 17.
  32. sonunda edwardın neye karar verdiğini anlayamadığımız film.
    2 ...
  33. 18.
  34. vuran bir filmdir. Uzun saatler hatta günler boyu etkisi üzerinizden atılmayabilir. Bu bakıma spike lee'nin nederece usta bir yönetmen , edward norton'un ise ne derece büyük bir oyuncu olduğu sonucuna varılır.
    3 ...
  35. 19.
  36. terence blanchard'ın muazzam müziğinin eşliğinde doyumsuz bir 15 dakikalık final sahnesi dillere destandır.
    3 ...
  37. 20.


  38. başka söze gerek yok..

    (bkz: sinema tarihinin en efsanevi sahneleri)
    1 ...
  39. 21.
  40. 22.
  41. --spoiler--
    ikiz kulelerin enkazını göstererek başlıyor film. ve bir kaç alternatif finalle bitiyor:

    monti belki teslim oluyor. sahip olduğunu sandığı her şey bir anda yalan oluyor. babası, sevgilisi, dostları... artık monti diye biri olmuyor.(bir insan bunu kenisine nasıl yapar! ama yapıyor işte.)
    ya da monti sahip olduğu herşeyi kaybetmez. belki babası ölmüş olur çıktığında. sevgilisi de (sahi neydi adı?) evlenmiş olur. ama dostları ordadırlar. brian cox la hayalini kurdukları o irlanda barını açarlar. yeşil bira satarlar.

    monti teslim olmayıp kaçar belki de. (ki bu çoğunun favori finalidir.) yeni bir hayatın mümkün olduğunu gösterir hepimize. çölün ortasındaki, genellikle bir şeylerden kaçan insanların kurduğu ve kimsenin kimseye çok fazla soru sormadığı bir kasabaya yerleşir. monti zeki çocuktur. bir iş bulur hemen kendisine. sevdirir kendisini insanlara. yeni bir kimlik, yeni bir hayat... hatta yıllar sonra sevgilisini de çağırır yanına. monti sonsuza dek mutlu yaşar.
    --spoiler--
    1 ...
  42. 23.
  43. bir daha yazacagim sinema tarihinin en efsanevi sahnelerinden biri,



    (#784542)*
    4 ...
  44. 24.
  45. --spoiler--
    üç seçeneği var ve hiçbirisi de iyi değil.
    kaçarsa monty gitti. geri gelmez.
    tetiği çekerse tabutun kapağını üstüne kaparlar, gitti.
    hapse tıkarlarsa, monty yine gitti. onu bir daha göremezsin.

    Bu geceden sonra elveda Monty...

    --spoiler--

    --spoiler--

    bir keresinde annen ile batıya gitmiştik. sen daha doğmamıştın. ancak benzin sandwich ve kahveye yetecek kadar paramız vardı. ama başardık. her erkek, kadın ve çocuk ölmeden önce çölü bir kez görmelidir. kilometrelerce çevrende hiç bir şey olmaz. sadece kum, kayalar, kaktüsler ve masmavi gökyüzü. tek bir canlı göremezsin. sirenler çalmaz,araba alarmlarıda. kimse sana korna çalmaz. sokaklara işeyen, küfreden insanlar yoktur. çölde sesizlik vardır. çölde huzur vardır. çölde Tanrı vardır.

    --spoiler--
    7 ...
  46. 25.
  47. kült bir film olmuştur. spike lee yine ırkçılık konusuna el atmadan duramamıştır bu filmde. diyalog filmidir, boş geçen hiç bir laf yoktur hemen hemen. kısacası güzel bir seyirliktir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük