geçerken bana uğramış olmasaydın
ateş almaya gelmiş olsaydın keşke..
ama sen ateşi almak bir yana bütün ateşini bende bıraktın, gittin..
belirsizliğinle cezbettin en sevmediğim yönlerimi. ben sevdikçe sen güzelleşirken, ben aynalara bakamaz oldum. kendimi göremiyordum artık aynalarda.
bir buğu var aynada, arkasında varla yok arası bir ben. ama dikkatli bakınca o da sen. ya da senden arta kalan bir beden. ruhsuz, şuursuz..
hiç bilmediğim bir yerdeyim uç ve bucak meçhul. hani hep yanlış bilinen bir şey var
'insan kendinden menkul' diye..
ben artık sadece senden..
varsan varım, yoksan ağlarım.. ama sessizce, kendi kendime.
karşı dağların bile duyamayacağı bir of çekerim; yıkılmasınlar, bana kırılmasınlar diye..
kendip yazar kendim oynarım, kendim çalar kendim söylerim, kendim ağlar kendim yıkılırım. sanma ki sana ihtiyacım var.
aslında içim göğüs kafesime, ben odalara, düşüncelerim zihnime sığabilse gayet iyiyim.