orhan yılmazkaya

entry34 galeri video1
    17.
  1. baştan bi hatırlatma ile girelim. konu çok derin nitekim...
    türkiye de "sol" ve "devrim" gibi kavramlar, kanlı 1 mayıs ile medya ve devlet eliyle halka terör olarak sunuldu. bu dezenformasyon sürecinin sonucunda 80 darbesi ve özal hükümeti patlak verdi. ve artık gerçek sol bu topraklarda hiçbir zaman halkla kaynaşamadı. devrimci ruhu öldü. öldürüldü!..

    bu ruhun canlanmaması için devlet eliyle her türlü illegal eylemler, katliamlar yapıldı. kimi zamanlarda ise olaylar sol örgütlere yıkılmaya çalışıldı. "devrim" kelimesini duyan türkiyeli birçok insanın aklına artık tek bir şey geliyordu: terör!.. halk diliyle anarşik.

    lafı artık bağlayalım. devrimci örgütlerin ve bireylerin bu topraklardaki yegane amaçları bu olumsuz-aşağılık imajı silmek olmalıdır. devrim insanlarla-halkla yapılır. halktan kopuk ve bizahiti sivilleri öldüren-hedef alan, kendi çıkarları, hırsları, kinleri ile hareket eden bir devrim/devrimci olamaz. bu yolu seçenler radikal örgüt olarak kalmaya mahkumdur. onlarda tıpkı liberal solcu siyasiler gibi halkın yanında değildir.

    bir düşünün;
    dünyada küresel kriz patlak vermiş, kapitalizme olan güven tamamen azalmış, kendi ülkende işsizlik oranı tarihin en yüksek seviyesine çıkmış, başbakan "ayaklar baş olursa kıyamet ondan kopar" demiş, iktidarın ve parlementonun içindeki partilerin elindeki bir çok belediye de halkın soyulduğu belgelenmiş, maliye bakanı ve ailesi 600 milyon dolarla enerji sektörüne yatırım yapmaya kalkmış, tuzlada işçiler öldürülmüş, yörsan da ve birçok firmada işçiler sendikalı olmaya kalktıkları için işten çıkarılmış, devlet bakanı "kadınlarda iş aradığı için işsizlik oranı yüksek" demiş, zengin-fakir arasındaki uçurum iyiden iyiye artmış sosyal adaletsizlik tavan yapmış, polise-hukuka-yargıya ve medya ya güven sarsılmış, ırkçılık-ayrımcılık almış başını yürümüş, mutsuz insanlar ordusu yaratılmış...

    en nihayetinde toplumsal bi devrimin harekete geçmesi ya da en azından destek görmesi için olabilecek her şey olmuş türkiye'de... şimdi kendine devrimci diyen radikal terör örgütleri şunu sorsunlar kendilerine; siz yukarıda saydığım bu kadar faktörlere rağmen "devrim" in adını yüceltmek için ne yaptınız? halktan en ufak bi destek toplayabildiniz mi? bi defa olsun fikrinizi neyi neden savunduğunuzu, devrimin insan için halk için olduğunu anlatabildiniz mi? ne yaptınız ha ne yaptınız?

    orhan yılmazkaya'nın ne yaptığını söyleyeyim mesela;
    yılmazkaya bu saydıklarımdan hiçbirini yapmadı. yapmamayı bırak faşist bi örgüt sempatizanı ve onların örgütlerinin bi kolunun üyesi oldu. dahası, lafta halkların kardeşliğini savunurken diyarbakır doğumlu sivil-işçi-çocuk mazlum şekeri öldürdü. orada sivillerin olduğunu bile bile onların üzerine ateş açtı can havliyle. bu mudur aktivistlik? bu mudur devrimcilik?

    yılmazkaya ve onun zihniyeti yüzünden benim gibi devrimi savunan/inanan insanlar bi kere daha yara aldı. bizlere, devlet ve medya eliyle sürülen "anarşik terörist" imajı, özal çocukları tarafından artık daha bi keyifle-inançla dile getiriliyor sayesinde.
    halktan uzaklaşıyoruz onun ve onun gibilerin bu aşağılık zihniyeti yüzünden...
    yıllardan beri olan biten bu...

    bugün 1 mayıs 2009. olan bitene şahit olacağız. insanlar, onur bayramını kutlayan işçilere hangi gözle bakacaklar göreceğiz. kolluk kuvvetleri her türlü illegal eylemi yaparken gene nasıl işçiler haksız duruma düşecek ve terörist damgası yiyecekler göreceğiz.

    bitiriyorum;
    yılmazkaya bostancı eyleminde mazlum şeker'e ve kolluk kuvvetine silah sıkmamıştır.
    yılmazkaya; bizim inandığımız değerlere, onurlu mücadelemize silah sıkmıştır.
    bizlere iktidardan, devletten, kolluk kuvvetlerinden daha büyük zarar vermiştir.
    bu yüzden de benim gözümde ne bir aktivist ne de bir devrimcidir.
    teröristin hasıdır!..

    edit: benim yoldaşım değildir kendisi. ayrıca bostancı olayındaki polis rezaleti ile ilgili yazdığım entryleri ilgili başlıklarda bulabilirsiniz.*** o konuda yanlış anlaşılmak istemem. bu yüzdendir zaten bu edit...
    8 ...