bugün

galatasaraylı olmak

hayata farklı gözlerle bakmak, avrupa'da büyük bir mirasın kaldığını buna rağmen, mirasın hızlı adımlarla tükendiğinin farkında olmak.. öyle büyük bir aşkla takım tutmaktır ki, futbolun en genelinde spor olduğunun bilincinde olup, ilk başta yüce türk atatürk'ün sporla olan en büyük sözü olan ''ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim'' sözünü kendisini bağdaştırabilecek, ''sporcu'' kısmını dolduramasa da, ''sporcuya destek veren taraftar'' kısmını kıymetli, saygılı ve de evgi dolu bir biçimde doldurabilecek şekilde, gönül verdiği sarı-kırmızı renklerden oluşan takıma gönül vermek... yine de buna rağmen sporun bir yana bırakıldığı dönemlerde de, futbolun artık ''ticaret'' olduğunu ''para'' olduğunu bilerekten, takımın desteklemek... ve de en önemlisi, ama fenerbahçe'si, ama beşiktaş'ı, ama trabzonspor'u ama, diğer takımları, kesinlikle küçümsemeden, ya da birbirlerinden ayırmadan, onlarından ''futbol potası''nda birleştiğinin bilincine vararak, holiganlık, fanatiklik gibi kavramları elinin tersiyle köşeye iterek, tüm takımlara da hoşgörülü davranmak...

edit : muhtemel fenerbahce li kardeslerimce hala kotulendigi, eksi oylandigi muhtemel olan baslik. "ve de en onemlisi" yazan yerden sonraki samimiyeti icine sindiremiyorsan, ya da o kadar laf yapip da, " gel benim agzimin payini ver" diyorsan, diyecek bir seyim yok...