18 mart 2009 odtü de jandarma saldırısı

entry44 galeri0
    44.
  1. böyle bir olayın olması yine bazı tsk karşıtlarını ortaya çıkartmıştır. bazen bir olay işi daha da çıkılmaz hale sokabiliyor. ulan jandarma gelmeseydi o çocuk orada dayak yiyecekti ve iyiki de gelmiş. sözde çocuğu faşist ilan edenlerin ise pkk lı olduğunu da düşünmeden edemiyorum. çünkü ortada bir pkk bayrağı lafı var.
    0 ...
  2. 43.
  3. gazeteodrülü'de onur görünmez isimli arkadaşımızın bu olayla ilgili rektör ahmet acar'a hitaben yayımladığı yazıda şöyle bir bölüm vardır.

    --spoiler--

    Yani o geceki olaylarda Jandarma adeta savaşta düşmana saldırır gibi ODTÜ öğrencilerine saldırmasaydı kimse bu acıları çekmeyecekti. Siz de size aktarılan yanlış, daha da doğrusu yalan bilgilerle böyle bir bildiri kaleme almak zorunda kalmayacaktınız.

    Bildirideki diğer yanlışlar ODTÜ öğrencilerinin Jandarma'ya saldırmasının ardından Jandarma'nın müdahale ettiği yalanının yanında öylesine soluk kalıyor ki ne öğrencilerin Yurtlar Kavşağı'na indirildiği ne de grubun saat 00.00'da değil de 03.00'da dağılıyor oluşu yalanları dikkat çekiyor.

    Sayın Acar,

    Şimdi bana diyebilirsiniz ki "sen kim oluyorsun da senin söylediklerin doğru oluyor fakat bizim söylediklerimiz yalan oluyor?"

    Sayın Rektör,

    Bu okulda GazeteODTÜLÜ için her şey söylenebilir. Bizim özgürlükçülük olarak tanımladığımız ideoloji için liberallik denebilir. Hatta aşağılayarak "liboşluk" bile denebilir. Daha pek çok şey söylenebilir ama ideolojimize ve gazetemize söylenemeyecek tek bir şey varsa o da yalancılıktır.

    GazeteODTÜLÜ 3 Nisan'da 2,5 yaşına girecek. Ve bu 2,5 yıl boyunca ne ulusalcılara ne de sosyalistlere yaranabildiyse, dört bir yandan aleyhte propagandaya maruz kaldıysa ama ne olursa olsun sürekli takip edildiyse bunun tek sebebi tarafsız ve dürüst habercilik yapıyor olmasıdır.

    http://gazeteodtulu.com/yazilar.php?id=6929
    --spoiler--
    1 ...
  4. 42.
  5. bugünkü nevruz kutlamalarıyla, kimin ne olduğunun ortaya çıktığı "müdahale". adamlar aponun fedaileriyiz diye slogan atıyorlar. bunlar, o nevruz standını açanlar değil miydi?
    1 ...
  6. 41.
  7. jandarma, polis bunlar muhim seyler.
    0 ...
  8. 40.
  9. bu ülkenin emekçi çocuklarını bu ülkenin militarize edilmiş emekçi çocuklarına dövdüren ve içi sızlamayan kodamanların ve onların küçük kulübe bekçilerinin marifeti saldırıdır. yazıktır.
    2 ...
  10. 39.
  11. newrozun yaklaşması ile birlikte tüm ülke genelinde halkların kardeşliğini baltalamak için başlatılan provakasyon zincirinin odtü ayagını oluşturan gelişmedir.

    bu haftanın başından bu yana benzerleri eskişehir'de, ankara'da sahnelenmiştir.

    ama herşeye ragmen ortadogu halklarının bayramı olan newroz bayramı ya da nevruz, novroz her ne kabul ediyorsanız kutlu olsun..

    newroz piroz be
    1 ...
  12. 38.
  13. jandarmanın orayı taramış gibi anlatılmasıdır.
    nasıl ki 1 mayıs komünistlerin eylem fırsatı ise nevruz da pkk itlerinin fırsatı olmaktadır.
    3 ...
  14. 37.
  15. puşi giyen herkesi pkk lı zanneden adamların ( adamın) sarı-yesil-kırmızı bayrak gordukleri (gordugu) masayı dagıtması sonucu baslamıstır. ( bunu anladım).

