bugün

ilk aşk

ilk aşka sebep olan bir bakış ve bir andır. kız öyle bakar ki oğlana oğlan kızın sırtında saplı bir bıçak var sanır. Sebebinin kendisi olduğunu bildiği kızın sancısını dindirmek için medeni cesareti yerlerde sürüklenmekte ve sümsüklüğün saltanatını sürdüğü bir zamandadır. Farkındadır: canı en az o kız kadar yanmaktadır ve belki o kız da onun bakışlarında aynı acıyı görmüştür. Yine de bir şey söylenemez. Adlar bile öğrenilemez. Kız birden dahil olduğu kalabalığa karışır, oğlan arkasını döner. sonra yumruklarını sıkar. Ben ne yapıyorum diye nihayet sorar kendine. Arkasını dönüp kızın uzaklaştığı yere koşar. Sorar durur herkese, ama adını bile bilmediği kızı kimseler görmemiştir. Az önce karşısında duran gözlerin hayali zihnine ebediyen kazınmaya başlamıştır. Uzun süre yaşayacağı pişmanlık henüz başlamıştır. Beş dakika önce diye adlandırabileceği geçmişi onunla adeta dalga geçer. Kızı göremez bir daha. Ama herkese anlatır. Acısını duyar ta derinden pişmanlığın. Bu garip bir aşktır sadece bakışlarla ifade edilebilen. Yaşanmış hiç bir şey yoktur ve belkide güzel olanı budur. 17 sene geçer oğlan adam olur, bakışlar hala zihninde... Zaman zaman hala pişmanlığın acısını duyar. Bakışlar hala zihninde...