the crims

entry23 galeri
    16.
  1. aylar sonra yeniden başladığım ve hakkında birkaç şey söylemek istediğim oyun. entrymin bu kısmı fazlasıyla subjektif oldu fakat yazacaklarım sadece beni ilgilendirmiyor, hehehe.

    - oyunun türkçe çevirisini yapanlar bana ulaşırlarsa sevinirim. ben hayatımda bu kadar aptalca çeviri görmedim. "mr.(mrs?) vodoo is a person who thinks actions speak louder than words" kısmını "bay(bayan) vodoo eylemlerini sözcüklerden daha sesli düşünen biridir" şeklindeki aptal ötesi çeviri, sinirlendirdi beni. ingilizce oynuyorum, mis gibi. bu arkadaşlar teknik anlamda da sadece "0"lar. "250000$ için 50000 lsd ödediniz." vb. yazılarla karşılaşmanız olası. bazen yolunuza birileri çıkıp sizden soracakları soruya cevap vermenizi isterler... karşılığında da hiçbir şey vermezler ve ekranda "man goes away. this is what you get for being helpful." benzeri bir yazı çıkar. türkçe çevirisi ise "adam sana yardım etmek için uzaklaşıyor" olarak yapılmıştır. madem ingilizce bilmiyorsun niye kendini salak konumuna düşürüyorsun? senin aklın almıyor mu bu çevirilerde bir yanlışlık olduğunu? sonra jewellery, mücevher olarak çevrilmiş falan... he anam he, mücevher soyulur. kuyumcu soyulacak değil ya amk.

    - oyunu eğlence için, "kasmak" için oynamanız yararınıza olur; aksi takdirde hayatınız kayar. birinci olmak gibi bir amacınız varsa 50 küsür klon karakter yaratmanız gerekmekte. duruma göre değişebilir bu. bunları "kasıp" asıl karakterinize dövdürerek hızlı saygınlık, para, ot bok kazanmanız mümkün.

    - dayak yemek istemiyorsanız, kendi gece kulübünüzü kurun ve ona saçmasapan bir isim verin. ben çok zor olacağını düşünmüştüm ama ilk günden açıp mal koyabildim. gerçi tüccardan 30$'a alıyor, mekânıma girmek için 20$ ödüyor; uyuşturucuyu satın alabilmek için de yeniden 30$ ödüyordum ama olsun. para bok, hehe. "e salak mekâna gitmiyor mu zaten para, geri almıyor musun?" dediğinizi duyar gibiyim. ben de öyle sanıyordum. ama 3000 küsür lsd satışı yaptım arkadaşlara, gelir 3000$ olarak görünüyordu. bilemem. hehe.

    - mekâna saygınlık limiti koyarsanız, dayak yeme probleminden tamamen kurtulursunuz. saygınlığınız 1500'se, üst limiti 2000 yapın. dayak yeseniz de kaybınız çok büyük olmayacaktır.

    - uyuşturucuda aşırı dozdan gitmek için aptal olmanız gerekiyor. ilk 3-4 gün öğrenme aşaması tabi ki... ama sonrasında uyuşturucudan hastanelik oluyorsanız kusura bakmayın da götümle gülerim ben. kendinize belli bir uyuşturucu seçin(bunun için kendi mekânınızı inşa etmeyi unutmayın. her yerde istediğiniz uyuşturucu olmayabilir, kalabalık mekânlarda sopa yiyebilirsiniz zaten) ve devamlı onu kullanın. ben soygun yaptığım zaman lsd kullanıyorum. güç bittiği an mekânıma gidiyor; bağımlılığım %0-5 arasındaysa 35, %5-7 arasındaysa 38 lsd alıp enerjimi fulleyerek dönüyorum. devamında da detox tedavisi görüp bağımlılığı sıfırlıyorum. böyle bir yol çizerseniz makina gibi işlersiniz. dayak da yemezsiniz.

    - üretim tesisi kuracaksanız ben lsd'yi öneririm. hem günlük üretimi iyidir hem de çok pahalı olmaz. kontrol edebileceğiniz mekân sayısı zekânızla doğru orantılı olduğundan, seçimleriniz önem kazanıyor. istediğiniz kadar alabiliyor olsaydınız kafanıza göre takılın derdim. ama benim zekâm şu an 1700 küsür mesela, 40 yer alabiliyorum. öyle.

    - öyle işte. aklıma geldikçe yazarım. maç var birazdan. hehe.
    0 ...