tarımda kullanilan her türlü gdo lu tohumların da, kimyasal mücadele ilaçlarının da, hormonların da baş suçluları ziraatcilerdir. peynir ekmek gibi üreticilere pazarladıkları için. devam edersek; tarım bakanlığı'nın uyguladığı politikalardir. türk tarımının global kan emiciler tarafından ele geçirilmesine neden olan siyasetcilerdir. yurdumda çiftçiler yalnız ve desteksizdirler. bugün cok basit bir sardunya bitkisinin bile çelikten üretilmesi imkansız hale gelmiştir. tüm tohumlar kısırlaştırilarak ve tek kullanımlık hale getirilip bize satılmaktadır. ayni global haydutlar bir süre sonra bize unutturduklari ve bir köşede özenle sakladiklari saglikli ve kısır olmayan normal tohumlari uygun buldukları zaman bize fahiş fiyatlarla satacaklardir. ziraat fakultelerindeki sayın proflar da suçludur hiç seslerini çıkarmadıkları, sadece seyrettikleri icin bu olup bitenleri. tarimimiz yüzde yüz dışa bağımlıdır artık. tarım bizim son kalemizdi ve malesef onu çoktan ele geçirdiler. bundan sonra çiftçilerimiz sadece köle durumundadırlar. içimden çiftçiler gününü kutlamak falan gelmiyor. ağlamak geliyor sadece.
"tarım ve orman bakanlığı olarak bugüne özel siz çiftçilerimize bedelsiz olarak 5bin tl mazot yardımında bulunuyoruz" deselerdi işte o zaman bugün türkiye'de bulunan çiftçilerin günü olurdu.
Acaba bugün üretmek yerine ne ithal ettik?
Edit: çiftçiler üretimde ilaç kullanıyorlar rekabete katılmak için yani kullandırılmak zorunda kalıyorlar, devlet bu işe el atsa ve yasaklasa kimse kullanamaz ama devlette bu işin vergisinden nemalandığı için o yasağı koyması çok zor.
