dimağlara kazınan feci bir olaydı... 24 ekim 1997 akşamı konya-adana karayolunda saat 22.00 sularında bir mercedes o403 yolcu otobüsü ile ters yöne girerek trafik kurallarını ihlal eden man marka bir akaryakıt tankerinin çarpışması sonucunda iki araç da alev topuna dönmüş ve kazada çoğu erciyes ve niğde üniversitelerinin öğrencileri olmak üzere 49 kişi yanarak can vermiştir. hatta kazada ölen bir kız öğrencinin yarı küle dönen günlüğü kazadan sonra ele geçirilmiş ve candan erçetin'in yalan adlı şarkısının sözlerini deftere yazmasının akabinde trafik kazasında öldüğü anlaşılmıştır*. böylece bu şarkı bu kazanın simgesi olmuştur, bugün bile ne zaman dinlesem bu kaza aklıma gelir. zaten o şarkının klibi de gece vakti yapılan bir şehirler arası otobüs yolcuğunu konu almaktaydı. süper medyamız da otobüsten çıkarılan kömüre dönmüş cesetleri yakın plan göstererek gene "kalitesini" ortaya koymuştur. tanker şoförünün uyuklaması nedeniyle bu kaza meydana gelse olaya o403'teki fabrikasyon hataları damga vurmuştur. bu olay sonucunda türkiye'de skandal kazalarıyla tanınan mercedes o403'ler toplumda büyük bir tartışma yaratmıştır. türkiye'de üretilen o403'lerin yakıt deposunun yanlış konumlandırıldığını iddia edilmiştir bilirkişiler. kazada ölenlerin yakınları ile merdedes benz türk yetkilileri arasında uzunca bir süre büyük kavgalar yaşanmıştır, davalar açılmıştır ve en nihayetinde 1995-96-97-98 model o403'lerin piyasadan toplatılmasına karar kılınmıştır fakat bu durum uygulamaya konulmamıştır.
Hakkında üç entry girilmesine şaşırdığım, Candan erçetinin yalan isimli şarkısını dinlerken hatrıma gelen acı dolu olaydır. 3-4 yaşlarındaydım, çoğunluğu öğrenci bir otobüs dolusu insan canlı canlı yanmıştı maalesef. Son zamanlarda üzerine bir kaç araştırma yaptım ve gördüm ki olayın üzeri kapatılmış. acım kat kat arttı, vicdanım daha bir fazla sızladı. kazanın şiddetini görmek isteyenler araştırabilir, tankerin enkazı olay yerinde ibret olması için bırakılmıştır...
öğrencilerin kaza anında camları kıramamaları sonucu mercedes'in ihmali üzerinde durulmuştur.
kazadan hemen önce bir kız öğrencinin günlüğüne candan erçetin'in dünyada ölümden başkası yalan adlı şarkıdan yazdığı not küle dönen otobüsten yanmadan çıkmış ve kaza ile özleşmiştir. öyle ki candan erçetin daha sonra klibini bu marka otobüste çekmiştir.
yıllar önce ilk öğrendiğimde şahsıma çok dokunan elim bir olaydan bahsetmek istiyorum.
tarih 24 ekim 1997 saat 18.00 suları. ipek turizm adlı firmaya ait mercedes benz o403 marka otobüs, çoğu kayseri üniversitesinde okuyan 17 yolcusuyla beraber kayseri'den kuşadası'na doğru yola çıktı. yol üstünde niğde'ye uğrayıp cumhuriyet bayramı tatilinden yararlanarak denizli ve aydın'daki ailelerinin yanına gidecek olan 21 niğde üniversitesi öğrencisini daha aldı. son haliyle içerisinde kaptan, ikinci kaptan ve muavinle beraber toplamda 51 kişi bulunan otobüs saat 22.30 sıralarında Ereğli-Konya Karayolu'nun Karapınar ilçesi yakınlarına geldi.
otobüs kaptanı, Cumhuriyet Köyü yakınlarında seyrederken, karşı yönden gelen tankerin sol şeritte olduğunu fark etti. olayın bundan sonrasını şöyle anlattı: ‘‘Karşıdan gelen araç ile aramızda 100 metre kadar mesafe kaldığında, bizim şeritte olduğunu fark ettim. Selektör yaparak uyarmak istedim. Tüm uyarılarıma rağmen üzerimize gelmeye devam etti. Yolu terk etmeyi, şarampole girmeyi düşündüm, ancak otobüs doluydu, yolculara bir şey olur diye vazgeçtim. Karşıdan gelen araçla aynı şeritte olduğumuz için bana göre sol şerit boştu. Sol şeride geçtim. Ancak bu kez de aramızda 10-15 metre kala tankerin sürücüsü uyandı ve o da kendi şeridine geçmek isteyince, otobüsün sağ kapı tarafından çarpıştık. Ön camın kırılmasıyla bir anda dışarıya fırladım. Dönüp baktığımda otobüs yanmaya başlamıştı. Alevler arasından bir yolcu otobüsten atladı. Elime geçen bir karton parçasıyla ona yardım edip alevleri söndürdüm. Bir kadın yardım istedi. Sanırım bir numaralı koltukta oturuyordu. Onu da elinden tutarak camdan çıkarıp uzaklaştırdım. Diğer yolcularım kurtulamadı.’’ Çarpışmanın etkisiyle araçlar alev alırken, otobüsün kırılan ön camından çıkmayı başaran kaptan, ikinci kaptan ve 2 yolcu kurtulabildi. Tanker şoförü ve yanında bulunan bir kişi ile otobüste kalan diğer 47 kişi cayır cayır yanarak can verdi.(tanınmayacak hale geldikleri için kimlikleri güçlükle belirlendi)
Aydın'ın Germencik ilçesi'ne bağlı Mursallı Beldesi'nde çocukluklarından beri birbirlerinden ayrılmayan 20 yaşındaki beş arkadaştan üçü o gece meydana gelen feci kazada can verdi.
