neşet ertaş, kemal sunal, barış manço, müslüm gürses, zeki müren, genç kaybettiklerimizden kerim tekin ve barış akarsu. hepsinin de seven kitlesi tüm ayrı görüşleri bir arada toplatan ünlülerdi. yanlışları, hataları elbette olmuştur. ama gerçek bir sanatçı oldukları yaptıkları işten, daha doğrusu sadece işine konsantre olduklarından anlaşılıyordu. mühim olan başarılı olmaları değil, bıraktıkları tevazuydu. şimdi ki sanatçılarda bir böbürlenme görüyorum. eskiye özlem değil bu. gerçekten böbürlenme var şimdi. o zaman ki sanatçılar yanlış bir şey yaptıklarında özür diliyorlardı. şimdikiler yanlış bir şey yaptığında, halk özür diliyor resmen, su üstüne çıkıyor sanatçılar. gerçi kızmamak lazım. bu da bizim suçumuz evet. sosyal medyada işsiz gezip, ciğeri beş para etmezler için fan clup sayfaları açarsak, bizi araç olarak görürler.
Son zamanlarda müzeyyen senar. Ömrümüzün son demini rahmetliden dinlemeyi çok severdim ölünce sanki tanıyormuş gibi üzüldüm.
Bir de yatalak halde emr-i hakkı bekleyen anneannemin ve rahmetli dedemin gençliklerinde ne önemli yer tuttuğunu bilirdim , ayrıca üzüldüm.
en basta cliff burton, kurt cobain, dio tabiki, sonra paco de lucia, sacit onan, manco, sunal, paul walker, robin williams, brandon lee... saymakla bitmez.