zeitgeist the movie

entry122 galeri
    71.
  1. film, jordan maxwell e ait şu sözlerle başlamıştır.

    “düşündüklerimi, anladıklarımızı, nereden geldiğimizi ve bundan sonra ne yapacağımızı daha derin araştırdıkça bize ne kadar yalan söylendiğini göreceksiniz. dünyadaki her kurum tarafından kandırıldık. bir dakika durun ve dini kurumların neden bu dünya üzerinde işlerine karışılmayan tek kurum olduğunu düşünün. dini kurumlar, dünyadaki pisliğin merkezindedir. dini kurumların hepsi devletinizi ve hükümetinizi kuran, size bu yozlaşmış eğitim sistemini getiren ve uluslar arası banka karterlerini kuran bir avuç insan tarafından oluşturuldu. çünkü siz ve aileniz, efendilerinizin umrunda değilsiniz! onların umursadıkları tek şey her, zaman olduğu gibi sadece bu koca dünyaya hükmetmek. bizler gerçeklerden uzaklaştırılıp evrendeki ilahi bir gücün varlığına, tanrı denen adama inandırıldık. tanrının ne olduğunu bilmiyorum ama ne olmadığını biliyorum. kendinizi gerçeği görmek için hazırlayıp, sonu nereye varırsa varsın, ucu nereye dokunursa dokunsun gerçekten madolyonun öteki yüzüne bakmak isterseniz yolun bir yerinde ilahi adalete kafa tuttuğunuzu fark edeceksiniz. kendinizi ne kadar iyi eğitirseniz çevrenizdeki olayları o kadar iyi kavrarsınız. her şey daha açık görünür ve etrafınızdaki yalanları görmeye başlarsınız. gerçeği bilmeniz gerekiyor, gerçeği aramanız gerekiyor. gerçek sizi özgür kılacak.”

    film, bilimsel kaynaklara dayanarak dünyadaki tanrı inancının mitolojik olduğunu savunmuştur. şöyle ki;

    olasılıksızdan bir alıntı

    …

    “ peki, ama pascalın hayatını dine adamasıyla ne ilgisi var?” diye sordu micheal.
    “pascal beklenen değer teorisini kullanarak hayatını dine adaması gerektiğini kanıtladı. her matematikçi gibi o da, bu soruyu bir formüle indirgedi.”

    hangisi daha büyüktür?

    a) beklenen değer (hedonizm – yani fiziksel yaşamdan zevk alma-)
    ya da

    b) beklenen değer ( dini hayat)

    varsayalım…

    a) olasılık (ölümden sonra hayat yok) * ( hedonizmden alınacak zevk) + olasılık (ölümden sonra hayat var)* (sonsuza dek lanetlenmek)
    ve

    b) olasılık( ölümden sonra hayat yok) * (dinden alınacak zevk) +olasılık (olasılık ölümden sonra hayat var) * (sonsuz mutluluk)

    paskalın mantığı çok basitti: eğer (a), (b) den büyükse o zaman hedonizme devam edecekti, ama eğer (a), (b)den küçükse o zaman dindar olmalıydı.”

    “ama değişkenlerin değerini bilmeden bu denklemi nasıl çözdü?” diye sordu micheal..
    “bikaç varsayımda bulundu, örneğin, sonsuz mutluğun değeri pozitif sonsuzdu ve sonsuza dek lanetlenmenin değeri negatif sonsuzdu.”

    sonsuz mutluluk= + sonsuz
    sonsuza dek lanetlenmek= - sonsuz

    “eğer bir denklemde sonsuzu kullanırsanız bu diğer her şeyi etkiler, çünkü çok büyük bir sayıdır, böylece (a) hedonizmin beklenen değeri negatif sonsuz ve (b) dini hayatın değeri pozitif sonsuz.”

    (a) hedonizm= - sonsuz ve (b) din= + sonsuz

    o zaman

    (a) < (b) böylece…

    (b) bek. değer (hedonizm) < bek. değer (dini hayat)
    1 ...