    polisler, sol goruslu ogrencileri dovdugu zaman olayı sag-sol kavgası olarak duyuran medya, bu kez de nevruz ( newroz) icin asılan bayragı pkk bayragı olarak duyurmus.

    yine şaşmadım.

    neoliberal politiklar önünde karsı duran herkes jopcuların gazabından korksun. rrröööööööööaaarrrrgggghhhhhh!!!siiiiiiiz devletiiiin otoğğğritesiğnneeeee nassssıı kaarssıııı gelirsiniiiiizzz!!! rrööööööööaaaaaarrrrrrrrrrrggggggggggghhhhh!!!
    0 ...
  16. 36.
  17. eğer jandarma saldırmışsa olayda pkk itleri vardır.
    eğer jandarma müdahale etmişse olayda öğrenciler vardır.
    2 ...
  18. 35.
  19. pkk yandaşlarının çıkarttığı olaylara yapılan jandarma müdahalesidir. kemalist gencin bir tanesi pkk paçavrasına göz yummamış; ağızlarından "faşist" ve "linç kültürü" laflarını düşürmeyen sözde hümanist/demokrat özde bildiğimiz pkk militanları çocukcağızı parçalamaya çalışmıştır.

    jandarma müdahalesi gecikmemiştir.

    esas dertleri; bunlar her şeyi yapsın, ama bunlara bir şey yapılınca hemen ağlasınlar. yaramaz arsız çocuklar olur, her haltı yerler de azıcık kaşlarını çatarsın etinden et koparılmış gibi bağıra çağıra ağlamaya başlarlar. aynen onun gibi bir ithamdır "jandarma saldırısı" ithamı.

    düşmanlar, bu memleketin düşmanları; hiç bir zaman delikanlı veya insan olamadı zaten. şerefli ve onurlu olamadı. bir halt yiyorsan arkasında duracaksın. yapacağını yap, sonra dansöz karı gibi kıvır; vay efendim nevruz afişiymişte, çok masummuşta, 20 kişi konuşmaya gitmiş bir tane adamın üzerine de öyleşmiş böyleymiş. bin bir bahane, bin bir kıvırma. dağdan inen oynak oluyor demek ki.

    sonra ülkücülerden sopa yiyince sağda solda zırıldıyosunuz, müstahak lan size. az bile.

    dansöz kıyafetiyle güdülen acıtasyonlu ideolojiden hayır gelmez evladım, kulağına küpe olsun.
    20 ...
  20. 34.
  21. güneydoğuda aşiretlerin öss zamanı silah zoruyla kapattıkları okullarda, hocalara zorla çözdürdükleri sorularla üniversiteye binlerce insanımızın hakkını yiyerek soktukları militanların halt yemesidir.

    okuma yazma bilmeyen üniversite öğrencisi var; uyanın, uyandırın.
    5 ...
  22. 33.
  23. kendi yurdumuzda ne hale düştüğümüzün resmi olan şapka. adam türk askerinden fransız ya da ingiliz askeri gibi bahsediyor. yuh arkadaş bu kadarıda fazla.
    beğenmiyorsan defol git fransız, ingiliz ülkesinde yaşa.
    5 ...
  24. 32.
  25. olayın görgü tanığı birinin sözleri;

    "öncelikle, hadiseden biraz sonra oradan geçiyordum ve stand falan dağılmamıştı. gayette üç renklerini * ağaca asmış, standa da bir kızı oturtmuşlar, duruyorlardı. hiçbir yerde yırtık kağıt, afiş, bildiri falan yoktu. kütüphane içerisinde ise birini tartaklamaya çalışan bir gurup bulunuyordu. jandarma içeridekileri ayırmaya çalışırken de, bakınız bir kişiye çullanmaya çalışan 50 kadar kişiden bahsediyorum, jandarma oradaki tek kişiyi kurtarmaya çalışıyordu, kapıda sadece 5-6 jandarma askeri, içeride ise yalnızca iki jandarma vardı, ilginçtir kavga eden grubun içinden de birisi tüm hadiseyi bir handycam ile kameraya alıyordu. yani hadisenin kayıtları ellerindedir bu grubun."
    7 ...
  26. 31.
  27. gazeteodtülü'de hakkında bir odtü'lünün güzel sınıfsal bir analizi bulunmaktadır.

