bugün

tsk

basiretsizlik kelimesinin kısaltılmışı.

geniş imkanlara, sınırsız paraya, yüksek teknolojiye rağmen, toplamda 2 bin gerillalı, maddi imkansızlıklar hasebiyle kıyafet diye beline çaput bağlayan, sınırlı mühimmat sahibi kendisi ile mukayese edilemeyecek kadar sikik bir örgütü alt edememiş, yahut kasten etmemiş kurum. evet iki ihtimal vardır. biri terörle mücadele etmeyi beceremiyor olması diğeri ise teröre kasten müsama gösteriyor olması.

inceleyelim:

1- tsk'nın terörle mücadeleyi beceremiyor olması;

oynadığın sayısal kuponundan dahi kazanç sağlayan, bu ülkenin milli gelirinden en büyük payı sorunsuz ve sorgusuz kasasına indiren, maddi anlamda hiçbir sıkıntısı olmayan, gerekli donanım ve mühimmata sahip, teknolojik gelişmeleri yerinde ve hızla takip eden, eğitim sistemi gayet katı ve disiplinli olan bir kurumun 30 yıldır rengi, dili ve amacı belli olan bir tehditi bertaraf edememesi, temel görevi olan selameti sağlayamaması nasıl bir paradokstur ulan? şimdi diyeceksin ki bu harp değil gayrinizami harp. e yukarıda saydık işte kardeşim her türlü imkanın, alanında sınırsız yetkin var kur bir profesyonel ordu sende dağda gerilla ol, sende öğren gayrinizami harbin inceliklerini, sende vur, sende kaç, sende bir gece ansızın bin tepelerine. madem dünyanın en büyük 3. ordususun göster bakalım amcanlara marifetini. bunu yap ki senelerdir teoride bile tanımlayamadığın dış mihraklara bir akıllı olun imajı ver, bunu yap ki hainlik yapacak adamı dağa çıkmadan evvel oturup düşünmeye sevmek, bunu yap ki sana canından bir parça gönderen anaların ağıtları dinsin, feda edilen canlar boşa gitmemiş olsun. ama yapamıyorsun yani basiretsizsin.

2- tsk'nın terörle mücadele etmeyi istemiyor olması;

bu da ihtimal dahilinde bir mevzudur. operasyona çıkan bir albayın ikramiyesi geçen sene 7 bin lira idi beyler.. operasyona çıkan derken teşbihte hata olmasın, yanlış anlaşılmasın. abinin yaptığı şey mehmetçik orada çatışırken, savaşırken, gazinoda kırmızı şarap içip zevcesiyle vals yapmaktan ibarettir. ölen ölür, kalan kalır. iş bittiğinde ikramiye maaşa yansıtılır, hizmetlerinden dolayı teşekkürde alır. e şimdi soruyorum sana bu albay ister mi terör bitsin? eşini kuaföre götüren mehmetçik, lojmandaki evine badanayı temizliği yapan mehmetçik, hanımefendinin köpeğini parklarda gezdiren mehmetçik, sen gazinoda sabahlara kadar içerken sana hizmet edenle sabah 5,30 da kalkıp iştimaya çıkan aynı mehmetçik. e anadoluda mehmetçik çok. analar peşi sıra mehmetçik doğuruyor zaten.. hala terör bitsin mi istiyorsun lan? ben olsam istemem. neden, çünkü nasıl israil antisemitizmden besleniyorsa, ordunun içerisindeki bu zirzoplarda terörden besleniyor. terör biterse ikramiyeler kalkar, imkanlar daralır, zevk-i sefa hali sekteye uğrar mazallah. içindeki bu zirzopları temizleyemediğinden mütevellit yine basiretsizsin.

her iki ihtimalde, bu kurumun içinde bulunduğu durumun varoluş amacı ile taban tabana zıt olduğunu göstermektedir. onca laf kalabalığına rağmen elimizde kalan tek kavramdır basiretsizlik.