buse terim'in moda blogger'lığına laf etmeden önce kendi kariyerini sorgulaması gereken kişidir. biz kendisini metres olarak tanıdık çünkü, modacı olarak değil. geçimini evli bir adamdan sağlayıp sonra millete laf etmek nasıl bir şeyse artık!
moda tasarımı okumuş, eski voleybolcu, ilişkisiyle ilgili sürekli bel altı gitmenin manası yok. halamın arkadaşı uzaktan tanıyor bu kızı. anlattıklarından sonra acun'u sevmezdim. daha da sevmez, hatta tiksinir oldum. şımarık, aile terbiyesi denen şeyden hiç nasibini almamış sadece, genel tavırları da böyleymiş yani, kaşar kaşar sürtünüyormuş ortalarda teşhirci pozlarda.
acun'la olan ilişkisine değinmeyeyim, yeterince konuşulmuş zaten ki o ilişkide hata acun'dadır zaten. 40 yaşında evli ve çocuklu bir adam ergenlikten yeni çıkmış, karakteri oturmamış bir kıza salya akıtmamalı. ben şuna değineyim. bu kız sürekli arkadaşlarıyla buse terim'i çekiştiriyormuş. sebebi de buse terim'in babasının isminden yararlanıp tanınan bir moda blogger'ı haline gelmesiymiş ama onlar eğitimlilermiş, tasarım okumuşlar falan fıstık. sürekli salak salak dalga geçiyorlarmış kızla kendi aralarında, çok başarısız, çok tipsiz, kendini güzel oldum sanıyor diye demedikleri laf kalmıyormuş, ben kızın yalancısıyım.
ya ben bazı insanların kendini bilmezliklerine hakikaten gülüyorum. elma mı desem ben buna armut mu? hönk? kızım o en azından kendi babasının parası ve adıyla bir yerlere geldi, başkasının çocuklarının babasına kıç kıvırarak değil. buse terim'i de tanımam etmem, ama gözlemlediğim kadarıyla çok ünlü ve saygın birinin zengin bir kızı olarak şeyma hanımefendinin hayalini bile kuramayacağı kadar düzgün bir hayatı olan bir insan, yani kendisi gibi dejenerasyona direk örnek verilebilecek kadınlardan değil, onun diline düşecek bir insan hiç değil. sana mı kaldı amk? sen geç evli barklı adamla sürtüp, kostümcü olup butik aç, sonra elaleme laf et babası sayesinde oldu diye. söylediklerinde de haklı mıdır onu da bilmem, ama konu şu. tekrar söylüyorum. sana mı kaldı amk? sana mı kaldı? sen metres olarak geldin ya bir yerlere, biraz dön bak kendine kaşarovsko. kıçındaki dona kadar başka kızların babası aldı ya, buse terim en azından kendi öz babasınının sağladığı fırsatları değerlendirmiş. şuurunu yitirmiş bir insansın yahu.
hee bu tip karılar ilerde aldatıkları zaman bir de çok şaşırıyorlar, ben en çok o zaman gülüyorum. yani kendileri gibi olmayan kadınlar daha olgun karşılıyorlar genelde aldatılmayı da bu kadınlar nutku tutulmak deyimini yaşıyorlar baya. o gün gelse de gülsek biz de gazeteden okuyup kıkır kıkır.
boşanmaya değecek bir kız değildir. o da zaten farkında öyle olduğunun, ucuz oyunlarla karısını yıldırmaya çalışıp, karakterini bir güzel ortaya seriyor. ne olduğu güzelce özetlenmiş şu sayfada:
evli bir adamla çıkmakta bir sakınca görmeyen yurdum kızı. bu ülke'De ahlaksızlık diz boyu olduğundan şaşırmıyorum artık. ayakların baş olduğu bu ülke'de varsın kendisi de ...
kendisini beğenmiyorum, sempatik de değil. zorla beğenecek değilim ya. sıradan bir tipi var işte kardeşim. geçin artık şu "uzun boyluysa, güzeldir." saçmalığını. yüzü de güzel değil üstelik.
acun ılıcalı ile olan bağına değinmeyeyim. akşam akşam sinirlenmeyeyim.
gelecekte birine yıllarını verip, iki çocuk yapıp, ondan sonra da uzun bir süre boynuzlanmasını, bunu gazetelerden okumasını ve hatta kocasının metresine kesesinin ağzını açmasını dilediğim yuva yıkmak için çırpınan ahlaksız kız. bir röportajında kendisini şımartılmayı çok severim diye tanımlayacak kadar da ucuz biri. muhafazakar acun ılıcalı'nın azgınlığını anlamak adına iyi bir örnek.
(bkz: yuva yıkan kadın)
Güzelce kızcağız..Bu güzelliği ile çok iyi yerlere gelebilir.Güzellikle bir yere gelmek kötü bir durum değil.Akıl ile birleştirebilse,program yapar,bir markanın yüzü olur...vs...Ama anlaşılan o çalışmaktan çok hazır parayı yemeyi düşünmüş..E hadi ona da saygı duyalım...
Ancak evlat sahibi adamla gezip tozmak...işte bu garip..Hadi gezdin tozdun bari gizli saklı yap,çok mu gurur duyulacak bir vaziyet..
bu kıza yazdığım giriler hep bir yerden küfür içermiş, siliyorum ben de. neyse özetle şöyle bir röportaj yapmış: http://www.sabah.com.tr/G...uguma-inaniyorum?paging=2
diyor ki tasarımcı olarak doğduğuma inanıyorum. ben de diyorum ki tasarımcı değil ismi lazım olmayan başka bir meslekte doğduğuna inanıyorum. o kadar, yazarlık kalitemi bozmayacam elin kevaşesine laf edecem diye!
geçenlerde acunun hediye ettiği yüzüğü gazetecilere gösterip poz veren cahil kızımızdır kendisi, evli bir adama metreslik yapmanın ne kadar arsızca birşey olduğunu ailesi kendisine anlatmamış sanırım, yada tepki vermemişki 20'li yaşların başında olan bu kızcağız metres halinden çok memnun görünüyor, ayrıca türk erkeği için söylenen ''parayı bulunca ilk arabayı sonrada karıyı değiştirir'' lafı oysaki ne kadar gerçekmiş.
üç dört sene öncesinde bir söyleşisinde 'sarışın kadınları hiç sevmem, kadın esmer olmalı' diyen acun ılıcalı nın uğruna karısı boşamak üzere olduğu sarışın sevgilisidir.
yuva yıkan kadın mıdır? bence değildir. çünkü bu hayatta gördüğüm net bi durum var eğer bir yuva yıkılmayacaksa onu kimse yıkamaz, bir adam karısını veya kadın kocasını gerçekten seviyorsa aralarına kimse giremez. 20 yaşındaki kızlar hiç.