bugün

Çok ciddi boyutlardadır, öyle ki insanlar ilçeden toplu halde kaçmaya başlamış durumdalar an itibari ile.
Tabii ne yazık ki önemli olduğu için y.vşak medyanın s.kinde bile değildir.
Çünkü işin ucunda muhtemelen yandaşları var.
Herneyse, bu arada olayın gerçekten ciddi olduğunu tekrara gerek yok.
işin kötü yanıysa bu kimyasal kokusunun kaynağının hala bilinmemesi.
Yani birde bilgi kirliliği boyutu var ki olayın en sinir bozucu kısmı da o.
Hangi gaza maruz kaldığımızı ve bize vereceği zararları bile bilmez haldeyiz.
Öyle ki daha büyük bir afet durumunda olası bilgi kirliliği hayal edilemez boyutlara ulaşacaktır bu kordinasyonsuzlukla...
Ayrıca tekrardan sorumluların allah belasını versin mk.
tuzla halkını meydanlara dökebilicek olay bir değil iki değil bu.
istanbul'da olanlar düşünsün. Hem tuzla ne zamandır istanbul oldu amk. Evet.
Davutoğlu'na sorsak "Kokunun kaynağını soruyorlar! Kaynak milletimiz!" diyecek ve konu kapanacak. Ayrıca çevre halkının da rızası vardı hem...
Hala devam ettiği söylenen, zararlı olduğu tahmin edilen ve sebebi hala daha çözülemeyen olaydır.

Koskocaman bir ilçede açık bir havada bu kadar keskin hissedilen bir koku, nefes almaya engel olacak kadar ciddi bir koku ve sözde uzman ekiplerin bunu saatler geçmesine rağmen çözemediği gerçeği çok korkunç. Bu adamlar bir de nükleer santral yapmaya çalışıyor. Tam bir bela bu adamlar!
daha kimyasalın ne olduğunu tanımlanamadan zararsız olduğu tespit edilmiştir. canım ülkem be.
Bakın bakın bunu iki yıl önce dile getirmiştik de kimse inanmamıştı. (#29794722)
Çarpık sanayileşmenin sonuçları. Büyüycez diye doğal kaynaklarımızdan, havamızdan, suyumuzdan oluyoruz. Yarın akkuyu da böyle olursa ne olacak? Yetkililer araştırıyor mu denilecek. Doğa felaketi yaşandıktan sonra geçmiş olsun. Araştırma falan kamuoyunu tatminden öteye gitmez.
Olayı bir "sızıntı" olarak düşünmeyin. Bildiğiniz kimyasal atık normal şartlarda içilebilir olmasa bile kullanılabilir hale getirilene dek arıtılmış atık suların verilmesi gereken dereye doğrudan deşarj edilmiş.

Maddenin ne olduğu belli mi? Değil....

Hangi fabrikanın bu hayvanoğlu hayvanlığı yaptığı belli mi? Elbette belli ancak açıklandı mı? Hayır...

açıklanmamasından anlıyoruz ki fabrikanın sahibi ya da sahipleri pek bir yandaş...

Bugün yarın "Oh be, koku geçt"i diyeceksiniz, "kurtulduk" zannedeceksiniz... öbürgün de bu konuyu unutup gideceksiniz. Ama o deşarj edilen kimyasal yakanızı hiç bırakmayacak... Neden mi?
Deşarj edilen dere doğrudan Marmara Denizi'ne gidiyor. Bu noktadan karadeniz ve Ege'ye dek yayılacak bu kimyasal... Hafta sonu pazardan aldığınız balıkta, küçük oğlunuzla kayalıkların üzerinden attığınız oltanın ucunda, o kimyasal olacak... yazın o denize girip serinlemeye çalışırken bedeninize kimbilir hangi kanserojen şeyler yapışacak...

Neden? Bir hayvan, o sıvıyı arıtmak, uluslararası ekoloji kurallarına uyguın bir şekilde bertaraf etmek için 1000 lira harcamak istemediği için...

Sen ölmüşsün, çocuğunun başında hastane köşelerinde ızdırap çekmişsin, kime ne?

akıllı olun yalvarırım... Biriniz çıkıp desin ki "nerede bu devlet, kim bunu yapan şerefsizler"
Büyük ihtimal üstü kapatılacak olaydır. Hangi hatalarını kabullendiler ki?

Insan hayatı bu denli değersiz olmamalı.
çok da sikimizde değildir. hakeden hakettiğini bulur.

görsel
kaynağı bilinmiyorsa

akabeli birinin vukatıdır

polisi molisi günde 10 önünden kere geçer

ama işin nereden kaynaklandığını bilemez.

ne tesadüf ediğil mi.
Belediyeye soruyosun kaynak ne diye oda götüm diye cevap veriyor.
Yeni türkiye de siradan bir gün.
Denize dökülsün de ağlasınlar balık yok, Hamsi rusyaya kaçtı diye.

