30'lu yaşlara gelip, kısa da olsa denk gelince, öylesine çizgi film izleyen, örnek olarak abim gibi insanlar tanımışken, 23 yaşında ve üstüne, hala denmesini garipsediğim durum. aslında, çocukluğu yaşayamamış olmaktan değil, hayatın stresinden kurtulmak için, yaş büyük iken de çizgi film izlenildiğinde pek garipsenilmeyeceği ya da garipsenilse de, izleyenin bunu çokta takmayacağı içindir belkide.
izleyenin yaşı ne olursa olsun Çocukların ve çocukluğun o saflığı masumiyeti ve melahetini (tatlılı) özlemiştir. Zira yaşadıkça ve dünyanın çirkefini gördükçe kendince başka bir çıkar yol bulamamıştır. Kim demiş ki çizgi filmler sadece akla mantığa ve zekaya hitap eder diye ? Asıl mesele ruhun feryadıdır.
insanların ruhu feryad eder duymazlar da çizgi film izleyenleri kınarlar. Sanki çok büyümüşler de adam olmuşlar. Pozlara bak hele sen..
degil 23 93 yasina bile gelsen izlenir abi ya. cizgi film sana yasadigin dunyanin cok cok farklisini sunar, olaylar birbiriyle bazen baglantisizdir, bazen cok sacmadir ama oturur izlersin. bazi cizgifilmler de gecmisten anilar yasatir vay be ne izlerdik nidalariyla tvde cikinca sonuna kadar izlersin.
darwin ve gumball severek izliyorum, birkaç yaşıtım da sevdi benle.
adventure time, köpek sevgisi aşılar insana.
kod adı: afacanlar.. takım ruhunu öğretir..
samuray jack' te erkek olmayı öğretir..
peki ya sen foster'ın hayali dostlar mekanındaki sıcaklığı hissettin mi hiç bir apartman dairesinde?
arada açarım izlerim, 30 yıl sonra da izlicem.
sen büyümeyi kanal d yada ntv spor izlemek mi sanıyorsun dalyarrak?
büyümeyi çok yanlış anlamışsın.. o yüzden bu kadar küçük bir insansın.
edit: 23 yaşında değilim. reşit olduktan sonra da çizgi film izlemeyi bırakmayanların sesiyim ama.
izdivaç, klasik türk dizileri bok püsür gibi şeyleri izleyip beyni öldürüp saman haline getirmektense çizgi film her türlü izlenir, hem içindeki çocuk da ölmemiş olup hayal gücü de ölmemiş olur. Güzeldir çizgi film.