    --alıntı--
    murat belge 12 eylül darbesiyle yüzleşmesinde şöyle bir tespitte bulunur: 12 eylül'ün baş tatbik edicisi olan kenan evren, zihniyetinin yapısı açısından "sallandıracaksın üç beşini" diyen sade vatandaş zihniyeti ile birebir örtüşmektedir. tek farkı fikrini gerçekleştirebilmesidir.

    odtü'nün örenci profili bugün bu prototipten ne kadar farklıdır? bugün verilen mücadele ne yazık ki bu soruya rahatlıkla "hayır" cevabı vermemiz için yeterli değil. habere yapılan yorumlar, karışık bir durumu ortaya koyuyor: kabul etmemiz gerekir ki odtü'ye girme, yapısal nedenlerden dolayı alt sınıflardan gelen insanlar için git gide zorlaşmakta. örneğin bugün köy kökenli öğrenci bulmak okulumuzda neredeyse imkansız (nüfusun üçte biri köylerde olduğu halde). bugün odtü'ye girebilmenin en makul iki nedeni, ailenin maddi durumunun üniversiteye hazırlanmaya elverişliliği ve alt sınıflar için de yok olan sosyal devletin boşluğunu dolduran ağların içinde -cemaatler gibi- bireyliğini feda etme. bu makullüklerin dışında kalan emekçi çocukları ise büyük bir ekonomik mücadele ile yüzleşiyorlar. kısacası emekçi çocuklarının sayısının azalması ile jandarmaya methiyeler yazacak zihniyetli odtü'lülerin artması arasında doğrusal bir ilişki var. fakat bu durum tabii ki birçok çelişkiyi çözmüş değil. burada değinmek istediğim insanlar bireyselliğini cemaatlerde yitiren kayıp kuşak değil, benim de içinde olduğum orta sınıf çocukları. orta sınıflardan gelmek politik bilincin oluşmasına negatif etki edebilir, çünkü bilincin oluşmasında şart olan sınıfsal deneyim eksikliğine sahip insanlardır orta sınıflar. ama orta sınıf çocuklarının diğerlerine göre bir de avantajı vardır: teorik bilince ulaşma şansına sahiptirler, çünkü maddi ve zamansal kaynağa sahiptirler.zaten bu nedenle bir çok sol hareketin öncüsü bu maddi ve zamansal kaynağa sahip insanlardır. bu da orta sınıftan gelen insanlara alt sınıf çocuklarına yükleyemeyeceğimiz çeşitte bir sorumluluk veriyor. dolayısıyla şimdi kabalaşayım:
    mecbur kalıp da yapamayana lafım yok ama siz kendini bişe zanneden tiki bozuntuları! zamanınızı paranızı beş kuruşluk işlere tüketeceğinize artık kendinizi azıcık yontun. bağırmayın yürümeyin mücadele etmeyin ama en azından neyin ne olduğunu azıcık bilin de içten içe farkında olduğunuz cehaletinizin verdiği ezikliği konuşamadığınız için içinizde saklayıp sonra buraya jandarma yalakalığı yaparak kusmayın. "sallandıracaksın bunları" diyen dayılarla dalga geçersiniz ama hala farkınız yok onlardan. dandik egolarınızı oluşturan lise tarih kitaplarından azıcık ileri gidin yeter artık...
    --alıntı--
    3 ...
  28. 30.
  29. nevruza ısrarla ve inatla türkçede olmayan harflerle "newroz" diyen zihniyetin tahriki sonucu çıkmış olayladır.
    2 ...
  30. 29.
  31. solcu gruplar,
    sosyal adalet, emeğin sömürüsü, gelir dağılımı, ülkenin satılmasına karşı çıkacağına yıllardır pkklılar ve sempatizanlarını savunma salaklıklarından dolayı vatandaş , jandarma ve polisin önyargılı hareketleriyle karşılaşmışlardır.ama bu kolluk gücünün yetkisini aşıp orantısız güç kullanma hakkını onlara vermez. herkes yasalara uymak zorundadır.

    üniversitede ülkücülerin de matah bir bokmuş gibi 30 kişi toplanıp 1 kişiyi öldüresiye dövmesi ne kadar hayvanlıksa, pkklılar ve sempatizanlarınında terör estirmesi hayvanlıktır. gerçek devlet, üniversitede fikirlerinin savunulma ortamını sağlayan, şiddete izin vermeyen devlettir.
    2 ...
  32. 28.
  33. tahsil cehaleti alır e$eklik baki kalır sözünün son canlı örneklerine jandarma'nın asli görevlerini hatırlatması olayı.

