3 kıtaya yayılmış osmanlı devleti'nin mirası olarak kalan gerçekliktir. söz konusu kültürel etki alanı, abd ve batı kapitalizmi tarafındanda bilindiği için soğuk savaş'ın ardından kullanılmak istenmiş ve türkiye, 1990'ların başından itibaren türki cumhuriyetlere kadar olan coğrafyadaki ülkelere rol-model olarak sunulmuştur. özal döneminde adriyatik'ten çin'e kadar türk dünyası söylemi bu gerçeğin ifadesi olmuş; fakat proje başarılı olamamıştır.
2000'lerin başından itibaren ve özellikle akp süreci ile birlikte türk dış politikası soft power adı verilen ilkeye göre konumlandırılmaya çalışılmış ve türkiye, akp hükümeti aracılığıyla bölge ülkeleriyle ilişkileri sıklaştırmaya çalışmış ve bunu yaparkende geçmişin kültürel mirasına sürekli atıfta bulunulmuştur. yeni osmanlıcılık olarak kodlanan bu politikayı anlamak için makro boyutta sistemin yaşadığı dönüşümü göz önüne almak gerekir.