dikkat, imagine a world that all the people dancing and touching each other in a joyfull harmony tadında bir entrydir.
70- 80 öncesi dönemlerde ülkenin genelinin çokta iyi şartlarda olmadığı bilinmekte, özellikle 80 sonrası doğu ile batı arasında refah seviyesi farkı giderek açılmıştır. bunun neticesi olarak 80 sonrası doğan kürt çocukları genelde dünyaya gelmeleri batıdakilerin aksine bir hastanede doktor, hemşire vb. kontrolünde değil * ebe, komşu vb. yardımı ile olan çocuklardır.
diyebiliriz ki herkes şanslı doğmuyor. fakat bu çocukların abileri ve/veya ablaları zamanında kendilerine hizmet için gelen doktoru, hemşireyi katletme hakkını kendilerinde görüp, yok etmeselerdi, devlet onlara da aynı şansı tanımış olacaktı.
yani herkes şanlı doğmuyor fakat şans en başta eşit dağıtılıyor.
genelde batıdakilerin aksine özellikle kız çocukları eğitimlerini lise, üniversite mezuniyetine kadar sürdüremiyorlar, herkesin şanslı olmadığını düşünebiliriz. fakat bu çocukların abileri ve/veya ablaları tekrar sahneye çıkıp, hizmet için gelen öğretmenleri katletmeselerdi, okulları yakıp yıkmasalardı, içlerinden üniversite ve hatta daha da ileri eğitimi alabilenlerin sayısı artmış olacaktı.
bu örnekler(yol, su,elektrik ve bilimum devlet hizmetleri) daha uzar gider..
esas olan, bugünün gençleri, yetişkinleri olan* kürt çocukları vasıtasıyla bugünün kürt çocuklarının hayatlarının standartlarının ve izlemeleri muhtemel yolun belirlenmesidir.
bu şartlarda doğup, eğitimden yoksun,anne-babalarının varlıksız olmaları nedeni ile kardeşleriyle bile mücadele içinde büyüdükten sonra, bu çocukların kayıp neslin kendisi olmadığını düşünmek ne kadar boş olur.
kanımca, bu durum için yapılması gereken esas şey bilgilendirme, yani eğitim. her şeyin eğitim ile başladığını göz önüne alırsak, bu çocuklar*kendilerine empoze edilenin dışında bilimden, ilimden haberdar olsalar sadece kendilerine değil tüm vatana, millete dünyaya faydaları olması muhtemel.
tabi bu da hizmette geri kalmış bölgenin refaha kavuşması, kalkınması demek ve kimilerinin işine gelmeyeceği aşikardır.
ya da siz bakmayın bunlara;
verip eline taşı, silahı salmak varken dağa bayıra, kim uğraşsın tüm bu angaryayla.
