(#4033548) nolu entrymde yanıltmamış, galatasaray'ın sade bir oyunla 2-1 kazandığı maç olmuştur. galatasaray taraftarının moralini bozmasına gerek yoktur. zaten deplasmanda 4-3 kazanmış bir galatasaray, 90 dakika koşup oynamayı gereksiz gördü besbelli; kasmadan da kazandı, golü yiyince "aa yemişiz, dur atalım bi tane daha" modunda oynadı ve yine attı. devamını bekliyoruz, umuyoruz ki milan'la karşılaştığında da böyle oynar.
o değil de, entrymi eksileyenlerin vicdanı sızlamıyor mu ha?
aslında galatasaray'ın kaybettigi mactır.zira arda turan ve mehmet topal sakatlanarak macı tamamlayamamıslardır.bu ne boyle ya tum kadro sakatlar listesine giriyor.
galatasaray'ın Kesinlikle ayarında oynadığı bir maç olmuştur. Kendisine turu getirecek skoru elde ettiği sürece oyunu rolantide tutmuştur galatasaray, bir bir sakatlanan futbolculardan sonra kimsenin kendisini riske atmayıp, çok da iyi yaptığı karşılaşmadır. Bu maça bir eleştiri getirmek, teknik direktör yargılamak son derece yersizdir, zira galatasaray'ın sakatlarını, cezalılarını geçtim, sahadaki oyuncuların performanslarının bile çok azıyla yendiği karşılaşmadır, bazı sözlük yazarları istiyor ki her maç bütün takım deli gibi koşsun, 90. dakikada gol kovalasın ama bu eksik kadronun pazar günü oynayacağı bir maçı var, bu futbolcular da yarış atı değil insan, biraz el insaf!
futbol dışında başka olayların da yaşandıgı mac. resmen taraftarın agzına s.cılan mac. kötü oyundan bahsetmiyorum, taraftarı koyun sürüsü yerine koyan yönetici zihniyetinden bahsediyorum. macın baslamasına yarım saat var ve eski acıgın önündeki gişede 150 metre civarı kuyruk mevcut. bahane ne? kapılar gec açılmış. gec acıldı da bana mı acıldı amına koyim. bu millet bu dandik futbolu, dandik bi stadda izlemeyi göze alıyo sırf bu renklere aşık diye, sen adamı 1 saat kuyrukta bekletiyosun. sonra da hep destek tam destek gibisinden ultra dandik sözlerle bizleri uyutmaya çalışıyosun. yemezler efendi...
kapalı üstte seyrettiğim. alpaslan dikmen abimiz dolayısı ile duygu dolu seyrettiğim maçtır. ayrıca bi 5 dk ıslıkladığım oldu kötü oynadık hacı inkar etmeyelim skora aldanmayalım.
fark beklerken 2-1 galatasaray'ın kazandığı karşılaşma, "kazandık" diye galatasaraylılar sevinmese iyi olur, çünkü galatasaray iyi oynasaydı fark atardı bellinzona'ya. türk futbolunda son zamanlar bi terslik var.
futbolcularımızın kasmadan kazandığı maçtır. kasmalarına da gerek yoktu. öyle kötü oyun diye hemen sövmeye gerek yok. mantıklı olan yapıldı. zaten 2 oyuncu sakatlanıp çıkmış. ne gerek var yardırmaya. her maç 90 dakika hayvan gibi koşulacak diye bir şey yok.
her maç 4-5 görmeye alışmış galatasaray taraftarının tatmin etmeyen maç olmuştur. maçı izlemedim onun için bilmiyorum nasıl oynandı. ama anladığım kadarıyla asıl sorun maçın farkla bitmemesinde.
OLMASI gerektiği gibi oynanmış ve bitmiş maçtır. zira kenarda sakatlığından dolayı
ayçekirdeği yiyerek maçı izlemek zorunda olan futbolcu sayısı, neredeyse 2 futbol takımı
sayısına ulaşmıştır. Bellinzona futbol takımının'da aşırı sert olan oyun anlayışı yüzünden
bir çok futbolcumuzun ikili mücadelelerden özellikle kaçındığı gözlenmiştir ki, çokta iyi yapmışlardır.
galatasaray taraftarının, her maçta deliler gibi saldırıp, arka arkaya goller atılması
beklentisi her ne kadar seyir zevki açısından haklı görünsede, lig,kupa,uefa da oynanacak 45-50 civarında
maçın olduğu göz önüne alındığında, aralarda vitesi boşa sallayıp, ekonomik davranmakta fayda vardır.
serkan kurtuluş, yaser yıldız, alpaslan erdem, mehmet topal gibi önümüzdeki 10 yıla damgasını vuracak
gencecik yeteneklerin görevlerini başarıyla yapmış olmaları bizlere ayrı bir umut vermiştir.
iSviçre'de oynanan ilk maç sonrası kıçımızı yırtarak söylediğimiz bir konu vardır ki, bellinzona takımı
şaşalı bir takım olmadığı gibi, belde takımı, mehter takımı ya da alet edavat takımı da değildir.
Roma kulubünün arka bahçesidir. tamamı kendini ispatlamaya çalışan, deliler gibi coşan, uçan tekmeler savuran
"ulan şu skorboardda ismim geçse de adam gibi bi takımda oynasam " hüviyetine sahip futbolculardan kuruludur.
bu tip takımlar her zaman tehlike arz etmektedir. Nitekim gün itibariyle uefa kupasında gruplara
kalan takımların bir çoğu, ve şampiyonlar ligi'nde ilginç sonuçlar alan allahverdi bakkaliyesi
tarzı kulaklara yabancı gelen isimli takımlar çıkışlarını sürdürmektedir.
bilinmesi gereken başka bir gerçek daha, galatasaray taraftarı, takımını gol atamıyor ya da
kötü oynuyor diye ıslıklamamıştır. evet galatasaray taraftarı gerektiği zaman, gerektiği ölçüde
ve kendine yakışır biçimde tepkisini gösterir, ama ıslık sebebi 3-4 dakika boyunca kendi ceza sahamızda top çevrilmesine gösterilen bir tepkiydi. nitekim takım artık ileri doğru
topu atmaya başladıktan sonra kesilmiştir.
ek olarak rakip futbolcuları burdan uyarmamız gerekmektedir. alakasız sertliklerden kaçının,
çağdaş futbol oynayın, futbolcularımızı sakatlamaktan vazgeçin. hele hele abimizin adını taşıyan
"alpaslan" erdem'den ekstra uzak durun. ona yapılacak en ufak bir sertlikte, taraftar sahaya girer,
istenmeyen görüntüler ortaya çıkar bizden söylemesi diyor ve bunca sertliğe, eksikliğe rağmen
yine bizi üzmeyen takımımızı haftanın en "şık"ı seçiyoruz ve 10 üzerinden 8.5 veriyoruz.