ozamanLar en büyük keyfimdi hafta sonLaRı babamla inönü stadına gidip, içeride sucuk ekmek yemek. rahmetLi babam galatasaRaylıydı, hemde en kıRmızısından. feneRbahçeLi olan dedeme inat galatasaRayLı olduğunu söyleRdi hep. ben de babama çekmiştim. ona inat feneRbahçeLi olmuştum bende. elbette bu beni, dedemin en sevdiği toRunu yapmıştı. böyLece sadece bir kuşak süRen cimbom egemenliği sona eRmişti ailede.
ama dedim ya . o cimbomlu, ben feneRLi, ayda en az biR kez gideRdik inönü stadına. kadıköyden vapuRLa kaRşıya geçeR sonRada yüRüRdük inönüye kadaR beşiktaştan. yanımızda sadece iki bilet.
öğretmendi babam. matematik öğRetmeni. yıLLaRca köşe bucak çalıştıktan sonRa bağdat caddesinde biR okuLda buLmuştu kendini. öğRencileRinin okuLa özeL aRaçlaRla bıRakıldığı cinsten biR okuL. nede oLsa istanbuLun en zengin muhitLeRinden. onLaRca patRon, mühendis, doktor çocuğu aRasında biR tanesi vaRdı ki bize en keyifLi anlarımızı yaşaTTı avrupa yakasında .. babası inönü stadınında yer kapmıştı kendine. sucuk ekmek satıyoRdu. küçümsemeyin sakın. inönü stadında yemek satmak diyoRum. bu çölde su satmak gibiydi..
babamı çok seveRdi. heR hafta iki bilet göndeRiRdi ona oğLuyLa. maçı izlemiyeceğimizi biLiyoRdu. bu onun bizi yemeğe davet şekLiydi.
bizde geneLde önemsiz maçLaRı seçeRdik gitmek için. yukarıda zıplayan 15.000 kişinin altında sucuk yeRdik maç boyunca. sonRa canımız isteRse tRübüne çıkaR izleRdik ikinci yaRısını maçın tüm ruhsuzLuğumuzla .
biRde galatasaRay divan kuRulundan birisinin çocuğu vardı sınıfında. samiyen'e paRa veReRek giRdiğini çok nadiR biliRim babamın. beni de çağıRırdı. düRüst olmak geRekiRse aRada bende gideRdim. eLinde iki galatasaRay biletini suRatıma sallayaRak hava attığını hatırlarım babamın. gel de taRaftaR gör, stad göR diye şov yapaRdı bana . daha feneR stadının yenilenmediği zamanLar.
yapacak hiç biR şey bulamassam bende takılıRdım babamın peşine. tek faRkı samiyende yiyeceğe paRa veRiyoR olmamızdı. benim içide değişiklik oluyoRdu. crcuna içine giRmek keyifliydi. en azından geoRge hagi'yi canLı izleme fıRsatım oluyoRdu.
ama hakkını yemiyeLim. bana bir doğum günümde feneRbahçe tRibününden kombine hediye etmişti babam. kabullenmişti bu ezeLi rekabeti. ve hoşuna gidiyoRdu. avRupa şampiyonu olduklarında ki guRuRu gözLeRimin önünde haLa. 6-0 lık maçı görememişti oysa. ömRü yetmemişti. yaşasaydı eminim konuşmazdı benimLe biR süRe .
ama biR keResinde onuda feneRbahçe tribününe sokmayı başaRmıştım. kadıköydeki galatasaRay maçında hemde. atkinson'un hatrick yaptığı maça. galibiyete somuRtan tek kişi olarak tRübünde otuRuyoR olması dikkat çekmedi neyseki...
sonRalaRı kaç maça gittim. kaç kez gıRtlağımı stadlarda bıRaktım hatıRlamıyoRum. ama onunla gittiğim maçLarın tadını bulamadım birdaha. güzeLdi baba-oğuL maça gitmek. ezeli rakip olmak..