    çok dik kafalı bi dü$ünce değil mi ?
    bir sor bakalım niye ? neden bu dü$ünceye haiz bu ademoğlu.

    ulen o yerle$kelerdeki esas bulunma amacınız nedir diye sorarlar adama. 1 yıl boyunca e$ekler gibi çalı$, ananın, babanın tüm sülalenin emekleri sana yatırım olsun. ama sen git üniversitede ideolojik sava$ta bulun. zaten normal $ekilde üniversiteye gidenler salak. bilmezler onlar ideolojik alanlara sapmayı. ülkeye ve kendilerine yararı olmaz onların. bildiğin salaktırlar çünkü.*
    o yüzdendir ki bu tip eylemler hep belirli 3-5 üniversitenin çe$itli yerle$kelerinde cereyan eder. merak ederim yahu kalan üniversitelere giden bu yurdum evlatlarının kafası basmaz mı bu tip olaylara giri$meye. onlar mı esas orada bulunma nedenlerini icra edenler yoksa bu tip atraksiyonlara giren bu zopa yiyenler mi ?

    ayrıca bu meseleyi türban konusu ile bağda$tıranlara da bi taraflarımızla güleriz. tabi aynı cenahın onlarla bir alakası olmayıp rahatça içeri girebildiği için bol keseden atmak rahatlığı bulunmakta.* görürüm yarın bi gün o cenahın sakinlerini o kapıdan içeri alınmadıkları zaman aynı eylemler içerisinde kendilerinin de bulunup bulunmayacağını.

    a benim sevgili arkada$larım, üniversiteye girmek için eylem yapmakla üniversiteye giren ve içeride yediği boklar yüzünden dayak yiyenin arasındaki farkı anlamak için hakikaten belirli bi level atlama gerekiyor anla$ılan bu ülkede.

    ne diyeyim bu zihniyete sahip( zihniyetten kasıt ne $artta olursa olsun asıl amaç dı$ındaki atraksiyonlara giren herkes ) kim olursa olsun aynı tepkiyi gösteririm. ne skime gidersiniz oraya. siyasi ideolojinizi bi güç olarak görünce götünüz tavana mı vurur ? gidin, okuyun, öğrenin. okulunuz bitince ne bok yerseniz yiyin sivil hayatınızda.

    o değil de en trajikomik olanı ise geçmi$i bu tip olaylar yüzünden anası skilen bir çok insanın bulunduğu bir ülkede halen bu tip olaylarda yer almak nasıl bi salaklıktır. sanki yıllar önce bu ülkede siyasi atraksiyonlara girenler bok yoluna gitmedi, sanki güllük gülistanlık bu ülkenin geçmi$i.*
    bari yarı$ atı misali gecesini gündüzünü sınava verip kazanamayan gençlerin önünü tıkamayın. bırakın asıl amacı okumak olan yurdum genci girsin, okusun. topluma yararı dokunacak 3-5 genç yeti$ir belki.
    yazık lan.

    ellerin dert görmiye jandarma eratı. fırsatın olsa ke$ke de öyle yada böyle karı$an herkesi bi güzel joplasan. belki akıllanırlar.
    4 ...
  34. 27.
  35. sadece türban konusunda "özgürlükçü" cenahtan beklenen tepkiyi görmüş saldırıdır.

    o coplar türbanlı kadınların sırtında patlarken bu tipler derse girip takiyyeciliğin tepesinde slalom yapıyordu. türbanlı kadınlarla dayanışma içinde olan da feministi, sosyalisti bu kadınlar ve erkeklerdi.

    bugün ezilenin yanındakiler yine onlardır.

    dinci insan müsveddelerinin başarılı olduğu alan ikiyüzlülükleridir çünkü. diplomanızı cop kesekâğıdı yapıp reislerinize hediye edin. diplomayı değil, copu.
    3 ...
  36. 26.
  37. okusunda adam olsun diye gönderilen zibidilerin üniversiteleri nasıl rezil bir yer haline getirdiklerinin bir kanıtıdır.

