karayılan

entry34 galeri video1
    29.
  1. hikayesi nazım hikmet'in yazdığı kuvayı milliye destanı'nın ilk bölümünde yer alan kahraman.

    Ateşi ve ihaneti gördük.
    Dayandık, dayandık her yanda,
    dayandık izmir'de, Aydın'da,
    Adana'da dayandık,
    dayandık, Urfa'da, Maraş'ta, Antep'te.

    Antepliler silâhşor olur,
    uçan turnayı gözünden
    kaçan tavşanı ard ayağından vururlar
    ve arap kısrağının üstünde
    taze yeşil selvi gibi ince uzun dururlar.

    Antep sıcak,
    Antep çetin yerdir.
    Antepliler silâhşor olur.
    Antepliler yiğit kişilerdir.

    Karayılan
    Karayılan olmazdan önce
    Antep köylüklerinde ırgattı.
    Belki rahatsızdı, belki rahattı,
    bunu düşünmeğe vakit bırakmıyordular,
    yaşıyordu bir tarla sıçanı gibi
    ve korkaktı bir tarla sıçanı kadar.
    Yiğitlik atla, silâhla, toprakla olur,
    onun atı, silâhı, toprağı yoktu.
    Boynu yine böyle çöp gibi ince
    ve böyle kocaman kafalıydı
    Karayılan
    Karayılan olmazdan önce.

    Düşman Antep'e girince
    Antepliler onu
    korkusunu saklayan
    bir fıstık ağacından alıp indirdiler.
    Altına bir at çekip
    eline bir mavzer verdiler.

    Antep çetin yerdir.
    Kırmızı kayalarda
    yeşil kertenkeleler.
    Sıcak bulutlar dolaşır havada
    ileri geri...

    Düşman tutmuştu tepeleri,
    düşmanın topu vardı.
    Antepliler düz ovada
    sıkışmışlardı.
    Düşman şarapnel döküyordu,
    toprağı kökünden söküyordu.
    Düşman tutmuştu tepeleri.
    Akan : Antep'in kanıydı.

    Düz ovada bir gül fidanıydı
    Karayılan'ın
    Karayılan olmazdan önceki siperi.
    Bu fidan öyle küçük,
    korkusu ve kafası öyle büyüktü ki onun,
    namlıya tek fişek sürmeden
    yatıyordu yüzükoyun.

    Antep sıcak,
    Antep çetin yerdir.
    Antepliler silâhşor olur.
    Antepliler yiğit kişilerdir.
    Fakat düşmanın topu vardı.
    Ve ne çare, kader,
    düz ovayı Antepliler
    düşmana bırakacaklardı.

    «Karayılan» olmazdan önce
    umurunda değildi Karayılan'ın
    kıyamete dek düşmana verseler Antep'i.
    Çünkü onu düşünmeğe alıştırmadılar.
    Yaşadı toprakta bir tarla sıçanı gibi,
    korkaktı da bir tarla sıçanı kadar.

    Siperi bir gül fidanıydı onun,
    gül fidanı dibinde yatıyordu ki yüzükoyun
    ak bir taşın ardından
    kara bir yılan
    çıkardı kafasını.
    Derisi ışıl ışıl,
    gözleri ateşten al,
    dili çataldı.
    Birden bir kurşun gelip
    kafasını aldı.
    Hayvan devrildi kaldı.

    Karayılan
    Karayılan olmazdan önce
    kara yılanın encâmını görünce
    haykırdı avaz avaz
    ömrünün ilk düşüncesini .
    «ibret al, deli gönlüm,
    demir sandıkta saklansan bulur seni,
    ak taş ardında kara yılanı bulan ölüm.»

    Ve bir tarla sıçanı gibi yaşayıp
    bir tarla sıçanı kadar korkak olan,
    fırlayıp atlayınca ileri
    bir dehşet aldı Anteplileri,
    seğirttiler peşince.
    Düşmanı tepelerde yediler.
    Ve bir tarla sıçanı gibi yaşayıp
    bir tarla sıçanı kadar korkak olana :
    KARAYILAN dediler.

    «Karayılan der ki : Harbe oturak,
    Kilis yollarından kelle getirek,
    nerde düşman varsa orda bitirek,
    vurun ha yiğitler namus günüdür...»

    Ve biz de bunu böylece duyduk
    ve çetesinin başında yıllarca nâmı yürüyen
    Karayılan'ı
    ve Anteplileri
    ve Antep'i
    aynen duyup işittiğimiz gibi
    destânımızın birinci bâbına koyduk.
    0 ...