lütfü arıboğan ın galibiyeti kaçırdığımızı söylediği maç. ikinci yarı koskoca 45 dakikada sanırım sadece bir şut attık ve gol oldu ve bu ekip galibiyeti kaçırdı ha..
biraz düzgün konuşun amk koskoca adamlarsınız.
"juventus haketti", "juventus tonla pozisyon buldu", "cimbom zor kurtuldu" falan denmiş.
olum ne bekliyordunuz? başka türlü nasıl puan alınacaktı buradan?
yaldır yaldır oynayıp, kendinden gömlek gömlek üstün takımı deplasmanda sürklase ederek mi? deplasman maçı böyledir; atarsın fırsat bulduğunda, alır puanı dönersin evine.
ayrıca juventus top mu oynadı amk? kendi evinde yenik duruma düşen, galip gelmek zorunda olan bir takımın saldırgan mentalitesiydi hücumları. juvenin ilk golden önceki oyununa baktığınızda, kız gibi bir yavaşlık vardı. koca juve, pirlonun aralara tersten kaldırdığı toplara kalmış amk. gs golü bulmasa, juve sabaha kadar böyle oynardı. golü takiben sağlam ayaklara sahip olduklarından, sağlı sollu tehlike yarattılar, hakemi baskı altına aldılar, golleri buldular. maçı hak edecek ne var bunda?
galatasarayın tek beceremediği şey, baskı yediğinde ayağında top tutup, ileride oynayamamasıydı. bunu halledemeyince, atak üstüne atak yedi. bunla beraber; chedjou, melo, hakan, drogba günündeydiler. kanattakiler adam kaçırdılar, ama göbekte sağlam savunma yaptık.
penaltıya diyecek yok. avrupanın taşşaklı takımları içeride böyle goller buluyorlar. öte yandan, penaltı olmasa da galatasaray golü yerdi, penaltıyı bahane etmeyelim. zira o sıralar, tipik galatasaray kanseri başlamıştı.
şimdi fena bir durum oluşmadı. real ardarda oynayacağı 2 juve maçından 4 puan alsa, galatasaray da kopenhagdan 6 puan çıkarsa, juve kopenhagı yense bile, istanbuldaki rövanşta bir beraberlik turlatır bizi. 8-7 oluyor puanlar sanırım. hesap açık görünüyor. ama kopenhag maçları hiç kolay olmayacak.
ayrıca, umut ne koydu be emek düşmanı italyanlara? golden sonra santra yapılırken asılan o suratları izlemek acayipti.
Ulan su hakem diye ağlamayın diyenlerin maclarinda bu hakem olsa ne yaparlar acaba?..
Ikinci yariyi dusunun karsida bir "italyan" takimi var ve hic "faul" dudugu aleyhlerine çalınmamış?..
Yurt dışında yoldan gecen herhangi futboldan anlamayan öküze soyleseniz italyan takimi 45 dakika faulsuz oynadi diye niye macta "şike" mi vardi der amk.
Gotunuzle maç izliyorsunuz sonra buraya gelip siciyorsunuz.
Ayrıca belirtmek isterimki gökhan zan futbolculuk kariyerinin maçını oynadi.
galatasarayımızın 2-2 berabere kaldığı maç. öncelikle drogba; adamsın. ayrıca bu takımda umut'un yeri artık ilk 11 olmalıdır. bunu açıkça ve attığı gol ve performansıyla gösterdi. ne zaman, nerede olacağını biliyor artık bu adam. fransa tecrübesi yaramış yani. o gol pozisyonunda burak olsaydı buffon'a nişanlamış, maç da 2-1 juventus üstünlüğüyle bitmişti. mancini'ye gelince; büyük cesaret gösterdi ve takıma iki kez antrenman yaptırıp takımın başına geçti. ve ilk maçında juventus gibi bir takıma karşı en ideal 11'i çıkardı. bu aldığımız 1 puan ilk 2 için zorlar bizi.
not: amrabat, senin ben ayağını s.kim! g.t!
beşiktaşlı bir kız olarak maçı izledim galatasarayımızı tebrik ediyorum.
normalde kız kız diye yırtınmam bir başlıkta ancak bir kızın bile anlayabildiği şeyleri görün istiyorum.
