bugün

süleyman soylu

referandum ile alakalı konferansına katıldığımdan izlenimlerimi paylaşmak isterim;

söylediklerinin içeriğinden önce genel yapısı son derece başarılıdır. hitabeti diridir ve konuşması sırasında duraklamamıştır. kısa süren genel başkanlık serüveninden dolayı konuşması enerjik ve dinamik, vücut dili heyecanlı ve başarılıdır. bu konuda gayet başarılı olan recep tayyip erdoğan'dan farkı, büyük bir heyecana sahip olması ve bunun yansıması olarak bulunduğu ortama o ambiyansı yaşatmasıdır.

konuşmasının içeriği kısır siyasi tartışmalardan arınmış olduğundan, referanduma yaklaşımıyla istenen siyasi tablosunu yansıtmıştır. güzel tespitleri ve yaklaşımları vardır.

"28 şubat 1000 yıl sürecek sözü, bu topraklarda kurulan 1000 yıllık manevi iktidara karşı söylenmiştir." hüseyin kıvrıkoğlu'nun bu sözüne ilk kez böyle bir yaklaşımla karşılaştım ve beğendim. gerçekten de bu söz "artık bu toprakların hakimi siz değilsiniz" demenin diğer şeklidir. "o zamanki siyasiler de asker postalıyla iktidar postuna ortak olmuşlardır." diyerek içerisinde bulunduğu o zamanli parti yönetimini de eleştirmiştir. büyük iddiası ise 13 eylül 2010'da 28 şubat sürecinin biteceği şeklinde, inşallah öyle olur ama yazılı kanunlar değişse de zihniyet değişmedikten sonra bu zor gerçekleşecektir.

"anayasada genelkurmayın nasıl yargılanacağı yok" bu sözü söylemeden önce başbakanın nasıl yargılacanağı belli, cumhurbaşkanının nasıl yargılanacağı belli demiştir. aslında bu sözüyle 82 anayasasının özünü ortaya çıkartmıştır.

"ben siyasete çocuklarımın geleceği, özgürlüğü için girdim."

yıllardır bu ülkede gerçekleştirilecek çalışmaların, nasıl engellenmeye çalışıldığından bahsetmiştir. "vatan caddesi yapılacağı zaman(adnan menderes dönemi) siz amerikanın uçaklarını buraya indireceksiniz demişlerdi". "adana ve seyhan'da yapılmaya başlanan barajlardan sonra chp genel sekreteri kasım gülek ev ev dolaşıp barajı köstebekler yiyecek, evleriniz su altında kalacak diyerek milleti korkutmuştur."

anayasa değişiklikleri hakkında önemli tespitleri vardır. örneğin hsyk'nın yeni kavuşacağı yapı; "hsyk bütçesi oluşturulacak ve genel sekreterlik düzenlemesine geçilecek."

ayrıca referandumla değişecek anayasa mahkemesinin yapısının 2005-2007 yılları arasında anayasa mahkemesi başkanlığı yapmış olan mustafa bumin'in önerdiği şekliyle yapıldığını anlatmıştır.

referandum haricinde dış politika vizyonu büyük türkiye'ye yakışacak şekildedir. bazı satırbaşları;

"içindeki mevlana'yı, hacı bektaş'ı artık buraya hapsedecek bir ülke değiliz."
"bugün şam adanadır, halep hataydır, atina konyadır, berlin istanbuldur, sofya yalovadır, gazze gaziantep'tir ve bakü türkiye'dir. yani türkiye yakın ve uzak komşularıyla bir bütündür."

kendisini bu şekilde geliştirmeye devam ederse recep tayyip erdoğan sonrası iktidar alternatiflerinden biri olacaktır. ayrıca;

"yıllardan beri bu ülkenin insanına kadavra muamelesi yapıyorlar ama bu ülkenin ruhunu hiçbir zaman ele geçiremediler."