eski sevgilinin eski sevgili olmadığını anlamak

entry30 galeri
    5.
  1. eskiyip maziye karışacağını umarak eski sevgili diyordum. eskimişti benim için, sadece hatıralarımda kalan güzel anıları vardı. yokluğunda enteresan arayışlara girişmiştim. hep inanmıştım ondan sonrakilere aşık olabileceğime. kendimi kandırmışım, yanılmışım. birini daha onun kadar sevebileceğime inanmak istemiştim. daha dün gece itirafta bulunmuştum, hoş bir kadına. itirafta bulunurken bile bunun yanlış olduğunu söyledim üzülmesini istemeyerek. özür diledim elimde değildi hoşlanmamak. belki onu unuturdum bu sefer...

    gece uzundu... başlamadan bir ilişkiyi bitirmiştim. düşünmeye başladım, neden böyle yaptığımı. yorulmuştum artık, mücadele etmekten çok kaçmayı tercih ediyordum. hayata gülüyordum, güldürüyordum, içimdeki karanlığı azaltmak umuduyla. güldüğümde, birileri güldüğünde mutlu hissediyordum kendimi. olmuyordu. duygulardan soyutlamalıydım artık kendimi, ben aşk adamı olmamalıydım hiçbir zaman. güçlüydüm eskiden, duygusal değildim bu kadar. onunla tanıştıktan sonra oldu her şey. ilk defa gerçekten aşık olmuştum. aşık olunca anlıyor insan hayatı. ilk defa biri üzüldüğünde canım yanıyordu, biri sevindiğinde dünyalar benim oluyordu. resimden hep üç almama rağmen resimler yapıyordum ona. kumsalda yıldızlar altında dans ederken çiziyordum onu. ben cin ali'ydim resimlerde o da sevgilisi. cin ali'den başka bir şey çizemezdim ki ben...

    gece bitmiyordu... hani geceler kısalmıştı? bu ne kadar uzun bir gece, güneş doğmalıydı. yeni bir gün, yeni bir meşguliyet demekti. saate bakmalıydım, cep telefonu yanımdaydı, yatalı 15 dakika olmuş. nasıl bir 15 dakikadır bu? hiç mi geçmez zaman insanın canı sıkkınken. birden ağzıma yine o saçma şarkı sözleri geliyor 'ah cici kız, cicili bicili giyinince, sen kendini bir şey mi sandın'. neden böyle saçma zamanlarda ağzıma daha saçma şarkı sözleri gelirdi ki...

    telefon çalmaya başlamıştı, konuşmak istemiyordum kimseyle. kapatmak için elime aldım, bilmediğim bir numaraydı. bilmediğim numaraları açmazdım, tanımadığım kişilerde telefon numaramın olması deli ediyordu beni. açalım bu sefer nasıl olsa geçmiyor gece. açtım onun sesi, alo demesi yeterliydi her şeyi unutmam için. en son konuşmamızdan sonra altı ay geçmişti. adını söyledim, söylerken uzun zamandır bu adı ağzıma almadığımı farkettim. şaşkındım. afallamıştım yine. neden hep böyle oluyordu onunla konuşurken? "nasılsın" diye sordu, "iyiyim" dedim. annesi hastalanmıştı, acildeydi, biraz ürkeklik vardı sesinde. "annemi yatışa aldılar, aklıma seni aramak geldi" dedi cevap bekleyen bir ses tonuyla. hep böyleydi arkadaşlarının yanında fırtına gibi eserken benim yanımda ürkek bir ceylan gibi olurdu. kızarırdı hep konuşurken.

    konuştuk, konuştukça eski günlere döndük. neden onu aramayı bıraktığımı sordu...sevdiğim birisiyle arkadaş kalamazdım ben. hissettiklerini bastırabilen bir adam olamadım hiçbir zaman. sevgimin karşılıksız olduğunu görmek yerine o kişiyi görmekten vazgeçerdim. sevgiyi kalbe gömenlerden değildim. söyledim ona da... "sen zaten hiç vazgeçmedin ki, vazgeçmeni de istemiyorum." dedi. gerçeği işte o zaman anladım,o eski sevgili değildi.
    5 ...