Seran Güzbahar, Sebahat Oğuz, Nusret Ergin, Sabri Macun ve Ahmet Remzi Akıllı, önceki yıl liseden mezun olduktan sonra üniversite tercihlerini de birlikte yaptılar. Niğde'deki fakülte ve yüksek okulları seçen 5 arkadaştan, Sebahat Oğuz, Niğde Üniversitesi'nde muhasebe, Sabri Macun, işletme ve Ahmet Remzi Akıllı da sınıf öğretmenliği bölümünü kazandı. Hafta sonu ve Cumhuriyet Bayramı tatilinden yararlanmak isteyen Oğuz, Macun ve Akıllı, ailelerini ziyaret için Kayseri ipek Turizm'e ait otobüse Niğde'den binerek Aydın'a hareket ettiler. Ancak ecel, üç arkadaşı Konya-Ereğli Karayolu'nda yakaladı.
Üsküdar Sanat Tiyatrosu yöneticisi Hikmet Çığır, felaket otobüsüne binmekten son anda vazgeçince kurtuldu. Aydın Otogarı'nda başından geçenleri anlatan Çığır, şöyle dedi: ‘‘Aydın'da Emniyet Müdürlüğü'nün düzenlediği Uyuşturucu ve Terörle ilgili, öğrencilere yönelik tiyatro gösterimiz vardı. Kayseri'den cuma akşamı Aydın'a gelmek için ipek Turizm otobüsünden yer ayırttım. Ancak, bu otobüsten yarım saat önce Aydın'a kalkan Malatya Seyahat otobüsü olduğunu gördüm. Hemen ona bindim. Yolda lastik patladı, ipek Turizm'in otobüsü önümüzden geçti, 'Niye bu otobüse binmedim' diye pişman oldum. Lastik değiştirildi, yola çıktık. Konya'nın Karapınar ilçesi yakınlarında büyük bir faciayla karşılaştık. Binmekten son anda vazgeçtiğim ipek Turizm'in otobüsü tankerle çarpışmış yanıyordu. Yardım için hepimiz seferber olduk. Ancak, büyük bir patlama meydana gelince yaklaşamadık. Ortalık mahşer yerine dönmüştü. Şoförün camdan fırladığını, arkasındaki bir hanım yolcunun kurtulduğunu gördük. Hastaneye götürdüler.’
olayın ardından mercedes benz firmasıyla yargı safhası başladı. mercedes benz türk aş firmasında çalıştığını belirten bir kişi mahkemeye imzasız dilekçe yollayarak mercedes benz türk aş firmasının türkiye’de satışa sunduğu otobüslere 2 cam kırma çekici koyarken diğer ülkelere gönderdiklerine daha fazla sayıda çekiç koyduğunu, türkiye’de satışa sunduğu otobüslerde yakıt deposu üstündeki platformun suntadan yapılırken diğer ülkelere gönderdiklerine çelik platform koyduğunu öne sürdü. bilirkişi heyeti mercedes benz türk aş firmasını hatalı buldu. karapınar asliye ceza mahkemesi o 403 model mercedes-benz otobüslerin toplatılmasına karar verdi. ancak bu karara karşılık mercedes benz firması, gerek hukuki gerek medyatik olarak büyük bir savaş açtı. o dönem ünlü hukukçu ve gazetecilerin olaya dahil olmasıyla keşmekeş bir ortam oluşturuldu. sonuç olarak otobüsleri toplatma kararı geri çekildi ve araçlar satılmaya devam etti. (aynı zamanda yanmaya da devam etti)
ipek turizm sahibi derviş binboğa yıllarca mercedes benz ile mahkemede uğraştı. normal bir çarpışma sonucu aracın alev almasının nedeni odtü raporlarında da geçen; yakıt deposunun araçtan ahşap evet yanlış okumadınız ahşap bir malzemeyle ayrılmasıydı.
tabi büyük şirket, ekonomi bozulmasın diye yargıtay mercedes’e verilen cezayı bozdu, derviş amca da vefat etti gitti sonrasında.
zamanında ipek turizm kamil koç, pamukkale ile yarışır durumdaydı. kazadan sonra tek bir otobüsü bile kalmadı aylar içinde iflas etti.
şimdi ise e-bilet platformlarına altyapı sunan bir yazılım firmasına dönüştü.
bir otobüs dolusu gencecik öğrencinin yanarak öldüğü, türkiye tarihinin en elim trafik kazalarından birisidir. 4 kişi haricindeki otobüsteki bütün insanlar, toplam 49 kişi ölmüştür.
Az önce tesadüfen öğrendiğim kaza. Tam 49 kişi canlı canlı yanarak can vermiş. Bunlardan 30 unun üniversite öğrencisi olduğu söyleniyor. YouTube dan görüntülere baktım insanlar kömür gibi olmuşlar. Gerçekten çok yazık olmuş. Huzur içinde yatsınlar.