öncelikle ortada öyle dehşet bir taraftarın içinde çabalayan bir galatasaray, kendini paralayan bir chedjou, kıçını yırtan bir eboue, "alın beni de işe yarayayım" diyen bir umut, "benim önüme top gelsin, buffon da hata yapsın da gol atayım" diyen drogba, "kendimi parçalıyım yere düşeyim, şut kararını doğru alayım ama vuruşum hatalı olsun en azından bişeye faydam olsun" diye düşünen melo, harika paslar veren, o yaşına rağmen drogbanın yaptığı hataları yapmamış bir bruma, götlük yapayım diye yırtınan karaktersiz bir tevez, nerede bir "ikinci yarı başlasa da ilk yarı tevezin görmezden geldiğim hatalarının hepsinin kırkta birini yapan galatasarayı kart manyağı yapsam" diye düşünmekten contayı yakan bir hakem ve sahada olmayan bir sneijder var.
kendimi çok juventus fanatiği gibi görerek, onların yerine koyarak da düşünmeye çalıştım, hakkatten vicdanlı herhangi bir insanın, hangi takımı tutarsa tutsun o pozisyonu penaltı kabul etme şansı yok. edemez, mümkün değil. bir hüseyin göçek faciası geçirmiş insanlar olarak biz beşiktaşlılar iyi biliriz hakemlere yenilmeyi, efendim galatasaray on numara oynamıştır, musleranın tek ama tek hatası penaltıdan gol yemektir, o hatanın da temeli hakemin penaltı kararı vermesinde yatar. tebrik ediyorum galatasarayı, hain gavatların canı cehenneme, sonra yarın öbürgün avrupada alkış beklemeyi bilirler. bok beklersiniz.
tekrar tebrikler ediyorum, bu maç 0-2 olacakken 2-2 bugün, biz bu başarınızla 0-2 olarak kabul ediyoruz.
galatasaray ın, her geçen dakika saha ile bütünleşecek hissiyatı veren stad atmosferinden oyun içerisindeki rövanşist tutumu ile kurtulduğu müsabaka.
dünya üzerinde, maç içerisinde en fazla çözüm üreten takımların başında gelen omurgalaşmış juventus tan alınan puanın avrupa ligi için oldukça önemli olduğu muhakkak. bu sonucun en azından ilk yarıdan gelen sinyalleri ; lichtsteiner in fazla yerini yurdunu bilmesinden çıkan dengeli yapı karşısında çare üretebilen hakan balta nın gardını çokça düşürmemesi, maç boyu herhangi bir etkinlik gösteremeyen tevez in hamle kabiliyeti üst düzey chedjou faktörüyle durdurulması, real sendromunu üstünden atamadığı her halinden belli olan eboue nin karşısında kat edişleri yapabilecek performans koyamayan asamoah ın vasat görüntüsü, bilindik yönetimini bugün de icra etse de selçuk - sneijder dönüşümü ile belli noktalarda kelepçede sıkılan pirlo nun seviyesini indirecek hamleler, öncelikli görevlerini tamamlamakla uğraştığı için oyuna katılım anlamında geç kalan pogba nın kanatlara inmesinde açığa çıkan gecikme olarak verildi.
maç boyu dikkatinden bir an olsun caymayan galatasaray takımının, oturtulacak felsefeyi en azından avrupa da sindireceği görüldü. ilerleyen dönemlerde, yeni oyun anlayışıyla beraber asli görevlerini - terim döneminde zaman zaman konuşlanmak zorunda kaldığı kanat bölgesi yüzünden varlığını tam gösterememesi - yapmaya başlayacak olan selçuk un çıkış yapması muhtemel. keza bruma da yapısı ve sergiledikleri itibarıyla kompakt oyuna giden yolda ciddi katkı sunacaktır.
muslera için ise aslında bu ve diğer maçların tekrarının izlenmesi lazım belki de. ekstralar sergilediği maçların sayısının gittikçe artması, oyun dağıtımında dahi " ayakları iyi " kaleciden fazlasını göstermesi ve benzerleri, türkiye deki kariyerinin sonu için geri sayımın yapılabileceğini ortaya koyar nitelikte. maçın son dakikalarında, chedjou nun, yerde yatan eboue ye " zaman geçirme " gibisinden çıkışması da beğeni toplayanlardan.
galatasaray , juventus a yenilmedi diye şu an sinirden köpüren , kuduran, çıldıran , geberen, sinirden kendini sikme kıvamına gelenlerin sayısını her dakika artıran maç.
galatasarayımızın italyanın en iyi takımına karşı nasıl italyan takımı gibi oynanır dersi verdiği maç olmuştur. mancini'nin psikolojik etkisi olsa gerek. ya da bu adam 2 günde chedjouya defans yapmayı öğretti.
ilk yari juventuslu oyuncularin bilumum penalti caldirma cabalariyla gecen, ikinci yari bu cabalarinin meyvesini alan italyanlara karsi oynadigimiz mac. ayrica adamsiniz: muslera, gokhan zan, chedjou, umut ve drogba!
her zaman korudugum, kolladigim amrabat'a: artik siktir ol git, kredilerini tukettin.
burak'a: leblebi gibi atiyor, kiskanmayi birakip futboluna baksan sen de atarsin. Umut in, Burak out! Uzgunum Ocak'ta artik Napoli'ye mi gidersin, Roma'ya mi gidersin bilemem.
