bugün

sevdiği entry'ler

sosyal medya anneleri

insanları yargılamayı sevmeyen biri olarak gereksiz bulduğum annelerdir.

öncelikle sosyal medya annesi dediğimiz şey şundan ibaret oluyor, 0-5 yaş arasında ki çocuklarının sevimli tatlı hallerini instagram gibi sitelere yükleyip, takipçileriyle paylaşmak. bunda kötü bir durum yok. doğru ama bir sosyal medya annesi burada durmuyor, öncelikle tatlı çocukların fotoğrafları videoları instagrama yükleniyor. sonra bu çocukların 0-5 yaş ve daha sonrası hareketleri, eğitimleri burada resmediliyor. her şey burada başlıyor zaten, genelde bunu yapan insanlar iyi bir maddi duruma sahip olan insanlar. çocuklarına giydirdikleri kıyafetler, aldıkları oyuncaklar şu türkiye'de orta düzey bir ailenin karşılayabileceği şeyler değil ki bu çocuklar bir tane de değil. instagramı orta gelirli aileler kullanıyor mu ? tarzı bir abes soru çıkacaksa, 20.000 üzeri takipçi edinebiliyor bu anneler.

eğitim olarak yanlış ya da doğru yapılan her şeyin yüklenmesi, çocuğun ağlamaları ya da gülmelerinin hepsinin sosyal medya yer alması hem takip eden diğer anneleri yanlış yönlendirebilecek bir unsur hem de çocuğun kişilik hakları için hiçte iyi haberler vermiyor. zira 0-5 yaş arası her şeyinizin anneniz tarafından sosyal medyada yer alması nasıl olurdu ? kardeşinizle kavga etmeniz ya da kardeşinize gösterdiğiniz aşırı sevgi görüntüleri.... bunun haricinde, çocuklara ceza ve ödül niteliği taşıyan eylemlerin böylesine genellenmesi sanki çocuk dediğimiz şey tabula rasa - boş sayfa -ymış gibi davranmak, sanki her statüden çocuk aynı yaşayabiliyor, her çocuk aynı şeyi isteyebiliyor ya da aynı şeyden hoşlanabiliyormuş gibi davranılması yine bu annemizi takip edip, örnek alan anneler için iyi bir durum teşkil etmiyor. tabi bu annemiz psikolog değilse.

sadece psikolojik eğitim açısından bilinçsiz yönlendirme de değil, bu anne artık 20.000 üzeri takipçiye sahip bir hesaba sahiplik ediyor. ve takipçilerinin hemen hemen hepside gerçek kullanıcılar. burada işe çocuğunuza giydireceğiniz kıyafetler, oynatacağınız oyuncaklar, okuyacağınız kitapları hazırlayan firmalar devreye giriyor ve bu annemizi kiralayıp hem halkın içinden biriymiş gibi hem de reklam yıldızıymış gibi kullanıyorlar. - aynı zamanda ne olmak istediğinden habersiz çocukları da -

belki iyi niyetle açtığı bu sayfadan kötü çıkarımlara sebep olabilecek anneler bu şekilde kapitalist sistemin bir parçası oluyorlar. beğenilme-taktir edilme arzularını çocukları üzerinden karşılayıp hem başka çocukların yaşayabileceği problemlere hem de kendi çocuklarının yaşayacağı problemlere sebep olabiliyorlar. zaten herkes 3-4'er çocuk yapıp, kendileri ise 30-40 yaşındaki çocuklar olmasına rağmen durdurak bilmeden eğitimsiz bir yaşam sürüyor, bir de böyle bunun paralaştırılması iyice geleceği kötü etkiliyor.

elit kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler

toprak
gübre
su
karaböcük
maya

parkta öpüşen türbanlı

Ay ay gelmiş cehennem melekleri, münker nekir de burada terazi de burada

Çok şükür orospu kevaşe korosu da konuşlanmış.

Lan itoğlu itler, kadınları rahat bıraksanıza.

Örtülü örtüsüz, siz bir kadınlardan elinizi, eteğinizi, pis gözünüzü, iğrenç söZünüzü çeksenize.

Zorla kapatırlar başlarını, ötekileri dışlarlar örtülü diye açtırırlar,

Bırak bacın kızın istediği yerde ve şekilde buluşsun sevgilisi ile, evlenecek kendi seçsin erkeğini. Ama yok efendiler her kadını elleyecek öpecek sikecek, iş kadına geldi mi, gerdekte görüşse daha münasip.

Siz kimsiniz lan. Dininiz de, ideolojiniz de, adet gelenek göreneğiniz de namusunuz da kadınlar üzerinden tecelli ediyor.

Parkta öpüşen türbanlı. Parkta öpüşen kızlar, parklarda elleşen gençler,

Ama parka türbanlı kızı öpen itoğlu it değil değil mi. Parkta genç kızları köşeye sıkıştırıp elleyen pislik it değil ama.

Ne şanslısınız vallah. Namusunuzun, pipinizin bekçisi eksik etek kadınlar, yarım akıllı kadınlar, saçı uzun aklı kısalar.

Kadınları rahat bıraksanıza, kevaşeler de orospular da sizsiniz.

Amk itlerine bak ya, kızlar yazmıyor yine itler koşmuş namus kurtarıyor. Defolun lan.

uludağ sözlükte entry yüzünden dava açmak

Açmak gerekirse açarız elimiz armut toplamıyor heralde.

Eşimin bi lafı vardır, bi boku yedikten sonra birsey olmayacaksa bile orda oturup çay içeceğine gelsin burda ifade versin.

kocişimle evde sinema ve kahve keyfi

bu tür adamlar cümle aleme kociş olarak lanse edilmeyi hakediyor.
götoşla evde sinema keyfi dese aralarında çok fark olmaz..

aygıtı güvenle çıkarabilirsin aşkım

donanımı algılayıp içinde iyice tarayıp biçimlendiren hanım kızımızın, işi bitince sevgilisine verdiği uyarı baloncuğudur.