kabul edilebilir düzeyde mantıklı öneridir. evet bir kaç yıl teknolojiyi geride seyredebiliriz, bunu yaparak tüketim çılgınlığına bir nebze de olsa ket vurabiliriz. malumunuz en basit biçimde düşünüldüğünde, 4g'ye geçildiği takdirde bir çok insan 4g uyumlu olmayan telefonunu bir kenara atıp yenisini almayı isteyecektir. türkiye'nin böyle lüks, keyfi tüketim yapma lüksünün olmadığı bir gerçektir.
bu yüzden bu keyfi tüketime ket vurmak adına 5g'yi beklemek mantıklı olabilir. kaldı ki bir çok ülke 4g teknolojisini yıllardır kullanıyor, onlar 4g'yi bırakırken bizim geçmemiz bir nevi onların çöplerini tüketmemiz anlamına gelir.
5g'ye geçişimiz ise öyle 2 yılda olacak iş değildir fikrimce, rahat 2020'ye kadar yolu var.
erdoğan bu konuyla ilgili "Dünya 5G için çalışırken biz niye bunun için çabalıyoruz" demiş. Fakat aynı tayyip erdoğan'ın nükleer santral konusunda neden "dünya bunu terkederken, biz niye bunun için çabalıyoruz" dememesi de bana göre düşündürücüdür.
çok mantıklı!! ben mesela ıphonun yenisi çıksın onu alırım diye diye halen polifonik telefonda takılı kaldım. ıphone 7 çıktığında da muhtemelen 8 i bekleyecem. kısmet bakalım.
güney kore dahi 2020 lerde geçecekken bizde 5g 2025leri bulması gerekecek, gerçekçi bakalım. mantıktan uzak bir öneri.4g ihalesinin tarihi belli, yerli üretim baz istasyonları üretildi 4g için, devlet karizması için (!) milyar liralara bir kişiye tahsil edilen mülkler yapılıyor, tüm halkı hatta milletin işini gücünü olumlu etkileyecek gelişmelerden bu bahanelerle kaçılması saçma.
cidden çok kısa bi brifing almış yolda.
artık kim nasıl anlattıysa adama.
gerçi komplo teorileri var, bu 4g ihalesiyle ilgili bi takım zaman kazandırma filan.böyle söyleyerek baskı kurmaya çalışıyorlarmış bilmem ne.anlamadığım işler.
4g gelir.
o sırada 4g den çok 5g üzerine çalışan şirketler ilerde kazanır.adam direk söylemiş. mesajı almıştır firmalar. biz burdan anca konuşuruz.
bu ülkede bir bakan "Bu bulut sistemi dedikleri bir şey var şimdi. Herkes oraya bir şey atıyor gelen oradan işine yarayanı alıyor kullanıyor, ben böyle anlıyorum, belki farklı bir şeydir. Şey yok artık böyle sistematik bir şey yok. Abur cubur dolduruyorsun, herkes ihtiyacını oradan alıyor ama hiç de karışmıyor. Bu bilişime fazla kafayı yorarsan sıyırırsın demiştir. (bkz: binali yıldırım)
o nedenle bunları da çok görmüyorum. kafa o kadar çalışıyor çünkü.