kuranı arapça okumak türkçe okumaktan sevaptır

entry36 galeri
    21.
  1. Kuran önce anlaşılmak ister. Kuran okurken veya herhangi bir iş yaparken dini boyutta sevabı ne olurdan ziyade nasıl Allah'ı daha iyi tanırım ona odaklanmalısınız.
    Peygamberimiz (Allah'ın selamı üzerine olsun) şu sözleriyle işaret etmiştir:

    “Hiç kimse kendi ameliyle cennete girmez.”

    “Sen de mi ya Resulallah!” dediklerinde de

    “Evet ben de meğer ki Rabbim beni rahmetinin kucağına almış olsun.” (Buharî, Rikak, 18; Müslim, Münafikîn, 71-73).

    Demek oluyor ki Kuranı Arapça da okusanız Türkçe de okusanız Allah'ın sevgisi-rızasını kazanmadığınız sürece önemi yok.

    Önemli olan orada Allah'ı anlamak ve düşünmektir. Arapça gönderilmesinin de sırlı bir etkisi vardır örneğin meditasyonlarda bazı sesler çıkarırsınız ama anlamazsınız o ses frekansları aslında çakralarınızı açar. Kuranda da örneğin bazı ayetler nun, mim, kaf gibi sadece harftir. bunun sırrını Allah bilir. Allah'ın seçtiği dil olması ve dini ibadetleri yapabilmek amacıyla öğrenilmesi gerekir ancak elbette manasını bilmek ve yaşamak gerekir.

    Abdullah ibn Mes’ûd’un şu sözünü hatırlatmak istiyoruz: “Kur’ân hafızının Kur’ân’ın hükümlerini bilmesi gerekir. Böylece Allah’ın ne istediğini ve kendisine neyi emrettiğini anlar ve okuduğundan yararlanmış olur. Ve onlarla amel edip pratik hayatına o ayetleri aktarır..” (Tefsîr’u Kurtubî, Mukaddime, 1/21)

    Nitekim bir hadiste:
    ''“Doğu tarafından bir takım insanlar zuhur edecek, onlar Kur’an-ı Kerim’i okuyacaklar, fakat Kur’an-ı Kerim onların gırtlaklarından aşağı geçmeyecek...''
    0 ...