Sneijder: sen de siktir git amcik, sistem sana göre, performans hala vasat. Belim agriyordu diyeceksin yine 100%. o zaman az sevis yada emekli ol pezevenk.
Şike ve doping skandalları ile sarsılan reputasyonumuzu yine galatasarayın toparladığı maçtır, bu anlamda da ( yine ) galatasaray göğsümüzü kabartmıştır. Tanımı aradan çıkardıktan sonra söylenmesi gereken ana maddeler bana göre:
- Galatasaray fizik olarak hazır değil. Kontra-atak oynayabilmek topu nadiren almasına rağmen hızlı ve kesin ayağa toplar atmayı gerektirir. Bunu yapmak için defansif olarak ve fiziksel olarak galatasarayın kendisini geliştirmesi gerekir.
- Juventus kendi evinin avantajları, hakemin taraflı kararları gibi faktörleri bir yana bırakırsak bile galatasaraydan daha iyiydi. Yine de galatasaray teknik direktör değişimine, taktiksel anlayış değişimine çok olumlu reaksiyon vermeyi başardı ki şu anda pek az takım için juventus deplasmanında beraberlik başarısızlıktır.
- Mancini bana göre oyuncu değişiklikliği haklarını çok olumlu kullandı. ilk defa ( uzun bir aradan sonra ) galatasarayı pata-küte hücum yapmaya çalışan bir takım olarak değil de, belirli bir taktiksel anlayış çerçevesinde galibiyet planı yapan takım olarak izledim.
- Pirlo çok dehşet bir oyuncu. Satranç oynarmış gibi futbol oynuyor.
- Sneijder hazır değil, titrek ve fiziksel olarak zayıf kalıyor. Drogba takım kaptanı gibi hareket ediyor ve güven veriyor. Muslera keza öyle. Ambrabat sürekli doğaçlama oynuyor, izlenmesi gereken taktikten bi-habermiş gibi takılıyor ortalarda.
- Juventus kompakt savunma yapıp pirlo'nun açtığı uzun toplarla kanatlardan etkili olmaya çalıştı maç boyunca. Kanatlar orta pozisyonlarında orta yaptı, kapanan galatasaraya karşı orta alana dikey paslar atıp uzaktan kaleyi yokladı. Bütün maç bu algoritmayı izlemesine rağmen kanatlarındaki etkili oyuncular sebebiyle durdurmak gerçekten zor oldu. Zaten futbolda kanatlarda birebir oyuncular ile fırsat kollama trendinin yükseldiği bu son yıllarda henüz bu taktiği çökertebilecek bir defans stratejisi geliştirilemedi. Messi, Ronaldo, Ronaldinho, Neymar hep bu akımın oyuncuları.
- Umut Bulut yerine Burak yılmaz oynasaydı bana göre maç 2-1 biterdi. Belki de 3-1 ( umut'un kaptığı topları burağın kapamayacağı kanısındayım. ). Adam yedek kalmanın hüznünü zerre taşımadan işini yaptı, helal olsun.
- Hakeme de bir çift lafım var ama format dışı. Yine de italyan seyircisi önünde tümüyle objektif olmak da pek mümkün değil. Umarım istanbuldaki maçta da seyirci faktörü galatasaray lehine en az bu maçta olduğu gibi efektif olur.
mancini takımı bu kadar geriye yaslamasaydı büyük ihtimalle kazanacağı maçtı. bu futbol anlayışı avrupa'da başarılı olur ama bu futbol türkiye'de ters teper. aynı fenerbahçe gibi.
fenerli kıvranışlarını bir kez daha göstermiş karşılaşmadır.
siz lazio forması giydiniz ühühühüh.
bala göte beraberlik hühühühüh.
sıfır çektik diye bizle dalga geçtiniz ühühühüh.
real madrid'ten 8 tane yersiniz ühühühü.
6saray ühühühü
ibnesaray ühühühüh
ulan ne komik adamlar be. fetoyu geçtiniz be ağlama konusunda. oğlum, 2 yıl şike yapmadan akıllı uslu durun, siz de oynarsınız lan. ne bu kıskançlık?
3 puan hesapları yaparken beraberliğe razı olduğumuz maç. juventus 2-1 öne geçtikten sonra ağızlarından salyalar saçanların göt oluşlarını görmenin keyfi tabi ki paha biçilemez.