    not: odtülü falan değilim. dinci tayfadanda değilim. bu olay başka bir üniversitede olsaydı gene düşüncem aynı olurdu.
    not2: rahatsız ettimişim galiba odtülüleri.
    3 ...
  38. 25.
  39. pkk'nin, eylemleri buyuk sehirlere tasima planinin bir parcasi olabilir.

    gecmiste ayni arkadaslar tarafindan kimya onunda asilan stalin fotografi da bir diger 1.90lik cecen arkadas tarafindan "bu adam benim suleleme neler cektirdi biliyor musunuz" gibi bir gerekceyle indirdigi vakit de ayni 20 kisilik ekiple karsilik gelmisti. demek ki bu, odtu solcusunun standart bir tepki proseduru.

    yillardir bu ulkede turban masum bir giysi degil de siyasi bir simge olarak gorulur ve ona gore hor davranilir. simdi, jamaika gibi bir ulkede sari kirmizi yesi renkli mendilleri asarsaniz yoldan gecenlerle beraber reggea soyleyip eglenebilirsiniz, ancak artik turkiye'de onlar masum birer mendiller degil bir siyasi simgedir. tepki gosteren biri illa cikacaktir.

    sadece itisme olmusmus, okulda jandarma/polis falan olmasa linc de olacakti eminim.
    5 ...
  40. 24.
  41. gazeteodtülü'de olayla ilgili şu şekilde bir analiz yapılmış.

    --alıntı--
    bu yorumu daha önce başka bir habere yazmıştım. ama burada da lüzumlu olduğunu düşünüyorum:

    yukarıda anlamadan etmeden devrimci-demokrat öğrencilere ateş püsküren zevat...

    pek farkında olduğunuzu düşünmüyorum ama genelde devrimci-demokrat öğrencilere atfettiğiniz bir şeyi yapıyorsunuz. size göre ideolojik tutumu olan insanlar olaylara tarafsız bakamaz. hemen insanları yaftalar. maalesef burada insanların türk olduğu için faşist diye yaftalanmasından devrimci-demokrat öğrencilerin "kesin bi halt yemişlerdir" diye yaftalanması var. daha kötüsü bu şekilde jandarmanın joplarla kütüphaneye girmesi ve akşam yurtlar bölgesini gaza boğmasını haklı gösterilmesi var.

    bugün şovenizmden arınmış öğrenciler olarak biz; "kürt ırkçılığı"(!) yapmakla suçlanıyoruz. iddianın gülünçlüğüne hiç girmiycem. ama ne hikmetse bizi ırkçılıkla tenkit eden beyefendi "sarı-kırmızı-yeşil paçavralar" söylemini kullanırken ırkçılık yapmamış oluyor. sen 1000 yıldır aynı coğrafya'da yaşadığın kardeş bir halkın renklerine paçavra diyeceksin. ondan sonra ben "newroz piroz be" yazdığımda ırkçılık yapıyor olucam! ben hayatım boyu böyle bir çifte standarttan faydalanamadım maalesef.

    aslında bu "newroz piroz be" lafından duyulan rahatsızlık ahmet türk'ün maruz kaldığı ikiyüzlülükten pek farklı değil. aynı ikiyüzlülüğü odtü'de yapan arkadaşlar; yaptıkları işin mersin'de bayrağı tutuşturan çocuklardan pek farklı olmadığının farkında değil maalesef. sosyalistler türk-kürt-ermeni hiçbir halkla bir sorunu olmadı. hiçbir halka hakaret etmedi. türk olduğu için kimseye faşist muamelesi yapmadı(sosyalistler içinde çok türk var hadi bakam!). faşist olduğu için yaptı.

    1.90'lık iri yarı bir vatandaşın standda sadece iki kadın arkadaşımız varken gelip flamayı yırtmasından bahseden yok. ama nedense bütün sorun bu vatandaşa terbiyeli olmasının 10 kişi tarafından söylenmesi! belki de kimsenin flamayı yırtan adamın ne yaptığından haberi yok. belki öğrenmeye gerek bile duymuyor. ne de olsa işin içinde devrimci-demokrat öğrenciler var ya kesin yemişlerdir bi halt! pis bölücüler! şerefsiz pekakalılar! yaftalaması kolay tabi. tüm bunlar olurken jandarmanın yetkisi olmadığı halde kütüphaneye joplarla dalıp insanları tartaklamasına tek bir söz yok. bütün suç okulumuzdaki "bazı gruplar"da(!). hem çocuğu da rahatsız etmeselerdi canım, yaptığı yanına kar kalsaydı! jandarma güye adli bir olayın soruşturmasını yamasına rağmen olayın muhattabı olarak "sarı-kırmızı-yeşil" bayrağı yırtan terbiyesizi gözaltına almıyor. dahası tanık olarak bile dinlemiyor. bunu düşünen yok. çünkü daha kolay bir şey var: bilmeden, etmeden yaftalamak.

