1924 Anayasası yani diğer adıyla Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, savaş koşullarında hazırlanmış çerçeve bir anayasaydı. Bu anayasanın eksikleri daha sonraki süreç içerisinde Kanun-i Esasi ile giderilmeye çalışılmıştı. Cumhuriyetin ilanından sonra rejime uygun bir anayasa oluşturmak ve Kanun-i Esasiyi tamamen yürürlükten kaldırmak amacıyla çalışmalar başlatıldı. Ardından hazırlanmış olan anayasa metni TBMMde kabul edildi.
1924 anayasasi, 1921 anayasasi'na gore daha genis kapsamlidir. 1924 anayasasi Turkiye Cumhuriyeti'nde en uzun sure yururlukte kalmis anayadir. 1961 yilina kadar yururlukte kalmjstir. Uzerinde en cok duzenleme yapilan anayasa 1924 anayasasi olmustur.
ikinci maddesinin aslı : "Türkiye Devletinin dinî islâmdır. Resmi dili Türkçedir; makkarı Ankara şehridir." şeklinde olan anayasa.
sonraları aradan çok sular akmış, "1222 sayılı kanunla" bir şeyler olmuş durduk yere değişivermiş her şey... anlamadım pek oradan sonrasını kafam karıştı.
madde 4- türk milletini ancak türkiye büyük millet meclisi temsil eder ve millet adına egemenlik hakkını yalnız o kullanır.
bu anayasanın sakat noktası temel hak ve hürriyetlerin yeri gelip askıya alınabilecek şekilde olmasıdır.
3. ve 4. maddeyi dikkatle okursanız türkiye büyük millet meclisi tüm egemenlik haklarını kullanabilir. kişisel özgürlükler yani temel haklar meclis tarafından sınırlandırılabilir. takrir-i sükun kanununun çıkabilmesine olanak verdiği unutulmamalıdır. sonraki anayasalarda bu temel hak ve hürriyetlerin korunması lehine düzeltilmeye çalışılmışsa dahi şimdide korunması için getirilen anayasa mahkemesi kendisi sınırlamalar yapabiliyor.
anayasa mahkemesinin kuruluş amacı; mevcut meclisin veya hükümetin muhalefette kalan halka zorbalığını engellemektir. maalesef bu unutulup temel hakları korumak olan görevinden uzaklaşmış şimdi kendisi muhalif gördüğü halka zorbalık uygulamaktadır. ne ironi değil mi?
anayasa mahkemesinin görevi hakları kısıtlamak değil hakları kısıtlayan hükümetlere, meclislere engel olmaktır.
"Ben darbeciyim!" diyen kardeşinin * aksine "Ben devrimciyim!" diye bas bas bağıran anayasamız. Belki de bu yüzden Atatürk döneminde yapılan devrimlerin onda biri daha sonraki dönemlerde yapılamamıştır. sonrasında gelen Anayasalar da yanlızca Atatürk devrimlerini korumakla yetinmiştir.
--spoiler--
Madde 2- Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi Laik ve Devrimcidir. Devlet dili Türkçedir. Başkent Ankara'dır.
--spoiler--