baba ve piç

entry131 galeri
    18.
  1. karadeniz gazetesi köşe yazarı osman diyadin'in roman hakkında yazdığı yazısı;

    Ülkemizde tartışma gündemini meşgul etmeye devam eden, Türklüğü alenen aşağılamaktan dolayı yargılanan ve beraat eden Elif Şafak gündemdeki yerini koruyor.
    Peki, AB'nin, hükümetin, içimizdeki sözde aydınların ve yazarların ceza almaması için uğraş verdiği bu sözde yazar "Baba ve Piç" adlı romanında neler söylemişti?
    Romanı okuduğunuz zaman tepki göstermemek mümkün değil!
    Okuyun da Elif Şafak'a kimlerin sahip çıktığını görün!
    Türk milletine ve atalarına karşı küstahça sözler kullanan sözde yazarın kitabından iddianameye taşınan bölümlere bir bakın Alah aşkına...
    63. sayfa:
    "Bütün akrabalarını 1915'te kasap Türklerin ellerinde
    kaybetmiş soykırımzede bir sülalenin torunuyum. Köklerime ihanet etmeyi öğrenip, soykırımı inkar etmek üzere yetiştirildim."
    65. sayfanın 4. paragrafı:
    "sen kalk gel Orta Asya'dan, dal dosdoğru Anadolu'nun bağrına, sonra bir bakmışsın her yerdeler! Orada yerleşik olan milyonlarca Ermeni'ye ne oldu peki? Asimile edildiler!
    Eridiler! Yetim bırakıldılar! Sürüldüler! Mal mülklerinden oldular!""
    130. sayfanın 7. paragrafında:
    "... Sıradan Türklerle ne konuşacaksın? Eğitim görmüşleri bile ya milliyetçi ya cahil. Sıradan insanlar tarihi gerçekleri kabul eder mi sence? Sizi KATLiAMDAN geçirip sürdüğümüz, sonra da bütün bunları inkar ettiğimiz için özür dileriz mi diyecekler sanıyorsun?"
    170. sayfanın 1.paragrafı:
    "... Ayaş'ta sağ kalan olmamış. Çankırı'ya götürülenler de peyderpey öldürülmüşler. Sopalarla, balta saplarıyla dövülmüşler."
    171. sayfanın 6. paragrafı:
    ?...bazıları açlıktan ölmüş, bazıları da öldürülmüş.?
    172. sayfanın 3. ve 7. paragrafı:
    "Türkler yapmış, dedi Armanuş, söylediklerinin ucunun nereye vardığına dikkat etmeden...."
    "...Türklerdi 1915'te bunları Ermenilere yapanlar."
    185. sayfanın 10. ve 186. sayfanın 1. paragrafı:
    "... 1909 Adana katliamlarından ya da 1915 tehcirinden... Bunlar sana bir şey hatırlattı mı? Ermeni soykırımı diye bir şey duymadın mı? Hiç..."
    192. sayfanın 1.paragrafı:
    ".... toprağımızdan kovulduk, eşyalarımızdan olduk, hayvan muamelesi gördük, koyun gibi kesildik. Doğru düzgün haysiyetli bir ölüm bile esirgendi bizden..."
    238. sayfanın 3. paragrafı:
    "...Erkek bırakmıyorlar ortada. Silah arama bahanesiyle Ermenilerin evlerine girip, sonra da yağmalıyorlar."
    Evet sevgili okurlarım, bu sözler fikir özgürlüğü olabilir mi?
    Bu alçakça sözler "Ne var yani?" denilerek geçiştirilmek istenebilir mi?
    Bir Ermeni'den çok, sözde Ermeni soykırımına böylesine destek veren bu yazarı savunanlar acaba hangi kimliği taşıyorlar?
    Benim ülkemin insanları Fransa'da, isviçre'de benim atalarımı savunurken "Türkler Ermeni soykırımı yapmamıştır" sözlerine yargı yolu gösterilip tehdit edilirken, benim ülkemde üstelik Türk kimliği taşıyan küstah bir sözde yazarın böylesine Türklüğü alenen aşağılaması, soykırımcı göstermesine karşılık ülkemi yönetenler de dahil medyanın büyük bir kesiminin fikir özgürlüğü altında bu küstah kadına sahip çıkmasını şiddetle kınıyorum.
    Oldu olacak Elif Şafak'a bir de "Cibilliyetsiz nasıl olunur?" diye bir roman yazdırsınlar!