    bitmedi dahası da var. jandarmanın karakol önündeki kalabalığa da müdahele etmeye hakkı yok. çünkü bu insanlar jandarmanın görevine engel olmuyordu. arkadaşlarını bekliyordu. eğer gözaltındaki arkadaşını beklemek paşazedelerin görevine engel olmaksa işimiz iş. en ufak olayda bir araba dayak yiyeceğiz demektir. benim size tavsiyem bir daha karakola işiniz düşerse kalabalık gidin. ne olur ne olmaz!

    uzun lafın kısası jandarmanın kütüphaneye müdahele etmeye hakkı yok ama oradaki kalabalığın arkadaşlarını beklemeye hakkı var! yani ege; hiç ideolojik falan değil gayet objektif bir haber yapmış.
    --alıntı--
    2 ...
  42. 23.
  43. olayı tam anlamıyla bilmeesemde tahmin etmek hiçde zor diğildir.
    türkiye cumhuriyeti polisinden sonra jandarmasınıda kaybetmiştir. aslında bu durumda kaybeden silahlı kuvvetler ve jandarma olacaktır. yegane güvenilir yapılanma olan tsk jandarmalara çeki düzen verme işini biran evvel gerçekleştirmeli, kendini ülkücü olarak niteleyen niteliksiz adamlarla işbirliği yapan jandarma komutanlarını ve kadroyu derhal tasfiye etmelidir.
    odtü'de yaşananların bir benzeride uludag universitesi kampüsü içinde yaşanmıştır.yurtkur binalarının yanında bir jandarma karakolu mevcuttur lakin öyle bir durum vardır ki; yanındaki binada bile güvenliği saglayamamaktadır jandarma karakolu.
    vay memleketimin haline diyor , esefle kınıyorum.
    4 ...
  44. 22.
  45. olaylar şimdilik durulmuştur.

    --alıntı--

    Nevroz duyurusu için kütüphane önünde açılan standa bir öğrencinin saldırmasıyla başlayan olaylarda 1 öğrenci gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğrencinin serbest bırakılması için yapılan eylemin Jandarma tarafından dağıtılmak istenmesi sebebiyle ODTÜ Jandarma Karakolu önünde büyük çatışma çıktı. Biber gazı, tazyikli su ve taşların konuştuğu olaylarda iki öğrenci yaralandı.

    ODTÜ, Ankara; 18 Mart günü Kütüphane önünde Nevroz duyurusu için açılan standa saldıran öğrenci, kütüphanenin "rezerve" bölümüne girmesinin ardından standı dağıtılan öğrenciler tarafından takip edildi. "Rezerve" bölümünde yaşanan tartışma esnasında jandarma robocoplarla kütüphaneye girerek standı dağıtılan öğrencilere saat 17.00 sularında müdahalede bulundu. Görgü tanıkları tarafından "ODTÜ"de son yıllarda görülen en büyük şiddet kullanımı" olarak adlandırılan müdahale ile birlikte Nevroz standını dağıtan öğrenci Jandarma tarafından kütüphaneden kaçırıldı. Müdahale esnasında bir ODTÜ öğrencisinin gözaltına alınmasını ve şiddet kullanımını protesto etmek için toplanan öğrenciler Jandarma Karakolu'na yürüdü.

    Jandarma Karakolu önüne gözaltına alınan arkadaşlarının serbest bırakılması talebiyle toplanan öğrencilere Jandarma tarafından red cevabı verildi. Jandarma'nın dağılmaları yönündeki isteğini reddeden ve saatler ilerledikçe sayıları 500'ü bulan öğrencilere saat 20.30'da sert müdahalede bulunundu.

