okumuyorum, Okumak da istemiyorum. Zamanımı kitap okuyarak değil, başka türlü şeyler yaparak geçirmek istiyorum. 25 yaşındayım. Mühendisim. Yurt dışında global player olan bir şirkette çalışıyorum. Ama Özellikle türkiye‘de kitap okuyanların kendilerini bi bok sanması olayı var. Her kitap okuyan Einstein olsaydı...
Edit 1 ve 3:
Yurtdışında doğduğum için başlığın düzgün mü yanlış mı olması pek de şeyimde değil gerçeğini de şöyle şuraya not olarak bırakayım. eleştirecek başka birşey bulamayıp zayıf Türkçemi eleştirenlere duyurulur. Benim ana dilim (eğitim dilim) Almanca. Ve makina-endüstri mühendisi olmama rağmen şayir gibi Çatır çatır Almanca konuşuyorum. Biraz insaf be. Türkçe benim için bi yabancı dil ve ben her şeye rağmen Burda kendimi az çok ifade edebiliyorum, derdimi anlatıyorum. Sanki karşınızda mağara adamı varmış gibi triplere girmeyi bırakın allah aşkına. Güya kitap okumadığım için Türkçem zayıf diyorsanız, beni Türkçemle değil, Almancam, ingilizcemle ile yargılayın. Hadin hodri meydan.
Teknik-mekanik sorunları kendini bilmez götü boklu Freud ile mi çözecekmişim ki kitap okuyayım. S*kimde değil freudmuş, goethemiş, Nietzchemiş. 2020ye hoşgeldiniz.
ders kitabı da mı okumadın? onlar da kitap işte. onun dışında ben de katılıyorum aslında, kitap okumak fazla harika gösteriliyor. zevk meselesi sonuçta, insanlara dayatamazsınız. her kitap okumayan fikir dünyası gelişmemiş öküz olacak diye bir kaide yok, başka hobileri vardır.
edit: bu kadar kitap okuyan insanların kitap okumayı sevmiyorum diyene bu kadar anlayışsız yaklaşması şahsen manidardır.
her kitap okuyanın da fikir dünyası gelişmiş, ufuğu açık bir entel olacak diye bir Kaide de yok.
Hatta kitap okuyup-okumamak ile bunun hiç bir bağlantısı yoktur. Kitap okumuyorum. Sinemayı, sporu tercih ediyorum. Kitap okuyup da kendini filozof sananlar da bunu anlasın. Sırf kitap okuyorsun diye kimseden daha zeki veya üstün değilsin.
Nedir bu agresiflik? Kim soğuttu seni okumaktan? Yurtdışında olunca her şeyi bilerek mi doğuyorsun? Sana tavsiyem ilgi alanını bulup yönelmendir. Bana kalırsa beğenmediğin felsefecilerden başla. Her birinin dünyaya etkileri muazzamdır ama sen bilirsin.
bence burada asıl sorun sırf kitap okuduğu için kendini bir şey sananlardır. zamanını işiyle alakalı şeylerle veya dil öğrenmeye vb. hobilere harcayan ve çalışkanlığa önem veren birini kitap okumuyor diye eziklemeye çalışırsanız alacağınız tepkiye benziyor bu başlık.
edit: basit bir örnek, kitap okumak iyidir güzeldir ama kimse sınav senesinde gününün 5 saatini kitap okuyarak geçiren bir öğrenciyi çalışkan diye taktir etmemelidir. basitçe derslerden kaçmakta, aslında tembellik yapmaktadır. yani kitap okumak iyidir diye bir kaide olamaz.
Mesele kitap okumayı yahut okumamayi mesele görmektir .okumak fiili her ne olursa olsun edinmek,anlamlandırmak, tasarlamak,üretmek yani analiz ve sentez aşamaları için yadsınamaz bir koşul iken mesele olmak fiilinin anlamı olmalıdır .kitap okumayı reddeden farklı fikirleri ,farklı bakış açılarını,farklı üslupları ,dili ,dili kullanmayı reddeder. Günümüz gerçeği okumayı reddeden yuuuzirlar .keşke Kant ve schopenhauer okumuş olsa idiniz ve biz kavramları davranış ve zihnin kölesi olmak kavramlarını tartışıyor olsaydık ve deseydim ki kardeş davranışların kölesi zihinsel yoksul ,fikirsiz bir bedensel hazdir ötesi yoktur. senin için geçmiş ola ne kadar bilmediginin bile farkında olamayacagin için diyebilseydim .aaa demişim .
Kitap okumak, bir olaya bir kaç bakış açısıyla bakmanı sağlar. Kültürdür kitap okumak, evet bu tarz kültürsüz meslek sahibi, bilgi sahibi olduğunu düşünen bir sürü insan var. Benim zaten sayısal zekam var, kültürü de kendime gezerek katarım diyorsan yanılıyorsun, bul bakalım sokrates dönemini içinde? Bul bakalım o binlerce düşünceyi zihninin derinliklerinde? Bulamazsın, içinde kaç kişi yaşatıyorsun? Sadece bir. Ama kitap okuduğunda, içinde yeni ruhlar taşıyorsun sanki, yeni bilgiler, yeni yaşantılar ve kendine katabileceğin bir sürü şey. Kitap okumak diyorum ama, entel olayım derken dantel olacağın kitaplar değil, sana bir şey katabilecek kitaplar. Gidip ucuz aşk romanı da okuma yani.
ve bilmem ne Sokrates platon felan filan hakkında birşey okumak istemiyorum. Gördüğünüz gibi hiç ders / bilimsel kitapları hariçinde okumuşluğum olmamasına rağmen, Sokrates’i de, platon’u da maalesef tanıyorum. Ama bunların bana zerre faydası yok ve zaten olamaz.
içimde bir kişi yaşayıp yaşamadığını bilemezsiniz. Ben bilgisayar oyunlarını severim mesela. ve orada anlatılan hikayeleri de takip ederim, yaşarım. (bkz: the Last of us).
Sinema filmlerini takip ederim. David Fincher olsun, Lynch olsun, Christopher Nolan olsun, Osman Sınav olsun.
Bunlar hep beğendiğim yönetmen/yapımcılar.
Edebiyat eserleri felan okuyanların bana karşılık şimdi artısı ne?
kitap okumak tercih meselesi olduğundan dolayı aslında ders kitapları haricinde kitap okumamış olmak normaldir. ancak bunun normal olduğunu iddia ederken aynı zamanda bununla ilgili başlık açarak aslında durumu anormalleştiren de beyan sahibinin kendisidir.
asıl konuya gelirsek, bir öğretmen olarak insanların öğrenme tarzlarının birbirinden ne kadar farklı olduğunu biliyorum. bu yüzden de ne kitap okuyanlara filozof gözüyle bakıyorum ne de kitaplara uzak kaldığım zamanlar kendimi kötü hissediyorum. insanların kitap okuması değil, kendi tarzını keşfedebilmesi önemlidir. insanın vizyonunu genişleten şey kitabın cildi değil, içindeki bilgiyse eğer ki bu konuda bence hepimiz hemfikiriz, o halde ben o kitapta yazanları bir videoda dinleyerek öğrenmeyi tercih ediyorsam, günün sonunda o kitabı okuyan kişiden bir farkım yok demektir. şahsen okuyarak değil, her zaman yazarak ve dinleyerek öğrenen biri oldum. üniversite sınavına girdiğim sene 1 milyon 825 bin kişinin içerisinden düz liseli bir sözelci olarak ilk 3000 kişi arasına girdim. türkiye'nin en güzel üniversitelerinden birinde okudum. şu an çoğunuzun haberdar dahi olmadığı dünya çapında binlerce insana uzaktan eğitim imkanı sağlayan bir platformda, kendi alanımla ilgili ingilizce bir eğitime devam ediyorum. moda ve tasarım alanında bir sertifikam ve onlarca çalışmam var. tiyatro, resimden sonraki en büyük ilgi alanım. ara sıra sırf zevkine oturup khan academy'de psikoloji, tıp gibi alanların derslerini izlerim. 20 senelik uzman psikiyatristle, psikolojik problemler ve ruh sağlığı üzerine en son birkaç gün evvel uzunca bir sohbet ettim. kelime haznesinin genişliğiyle tanınan ve bir toplumda kendini herkese dinletebilen bir insan olarak, deli gibi kitap okumadığım için kültürsüz olduğumu söyleyen bir insan karşıma çıkarsa cevap vermeye tenezzül etmem.
özetle bu işler zevk meselesidir. alimi alim eden kitap okuması değil, bilgiyi alabilmesidir. bilgiyi nasıl alacağınız ise tamamen sizin tercihinizdir. boşuna tartışmayın.
surekli anin goruntusunde kitap fotografi paylasiyor ama hic imla bilmiyorsunuz. bu hic kitap okumamaktan daha fail bence.
adam yanlizlik yazip dakika dolmadan 12 oy aliyor.
profili kitap alintisiyla dolu.
Her ne kadar aksi iddia edilse de kitap okumak ailenin aktardığı kültürlerden birisidir. O yüzden kendine kızma. Okuyormuş gibi davranman da yeterli olacaktır çünkü okuyan insana rastlayamaz olduk artık. Haliyle hiçkimse gerçekten okuyup okumadığın anlayamayacak. Malum 1970'te 3 milyon olan istanbul, şimdi ipini koparan mağara-dağ kaçkını geldiği için 20 milyon. Haliyle zor kitap okuyan insanı bulmak.
doğrudur, mühendis olmak için kitap okumaya veya genel kültür sahibi olmaya gerek yoktur bu sistemde. formül ezberlersiniz ve sınava girersiniz, sınavdan çıkınca da hepsini unutursunuz. Böyle bir yaşam, seçim meselesidir. Para kazanmak için okul okumayıp direk iş hayatına atılan insanlar olduğu gibi, para kazanmak için okul okuyanlar da var. Buraya kadar eleştirilecek bir şey yok. çünkü herkesin kendi seçimi.
Fakat, kitap okumanın bir işe yaramadığı söyleyen birisi tamamen haksızdır. şöyle ki, kitaptan gelen mutluluk hiçbir zaman bitmezken paradan gelen mutluluk her zaman kısa sürelidir. yeni şeyleri tecrübe edersiniz, evet. ama onlar da kısa bir zaman sonra sıkılırsınız. hayatında bir anlam olmayan insan en fazla 10-20 sene sözde mutlu olur bence. hayatta eskimeyen tek bir eğlence varsa, o da yeni şeyler öğrenmektir. Sizin kitap okuyanları anlamadığınız gibi, para kazanmak için sürekli aynı şeyleri ve sevmediği işleri yapan insanları da ben anlamıyorum.
Okumak, okuduğunu anlamak ve verilen bilgileri kıyas edip içlerinden doğru olanları seçip yapmak. Bilgi sadece kitaplardan öğrenilmez. Doğru. Ama ilim de sadece kitaplardan öğrenilmez. Hocalar ve yaşamda tatbikini görmek insanı ikna eder sadece teori değil. Okumaya gelince, bu bir tercih ve zevk meselesi. Bazıları için hobi. Fakat öyle kitaplar da var ki (özellikle tarih ve biyografi) içeriğindeki bilgileri ne hayatta görebilirsiniz ne bir insanda ne de medyada görür duyarsınız. Her kitap için aynı şeyleri söyleyemesek de Kıymetli kitaplar gizli hazinedir. Mücevherlerin değerini ve kıymetini de ehli olan sarraflar bilir ancak.