Afad'a göre 5.9'luk bir depremdi.
Bir de 6 Şubat günü 7.8 ve 7.7'lik iki depremi bir günde yaşayan Maraş, Hatay, Osmaniye, malatya ve Adıyaman'ı düşünün.
depremin teknik analizine bakacak olursak, birçok yerbilimcinin de söylediği gibi, 12 kasım 1999 depreminde kırılmayan küçük bir fay parçasının (yaklaşık 10 km kadar) kırılmasıyla gerçekleşmiş bir deprem. herhangi bir olağandışı deprem aktivitesi olduğunu söyleyemeyiz. bu deprem bekleniyordu, muhtemelen düzce'nin doğusunda küçük bir fay parçasında daha benzer bir deprem olma ihtimali var ama bunlar yıkıcı değil korkutucu ve sadece hasar yapıcı depremler olacak.
depremin öncü mü artçı mı olduğuna gelirsek, deprem aslında bir artçı sayılabilir. 12 kasım 1999 depreminin doğrudan artçısı değil ama o deprem olduğu için maruz kaldığımız bir doğa olayı. öncü olup olmamasına gelirsek, bilimsel olarak bir depremin ardından daha büyüğü gelmeden öncü diyemiyormuşuz (https://istanbuldepremi.net/oncu-deprem/ ) ama bu depremin öncü olmadığını, bölgedeki fay dağılımını çok iyi bildiğimizden ve büyük çoğunluğu 1944 - 1957 - 1967 ve 1999 depremleri ile kırıldığından, burada 6'nın üzerinde bir deprem olmasının pek mümkün olmadığını çok ama çok iyi biliyoruz.
yani, rahatlamak için çok fazla nedenimiz var ama bu depremin bize ders olması gerekiyor. marmara denizi'nde beklediğimiz deprem için hazırlıkları hızlandırmamız gerektiğini de fısıldadı bu deprem ayrıca.
ankarada gece bi fırladım çok fena salladı tvyi açtım istanbulda deprem oldu açıklama bekleniyor diye altyazı geçmiş eyvah dedim çok büyük bir deprem oldu burada böyle salladıysa dedim amahem istanbulda değil hemde iyiki yıkıcı bir deprem olmadı. celal şengöründe dediği gibi bu deprem beklenmiyordu herkes yanıldı o nedenle istanbul depremi çok yaklaşmış olabilir dedi.
hayırı sayılır bir şiddette gerçekleşmesine rağmen can kaybı yaşanmaması sevindirici. tabi bunda 1999 depreninde sağlam olmayan tüm binların yıkılmış olması ve kentsel dönümüşün depreme dayanıklı yapılması da etkili oldu.
bir deprem ani is yerindeydim.
baktim uzun surecek sartelleri kapayip gazi kestim musluklari kapattim. zaten yerin iki kat altindayim.cikmaya calissam cikamam.olmezsem bile yanarak sudan bogularak gazdan zehirlenip ölmeyim dedim. telefonu yanima sigarayla alip oturdum.
bakin deprem bitse bile yerin altinda olunca ugultu catirtilar bir sure devam ediyor.
kaybedecek bir seyim olmadigindan serin kanli olup mantikli dusunurum.
mesela sigara onemli.
Yatağım delicesine sallanıyordu. Bir an işe geç kaldığım için uyandırıldığımı düşünürken uyandıracak kimsenin olmadığı aklıma geldi. Gözümü açtım, sanki beşikteyim. Kapının altına gittim durdu,2-3 dakika bekleyip uyudum geri. Geçmiş olsun.
bir de insanların dışarı çıkmasını fırsat bilen tipler hırsızlık için evlere girmiş...gerçekten kainatın bambaşka bir boyutuyuz türkler olarak...
2011 japonya depreminde yakuza üyeleri insanların yıkılan evlerinin arasında devriye gezip ekmek, süt dağıttı depremzedelere. bizde de hırsızlık gasp ne ararsan var. allahım sen sabır ver.
bayağı sallandı. insanlar nasıl hissetmemiş anlamadım. ben ilk defa bu kadar depremi hissettim. yatağım beşik gibi sallandı. tanım: sadece istanbul'da hissedilmeyen deprem.
Kocaeli Darıca'da hiçbir şey hissetmedim. Halbuki bir çok arkadaşım uyanmış, WhatsApp gruplarında deli muhabbetler dönmüş ama ben hiçbirini görmedim. Şaka yaptık yazsanız kameraya el sallarım o derece. ilk defa bu kadar şiddetli bir depremi hissetmedim. Hayır hanım da hissetmedi, oğlan da hissetmedi. Keşke hep böyle olsa..
Benim Düzce'deki akrabalarla konuştum. Yıkıntı yok ama evde eşyalar yerlere saçıldı dediler. Zor işleri, zaten 99 depreminden dolayı travmaları var. Apartmanda oturanıyorlar. Hepsi müstakil ev yaptılar şehir merkezi dışında.