Ben kaçırıyom sanki amk.
http://www.kmo.org.tr/gen...bizden_detay.php?kod=3741

olayla ilgili kimya mühendisleri odasının açıklaması.
yukarıda herkesin dikkat çektiği en önemli nokta kimyasal riskler üzerinde durulmasının önemini hatırlatan olay.

gerekeni yapıp, yetkililer bizi şaşırtsın .
tuz ruhu olabilir mi acaba? uzmanlar cevaplasın kimyasal olayıdır.
Sanayi Bölgesi olan Tuzlada atıksu kolektör hattına kaçak deşarj edilen kimyasal atıktan kaynaklanan hava kirlenmesi sonucu olmuş hadisedir.

iBB'den konuya ilişkin yapılan son açıklamada, "Dün Tuzla ilçesinde bulunan bazı mahalleleri etkileyen yoğun kokunun atıksu kolektör hattına kaçak deşarj edilen kimyasal atıktan kaynaklandığı kesinlik kazandı. iSKi'nin yaptığı laboratuar incelemesi sonucu metal ve tekstil sektöründe kullanılan Tetrachior cezhene ve Tricholoro ethene maddesi olduğu belirlendi. Soruşturma sürdürülüyor" denildi.

Açıklamada, 25 Aralık gecesi Tuzla halkının genzi yakan ve rahatsız bir edici koku ile karşılaşması üzerine yetkililere seslendiği ve sağlık merkezlerine gittiği, bölgeye giden iGDAŞ yetkililerinin “kokunun doğalgazdan kaynaklanmadığını”, AKOM ve iBB’nin ise “sağlığı etkileyen bir şey olmadığı ama detektörlerinin bu kimyasalı algılamadığı” açıklamasında bulunduğu kaydedildi.

Ben bu açıklamada en çok "sağlığı etkileyen bir şey olmadığı ama detektörlerinin bu kimyasalı algılamadığı” açıklamasına takılıyorum.

97 kişi durumdan rahatsızlanarak Bölgede hastaneye koşuyor.(Ki bunlar kayıt altına alınanlar)
Ama sağlığı tehdit etmediği açıklanıyor.

Yani ille birileri ölmeli mi sağlığı tehdit edince veya herşeyin üstünü kapatıp birşey yokmuş gibi açıklamalar yapılınca sorumluluğu üstümüzden atabiliyor muyuz?

Anlamış değilim!!!
1984 yılında hindistan'da yaşanan bhopal felaketini hatırlatan olaydır.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Bhopal_felaketi

görsel
2 şişe kaçak parfüm üretin bakın polis nasıl yakanıza yapışıyor.
yav he kaynağı belirsizdir kesin, nasıl kürtçü akp'li yemek şirketine askerleri 5 kere zehirleme hakkı vermişlerse bunlara da şehrin 2 kere amına koyma hakkı vermişlerdir.
şu an ilk hakları, bir daha olursa kesin bulurlar sonra o fabrika kapatılır ve başka bir isimle aynı kişiler paranın amına koymaya devam eder.
biz de çomarlar yetmiyormuş gibi mutanik versiyonları ile uğraşmak zorunda kalırız.
en fazla ölürsünüz, ortalığı velveleye vermeyin hemen kimyasal olaydır. ne yapalım yani kargoyla oksijen mi gönderelim?

her şeye kadir reise bir sorun bakalım neymiş.
orada büyük bir kaç kimyasal madde üreticisi ve distribütörü firma var.
yani sucluyu bulmak hiç zor değil.
2012'de bunlardan biri olan kayalar kimya'da ihmalden yangın cıkmıstı. ancak cevre faciasına yol acıp, güzelce sıyrılıp bir de mağdur olmayı başardılar.
suçlu bulundu.
vidanjörler...
bir kaç vidanjöre el konulmuştur. örnek alınmak için.
olay dosyası yakında kapanacaktır.
Örtbas edilmiştir.
msds sertifika eğitimi alırken türkiye'nin en büyük deterjan üreticisi firmalarından birinde çalışan bir kız tesisin yakınındaki dereye boşalttıkları atıklar yüzünden derenin köpürdüğünü, bu yüzden 7/24 görevli bir elemanın köpürdükçe dereye köpük kesici döktüğünü anlatmıştı.
yani kirlilik kamufle ediliyor. ülkede düzenli kirlilik ölçümü yapan bir denetim mekanizması olmadığından çevre sorunu çok ciddi boyutlara varana kadar kimsenin ruhu duymuyor.