sadece cüzdanını düşünen din bezirganlarına iyi bi kapak;
Cüzdan
Çok güzel adamdı.
Güler yüzlü, babacan.
Ölene kadar cüzdanında küçücük bir kâğıt parçası taşıdı, muska gibi.
Gazete kupürüydü.
Sadece dokuz satırdan oluşuyordu.
Tek sütun bir haber.
Başlığı müjdeydi.
Yakalandığı kanser türünün çok yakında tarih olacağını, mucize ilacın en geç altı ay içinde piyasaya çıkacağını müjdeliyordu o haber.
Kesmiş, cüzdanına koymuştu.
Her görüştüğümüzde çıkarıp gösteriyor, artık ezbere bildiğimiz halde tekrar tekrar okuyordu.
Yavaş yavaş sararmaya yüz tutan gazete kâğıdı parçası Özenle katlıyor, yerine yerleştiriyordu.
Umutla bekledi.
Cüzdanında taşıdı umudunu.
Altı ay geçti. Yok.
Bir altı daha geçti.
Verdi son nefesini.
Palavraydı o haber elbette.
Sayfada yer doldursun diye oraya buraya sokuşturulan tek sütunluk müjdelerin, kim bilir ne yalancı umutlar yarattığını, hangi yürekleri hangi duygusal fırtınalara sürüklediğini idrak edemeyen Sorumsuz gazetenin sorumsuzluğuydu.
Ve, dün seyrediyorum televizyonu Kanser tedavisi gören üniversiteli kız ilaçları bulamıyoruz diyerek yardım istiyor. Bakan da başımın gözümün sadakası olsun der gibi, cüzdanından papelleri çıkarıp, kızın cebine sokuşturuyor, düşürmesin sakın diye de tembihliyor; namaza duruyor.
Allah kabul etsin!
Namazdan sonra anlaşılıyor ki, bu onurlu kızın talebi, para mara değil. ilaç yok, ilaç AKP nin yanlış politikası sonucu bulunamıyor. Üstelik, bugünün işi değil Bu sıkıntı 1.5 senedir devam ediyor. Çaresiz insanlarımız, kokain satın alır gibi kaçakçıların, karaborsacıların eline düşmüş vaziyette Eczacılar aylardır çırpınıyor, meseleyi anlatmaya çalışıyor, sansürleniyor.
Çünkü
Sırf kendi cüzdanını düşündüğü için AKP politikalarını müjde diye manşet yapan yalaka basınımız Ve, aman düşürme sakın diye tembihleyen o bakan Cüzdanlarda sadece para taşınıyor zannediyor.
akp yılmaz özdil'in istediği bir şeyi yapsa bile Özdil tarafından yine eleştirilecektir çünkü adam dünya'ya akp^'yi eleştirmeye gelmiş başka bir şey yaptığı yok.