türbe'deki yeni şark kahvesi ise yahya kemal'in kahvesidir. onun masasında çokluk dergah'çılar da yer alır. kimi zaman süleyman nazif, osman cemal kaygılı da boy gösterir. süleyman nazif, yahya kemal'i beyazıt'ta şimdiki edebiyat fakültesi'nin oralarda bir kebapçıya götürür. binde bir abdülhak şinasi hisar da aktılır onlara. ama o titiz mi titzdir. çatalla bardağı iyice gözden geçirdikten sonra garsona şöyle diyecektir :
- şu çatalla bıçağı bir kez daha yıkar mısınız ?
buna süleyman nazif dayanabilir mi ?
+ garson lütfen suyu da yıkayınız.
süleyman nazif'in son nükteleridir bunlar; hiç değilse saptanabilmiş olanları. bütün yaşamı boyunca çevresindekilere " batarya ile ateş " etmiş ve " kinim dinimdir " demekten çekinmemiş olan, servetifununcuların bu ibrahim cehdi'si 1927 yılının ilk haftasında, nişantaşı'nın arka sokaklarındaki küçük bir evin daracık odasında, demir karyola içinde ölü bulunacaktır.