bugün

en etkileyici ayetler

1. "Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlar"a öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) "dövün". (nisa 34)

2. Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine "yüz sopa vurun"; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dininde (hükümlerini uygularken) "onlara acıyacağınız tutmasın". Müminlerden bir grup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun. (nur 2)

3. Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah'tan bir ibret olmak üzere "ellerini kesin". Allah izzet ve hikmet sahibidir. (maide 38)

açıkçası bu ayetler beni bayağı "etkiledi". islam'ın ne kadar vahşi, ne kadar ilkel bir anlayışa sahip olduğunu yeniden gördüm. topraktan yaratıldığına inanan dangalakların, erkeğin kaburgasından yaratıldığına inanacak kadar salak olan kadınların varlığına da ağzım bir karış açık kalarak şahit oldum. böylesine bir cahilliğin, herhangi bir bünyede böylesine barınmasının sonucunu da, "geri kalmışlığa" yordum.

1. yani allah'ının yarattığı kullarını bu denli ayıran, güya kadını kutsal sayıp diri diri toprağa gömen, taşlayarak öldüren bir zihniyet, bir de erkeklerine kadınların "baş kaldırmalarına" izin vermemesini, sonra da tersi durumunda onları "dövme"sini emrediyor. böyle bir zihniyeti de normal bulup, savunabilecek beyinin beyin zarına tükürürüm.

2. "karşılıklı rıza olduğu sürece", ne bir dinin, ne de başka bir inanışın kişilerin cinsel organı hakkında hüküm verme hakkı yoktur. hele hele bu konuda hüküm verip, sonrasında cezalandırma hakkı hiç yoktur. güya "merhamet"in "hoşgörü"nün dini olan islam, müminlerine "onlara acıyacağınız tutmasın" diye akıl veriyor bir de. sanki bu durum normal ve güzel bir şeymiş gibi bir de şahit tutulmasını istiyor. vahşete, ilkelliğe, şiddete yönlendirmeye yarayan bir din. ben de arap ülkeleri neden bu kadar geri, vahşi diye soruyordum kendime. hala ortaçağ'da ısrar ettiklerinden olmasın?

3. hırsızlık, cinayet tabii ki suçtur, kötü durumlardır. "elini kesin bakalım bir daha yapabiliyor mu?" durumu da son derece insanlıktan uzak, vahşi ve mantıksız yargılardır. kişiler, başkaları hakkında hüküm verdiler mi bunu mümkün oldukça bencil ve acımasız olarak yaparlar. ama işte şeytanınızın işi yok ya, diyelim ki bir şekilde bu "ellerini kesin" zihniyetinden bir kimseye biri iftira attı. zaten adalet nedir bilmeyen islam dini de bu kişiyi suçlu buldu. hem yeterince ilkeller, yargısız infaz da gayet kolay, ellerini kestiler bu dangalağın. götünü yırta yırta bağırmazsa ben de insan değilim. el kesmek son derece sadistçe ve insanlık dışı bir ceza yöntemidir. bunu da hoşgören bir dinin yandaşları aynen dinleri gibi olur, hayvan keser gibi insan keserler. "allah'ın verdiği canı sen mi alacaksın bre kafir" olarak düşünen bu kimseler, inandıkları yargı sistemi olan cennet ve cehennemi es geçip, allahlarının vereceği cezayı kendileri keserler. allah'ın da ceza falan vereceği yoktur gerçi, bu salaklar da ona inanırlar ama o kadar cahil ve ilkeldirler ki, ilkel bir hukuk sistemi kurmaktan bile acizdirler. onun yerine geldikleri soy gibi "hayvanlaşmayı" tercih ederler.

son olarak; ben bu ayetlerden cidden etkilendim. gerçekten. çok etkileyici buldum. yalnızca islam'ın değil, diğer dinlerin de ne kadar vahşi ve ilkel olduğunu biliyorum. yalnız tek anlamadığım bunların neden eleştirilmiyor ve bunlara neden karşı çıkılmıyor oluşu. bu denli cahil ve gerizekalı olunmamalı. yani önüne konana, sorgusuz sualsiz direk inanıp, tek doğrunun o olduğunu kabul edecek bir insanın bu kadar koyun olabilmesine şaşıyorum. düşüncemi destekleyecek birkaç entryim: (bkz: #7418264), (bkz: #7231113), (bkz: #7363383), (bkz: #7496465)