    Bir düşünün, bu ülkenin başbakanına hakaret edenlere başbakan tarafından açılan davalarla tazminat cezaları verilirken, bu ülkenin milletine, atalarına küstahça saldıran, aşağılayanlara yine onlar tarafından "AB kızmasın" diye fikir özgürlüğü adı altında sahip çıkılmak istenmesi bu milletin şanlı tarihine ihanet değil mi?
    Beraat kararının ardından iki gün geçmeden o küstah kadının, bir italyan gazetesine demeç verip, kendisine tepki gösteren Türk milletini küçük bir azınlık olarak gösterip "Küçük bir grubun linç kültürü" değerlendirmesi yaparken kitabını da "Ermenilerin acısını paylaştım" diye küstahça savunma cesaretini kendinde bulması devletimize meydan okumak değil mi?
    Madem bu ülkeyi yönetenler Elif Şafak'ın sözlerinden kitaptaki alçakça ifadelerinden rahatsız değiller, o zaman çıksınlar bu kadına AB mutlu olsun diye birde Devlet Üstün Hizmet Madalyası versinler!
    Bu durumdan AB'den kocaman bir "AFERiN" daha alırız!
    Ayıptır beyler..
    Günahtır, yazıktır.
    Bu vatan, bu bayrak, bu millet için canlarını seve seve veren atalarımızın kemiklerini sızlatmaya kimin hakkı var?
    Bakın, bugün kim Türk düşmanlığı yapıyorsa, kim Türk'e silah sıkıyorsa, kim Türkiye Cumhuriyetini içeriden parçalamak istiyorsa onların velinimeti hiç kuşkusuz Avrupa Birliği ve onun içimizdeki taşeronları oluyor.
    Vatanseverlerin; bayrağını, milletini, askerini sevenlerin fikir özgürlüğü hakkı olmuyor da vatansızların, ihanet odaklarının, ülkeyi parçalamak isteyen sözde yazar ve aydınların, bu millete, bu cumhuriyete, bu ülkenin ordusuna küfür edenlerin fikir özgürlüğü hakkı oluyor.
    Türkiye'yeye Elif Şafak'ı desteklemek adına gelip, mahkemesini izleyen, "301. maddeyi toptan kaldırın" diye talimat veren AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Kretchmer'in üstüne üstlük aynı anda Türk Silahlı Kuvvetlerimize "Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerini koruyup kollama görevini kendinde nasıl görüyor.Sivil otorite şart" diyerek küstahca saldırmasını bile içine sindiren ülke benim ülkem olamaz!
    Bu küstahlara haddini bildirmeyi sivil otorite yapmazsa, millet adına çıkar Türk Silahlı Kuvvetleri yapar!
    Yapacaktır da...
    Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri milletin kendisi!
    Peki, Elif Şafak davasından rahatsız olanlar, o küstah kadını arayıp geçmiş olsun diyenler kimler?
    Net bir şekilde ortaya koyalım, bugün Türk mileti AB'nin kriterleri adı altında linç edilmek isteniyor!
    Çünkü, meydan AB ve ABD'nin kontrolünde, Soros gibi vakıfların desteklediği işbirlikçi kurum ve kuruluşların elinde.
    Soruyorum:
    Şu AB sürecinde hakaret edilmedik milli ve manevi hangi kimliğimiz kaldı?
    Peygamberimize dahi dil uzatan onlar. Atatürk'e hakaret eden yine onlar. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne saldırıp Genelkurmay Başkanımız Büyükanıt'ın önünü kesmeye çalışanlar da yine onlar...
    Milliyetçi ve ulusalcıları vatan haini gibi göstermeye çalışan, Azınlık hakları adı altında Türk milletini parçalama uğraşı veren, Ruhban Okulu'nun açılması için mücadele verende onlar..
    Soruyorum bu vatanın sahibi kim?
    Onlar mı yoksa Türk milleti mi?

    http://www.karadenizgazete.com.tr/kose.php?id=7703
    11 ...