Sinemada izlediğim bir filmdi. Dizi tadındaydı. Zaten kanal d ekranlarından görmeye alışık olduğum tipler vardı. Ömerçipi oynayan velet de zaten kanal d çocuk kulübünde çıkıyordu.
Hakkında okuduğun tek ve harika yazı sayesinde tekrar izlememin farz olduğu film. Cemal Berktaş 18 yıl aradan sonra Ömerçip'i canlandıran Onur Selimbeyoğlu'nu bulmuş ve onunla yaptığı bilgi alışverişi neticesinde bu yazıyı kaleme almış. Helal olsun:
mehmet ali erbil cıvıklığının tavan yaptığı berbat bir şeydir. film bile diyemiyorum bunun için. yeşilçam filmlerine özelliklede nuri alço reise göndermeler yapıyor film tamam ama olmamış. buna rağmen ara ara televizyonlarda gösteriliyor ki bunu çok vahim buluyorum. yarli yapım bir film yayınlamak isteyebilirsin o saatte buna itirazım olamaz fakat seçim ömerçip. bir dünya güzel filmimiz var bizim. kemal sunal filmleri banko zaten bunun yanında yakın döneme ait vizontele çok iyi bir seçim olurdu. kanalların yöneticilerine selam ederim bu yüzden.
o değilde ben bu filmi sinemada izledim üstelik. düşündükçe tiksiniyorum kendimden. amacım neydi acaba, ne düşünüyordum bu filmi seçerken. cevap yok, çocukluk işte.
kendimi yalancı çıkardım editi: film bile diyemiyorum deyip tüm yazıda film dedim ama mecbur kaldım. başka bir şey olsun bunun adı, film demeyelimde ne dersek diyelim.
bir televizyon kanalının elemanları tatile çıktıkça haftasonu gün ortasına akışa bağladığı film mi desem, birşey mi desem yani diycem ama diyemiyorum. almışsın gazeteyi, hani haftasonu sığır gibi yatıyorsun ya ancak öğleden sonra alınıyor gazete, keyif yapacam derken bir surat ekşimesi. "bu ne yaa" deyip böyle basiretsizlik mi olur diye hayıflanırsın.
--spoiler--
teknik açıdan vasatın altında, ileri derecede özensiz bir geçiş dönemi filmidir.
--spoiler--
filme güldüklerini itiraf edenleri de ilk defa görüyorum orası çok ayrı bir mesele.
son bölümünde oldukça güzel bir espirisi olan bir film. aşkın nur yengi intihar ederken, kafasına kurşun sıkayım derken mermi ıskalayıp kıçına isabet etmiştir.
hayatımda ilk defa mehmet ali erbil'in oyunucluğuna güldüğüm az önce kanal d'de tekrar yayınlanan güzel bir filmdir kanımca. kemal kenan ergen işin içinde oldumu bitmiştir zaten.
filmin kopuş yeri mali'nin oğlu ömerçip anaannesi tarafından kaçırıl ormanlık bır alana bırakılır ordamda gezen ömerçip o sırada bir kadına tecavüz etmek üzere olan tecevüzcü çoskun ve kankisini görür kadına acır ve bırakınlan kadını der tecavüzcü çoskun gülerek kaybollan ufaklık der buna sinirlenen ömerçip pantolonunu indirir ve o sırada tecavüzcü çoskun ve kankisinin gözleri fal taşı gibi açılır,tecavüze ugrayan kadın o şırada ömerçipe bakarak allah korusun der.aksam meyhanede olayı anlatan tecevüzcü çoskun ve kankısı mali'nin arkadasının anlattıklarını duyarak maliye döner ve abi adamlar sabahtan beri anlatıyor cocuk 1 karış alet 5 karış dıyolar bu senin çocuk olmasın senın cocukta bebekken kundakta kendi diger kundakta alet yatıyordu der..