ayrıca belirtmekte fayda var, malazgirt savaşı tarihin akışını değiştiren önemli bir dönüm noktasıdır, ancak o esnada hiç kimse savaşın öneminden haberdar değildi, ne türkler, ne bizanslılar. hoş bir durum. inanmayanlar şu soruları cevaplayarak işe başlayabilir:
1) savaşın yapıldığı zamanda ve sonrasında, hiçbir bizans kaynağı savaştan bahsetmez. yenildikleri için değil, zira kaybettikleri savaşları anlatmaktan sakınmaz bizanslılar. peki madem adamların belini kırdık, niye 1072'nin istanbul'unda bir panik havası yok? aksini söyleyen kaynak getirebilir mi acaba? bizanslılar uğradıkları felaketin boyutunu ancak 10 yıl sonra kavramaya başladılar, burunlarının dibinde çaka bey'i görünce.
eğer dev gibi bir bizans ordusu yok edildiyse, niye 1071'in kaynaklarında bu bilgi geçmedi?
2) alparslan zaferden sonra anadolu'yu fethetmeye gerek duymadı, sadece "gönüllü" komutanları bırakıp esas orduyu orta asya'ya sürdü. önceliği karahanlılarla ve fatımilerle savaşa verdi. madem kapıyı açmışsın, niye girmiyorsun be adam? yoksa çok da umursamıyor muydun anadolu'yu?
3) malazgirt'te savaşan türk ordusu mevcudunun, miryokefalon'da savaşandan daha az olduğunu biliyor muydunuz?