    Jandarma tarafından kullanılan tazyikli su nedeniyle a4 kapısından Yurtlar Meydanı'na inen yokuşta bir ırmağı andıran görüntüler oluştu. Biber gazı, tazyikli su ve taşların kullanıldığı arbede bir çatışmaya dönüştü ve yaklaşık 21.45'e kadar devam etti. Müdahale esnasında bir öğrenci tazyikli suyun etkisiyle düşme sonucunda kolu kırılarak, bir öğrenci de biber gazı kapsülünün isabet etmesi sonucunda yaralandı; pek çok öğrenci kullanılan biber gazı nedeniyle zor anlar yaşadı.

    Saat 21.45 sularında Jandarma öğrenci temsilcileriyle bir görüşme yaptı ve gözaltına alınan öğrencinin Adli Tıp'ta yapılacak olan kontrolün ardından serbest bırakılmasının sağlanması için çaba göstereceklerini belirtti. Bu söylemin ardından Jandarma Karakolu önünden Yurtlar Meydanı'na yürüyüşe geçen öğrenciler soğuk havanın etkisinden korunmak için ateş yakarak halaylar eşliğinde bekleyişe geçti.

    Saatin ilerlemesi ile birlikte 23.15'de Yurtlar Bölgesi'nde bir yürüyüş yapan protestocu öğrenciler 19 Mart günü saat 18.00'da Yemekhane önünde toplanmak üzere saat 00.00'da dağıldılar.

    http://gazeteodtulu.com/haberler.php?id=1522

    --alıntı--
    1 ...
  46. 21.
  47. neresinden baksam nasıl algılasam bilemediğim olay.
    şimdi içeride birisi bir yerlerde pkk bayrağı asmış. buna birisi karşı çıkmış. birileri de bu karşı çıkanı alaşağı etmeye karar vermişler.

    öncelikle bu pkk bayrağı asıldığında içeride sivil yok muydu? yani polis'in jandarma'nın bundan haberi yok muydu?
    şayet içeride asılan pkk bayrağı değilse bu arkadaş neden bu kadar kargaşa çıkarttı.

    bir yandan da o alaşağı edilmek istenen çocuk da haklı olabilir diyorum çünkü alenen pkk bayrağı asmasalar da imalı şekillerde eylemler yapıldığını ve bunu da yasal sınırlar içerisinde yaptıklarını çok gördüm şerefsizlerin.

    şimdi iki ihtimal de var. olayın ayrıntıları belli olmadan birşeyler söylemek zor. ama bu olay kıvılcım olursa bu ülke karanlık günlerine geri döner.
    sağduyulu olmak lazım. konuşarak halledilebilir birçok şey.
    2 ...
  48. 20.
  49. birbirinden farklı haberlerden yola çıkarak yanlış olduğunu düşündüğüm başlık. zira bunun bir saldırı mı, eşkiyalık mı yada çatışma mı olduğunu ancak, güvenilir kaynaklardan alınan, çelişki içermeyen, kesinlik kazanmış haberlerle anlayabiliriz.

    bir zat ı muhterem, güzel söz söylemiş tarihin birinde; "ben bir karar vermeden önce 24 saat beklerim" diye. günümüzün heyecanlı sözlük ahalisi, değil 24 saat 24 saniye bile sabredemez olmuş. tabiki olayı ve gelişmeleri anında kamuoyuna bildirmek gayet hoş bir davranış fakat, buna önyargılı ve eksik bilgili analizler eklenince baya bir pazar yerine dönmüş başlık.

    kimileri olayın "pkk bayrağı indiren çocuğa 20 kişi dalmak" tan ibaret olduğunu iddia ediyor. kimileri "nevroz afişlerini indirip, 20 kişi tarafından uyarılan çocuğun destanı" diyor. başkası çıkıp "olayın öncesinde faşistler standa saldırı düzenlemiş" diyor. piyasa birbirinden farklı haberlerle dolunca, birbirinden farklı ve aşırı ilginç tepkiler de geliyor güzel yazarlarımızdan. hatta kimileri aşırı gaza gelip abazalığını kampüste dindirmeyi akıl ediyor, hatta küfür dolu bir üslupla fantazi dünyasında gerçeğe dönüştürüyor bu arzularını.

    ayrıca gazeteodtülüye "objektifliği, dinamikliği ve mükemmel derecede anlaşılır üslubu" nedeniyle teşekkürü bir borç bilirim, fakat teşekkür etmeyip borçlu kalırım, ne de olsa "borç yiğidin kamçısı, koç yiğidin köroğlusudur" .
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük