bugün

george soros

1930 doğumlu ABD'li finans spekülatörü ve liberal girişimci. Yugoslavya, Ukrayna gibi doğu Avrupa ülkelerine yaptığı yardımın tutarı, bu ülkelere Birleşmiş Milletler tarafından yapılan yardım miktarından fazla Kimilerine göre hayırsever, kimilerine göre darbeci. Soros'un yardımlarının "sosyal" olmaktan çok "siyasal" özellik taşıdığını iddia edenler, onu, parasal gücünü kullanarak ülkelerin iç işlerine karışmak ve o ülke siyasetine yön vermekle suçluyor. Soros ise, "Renkli devrimlerle suçlanmamın nedeni aslında Rus propagandasıdır" diyor. Ancak şunu da ekliyor "Dünyanın her yanında böyle süreçleri destekliyorum. Şu anda Liberya'da yapıyoruz, Nepal'de yapabiliriz."

Tarih 31 Mart 1991. Gürcistan bağımsızlığını ilan etti. Bir yıl sonra Rusya`nın desteğiyle Sovyetler Birliği eski Dışişleri Bakanı E. Şevardnadze Gürcistan devlet başkanlığı koltuğuna oturdu. Ona en çok inananların başında dünyanın en büyük para spekülatörlerinden George Soros geliyordu.

Soros, Şevardnadze`nin ülkenin komünist geçmişiyle bağı olmayan yurt dışındaki genç Gürcü "beyinleri" çağırıp, onlarla çalışmasını önerdi. Önerilen isimlerden biri de ABD'de çalışan avukat Saakaşvili idi. Getirildi, Adalet Bakanı yapıldı.

Soros 1994 yılında "Açık Toplum'un" Tiflis şubesini kurdu, sivil toplum kuruluşlarına ve medyaya para akıtmaya başladı.

Ekonomide ve siyasette işler kötüye gidiyordu. Soros destekli "genç beyinler" Şevardnadze'den acil radikal kararlar almasını istediler. Şevardnadze Batı'nın dayattığı kararları almadı... Rusya' ya yaklaştı. Ve ipler koptu.

Soros destekli medyada Şevardnadze aleyhinde yayınlar başladı. Şevardnadze bu yayınlar nedeniyle Rustavi-2 adlı kanalı kapatmak istedi. Bu girişim Sorosçu devrimin fitilini ateşlemişti. 2003 seçimlerinden sonra seçimlere hile karıştırıldığı gerekçesiyle Tiflis karıştı. Televizyona çıkan Amerikan Büyükelçisi seçimi sahtekârlık olarak niteledi. Kmara adlı gençlik örgütü halkı sokaklara döktü. Gösteriler günlerce sürdü. Şevardnadze istifa etmek zorunda kaldı. Yapılan yeni seçimler sonucu 2004'te Saakaşvili devlet başkanı oldu. "Gül Devrimi" başarılmıştı. Soros, Sakaşvili hükümetine bağlı memurların maaşlarını ödedi. Muhalifler "darbeci" oldukları iddiasıyla tutuklandı. Yandaş medya, Gürcistan eski iç Güvenlik Bakanı igor Giorgadze'nin darbenin 1 numarası olduğunu ileri sürdü! Açılan dava kapalı oturum usulü gerçekleştirildi. 12 kişi çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı... Bu operasyonlar Türkiye'nin de aralarında olduğu Karadeniz kıyısını çevreleyen ülkelerde bir renkli devrimler kuşağının işaretleri. Sovyetler Birliği'nin çöküşünden sonra belli ki birileri seçiyor, para veriyor ve devrim yapıyor!
Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan, Ukrayna, Gürcistan pembe ya da renkli devrimlerin coğrafyası böyle. Bu ülkelerde de siyasi parti liderleri, askerler, kanaat önderleri, gazeteciler bir gece sabaha karşı gözaltına alınıp tutuklandı. Ardından yandaş medyanın yayınları başladı: Bunlar darbeciydi!
Tarih 8 Aralık 1991. Ukrayna bağımsız oldu. ilk devlet başkanı Kravchuk idi. Üç yıl sonra koltuğunu Kuchma'ya bıraktı. Kuchma, her ne kadar sıkı bir özelleştirme taraftarı olsa da dümenini Rusya'ya doğru kırdı. ABD, Ukrayna'nın Rusya`ya yaklaşması üzerine politika değişikliğine gitti. Kuchma'yı "istenmeyen adam" ilan etti. Yerine düşündükleri isim, Batı yanlısı, bankacı Yushchenko idi. Ukrayna'da hareketli günler başladı.

Soros destekli gençlik örgütü "Pora"nın lideri Kaskıv bir Soros çalışanıydı. Soros'un Açık Toplum Enstitüsü'nün Ukrayna'daki ayağının adı Uluslararası Rönesans Vakfı idi. Keza Soros'un "Özgürlükler Evi" de Kiev`de görev başındaydı.

Diğer ülkelerde olanlar Ukrayna'da hayata geçirildi: Sandıktan, anketlerin tersi sonuç çıkınca seçimlere hile karıştırıldığı iddia edildi. Düğmeye basıldı: Uluslararası TV' ler ve ulusal Kanal 5 canlı yayına geçti; gençlik örgütü Pora halkı sokağa döktü, seçimler iptal edildi. Seçimler sonra yenilendi ve Ukrayna'da "turuncu devrim" gerçekleşti.

Bununla birlikte Soros'un Türki Cumhuriyetler' de ve Rusya'da örgütlenme girişimleri ise ters tepmiş durumda. Bütün bu ülkelerden sürülüp atılan Sorosçuların son duraklardan biri geçtiğimiz günlerde karıştı.

Rusya'nın nüfuz alanı içinde kalan Moldova büyük eylemlerle sarsıldı. On beş bine yakın bir genç kitlesi, internet ve mobil iletişim olanaklarıyla örgütlenmiş, ani bir protesto gösterisiyle, Komünist Parti'nin seçim zaferine meydan okumaya karar vermişti.

Başkanlık Sarayı'nı bir süre işgal eden göstericiler, kapıdaki Moldova bayrağını indirip yerine Romanya ve Avrupa Birliği bayrağı dikti. Gösteriler bastırıldıktan sonra, Moldova yönetimi, olaylardan Romanya'yı sorumlu tuttu.

Ukrayna basınının "kaldırım taşı devrimi" nitelemesiyle desteklediği gösteriler, Soros darbelerinin bir kopyasıydı. Moldova Devlet Başkanı Voronin'e göre "demokrat görünümlü sarhoş faşistler" bu kez başarılı olamamıştı.

Bu başarısızlığın çeşitli nedenleri var. Belli ki Sırbistan'daki ve Ukrayna'daki renkli darbelerin uğradıkları başarısızlıklar ama özellikle Ağustos'ta tam bir Sorosçu kale olan Gürcistan'ın Rusya tarafından ezilmesi sonrasında, renkli darbe tasarılarına güven yitirilmiş durumda. Bu nedenle, Ermenistan'da olduğu gibi, "fincancı katırlarını ürkütmeden" çok daha temkinli ve kulis diplomasileriyle nüfuz kazanmayı tercih eden yeni bir yöntem yürürlüğe konuluyor.

Sorosçu devrimler kuşağı üzerindeki Türkiye'de ise bir büyük hesaplaşma sürüyor. Bu hesaplaşmanın Silahlı Kuvvetler içinde yüzünü Rusya-Çin-iran eksenine çevirme niyetlerinin dillendirilmesiyle başladığı da yaygın bir kanı.

Soros, vakıfları kanalıyla Türkiye'de de 2006 yılı itibariyle son 5 yılda 8 milyon ABD doları harcadıklarını açıkladı. Sorosçu operasyonları n yönetim merkezi Açık Toplum Enstitüsü'nün Türkiye şubesi Eylül 2001'de kurulan Açık Toplum Enstitüsü Yardım Vakfı.

Soros geçtiğimiz yıllarda istanbul'a da geldi gitti. Bu ziyaretinde destekledikleri projelere her yıl 400 milyon dolar tutarında kaynak ayırdıklarını söyleyen Soros, "Bu para ciddi etki yaratıyor. Yaptığım iş beni çok gururlandırıyor" dedi ve ekledi: "Ben Macaristan'da doğdum. Yahudi kökenliyim. Bugün hayatta olmamı bazı şeylere borçluyum. Aksi halde Autschwitz Nazi kampından kurtulamazdım. Ardından Rus işgalini yaşadım. ideallerim var. Paramı buna harcamaya hazırım." -alıntı analiz/skytürk-