bugün

güzel bir kadınla aşk ve cinsellik yaşamamak

rasyonel dusunce, yani "sonra ne olacak" hesap kitabi mutluluk getirmez. bu asklari seksleri yasarken iyi, bunu becerirsin, sonra tirmalamasi kismi kotu. "sicacaz diye yemek yemeyelim mi yani?" diye bir savunma bile rasyonel bir yaklasim, ama kotu bir benzetme, cunku yemek ve sicmak duygusallik ile degil organik kurallarla isliyor, sonunda kimsenin kalbi kirilmiyor. "ona bakarsan ask ve seks de organik" diyecekler, 'hadi bana eyvallah' diyerek ortamdan gidecegim... haklilar cunku.

birisi cok guzel bir laf etmisti, nerden duydum hatirlamiyorum, ama hadise su:
"bir insan olum doseginde hem yaptiklarindan hem de yapamadiklarindan pismanlik duyar".
yani sonunda "mutlak kazanma" diye birsey yok.

ama "ben bunlari bunlari yapamiyorum baskalari catir catir yapiyor" diye gunleri ziyan etmenin hicbir getirisi yok: ya kendini -yani stratejini- degistirip elinden geleni yaparsin, ya da durumu kabullenip hayiflanmaktan vazgecersin. milleti kiskanmak kadar kupune zarar bir keskinlik yok, belki nefret duygusu da ayni miktarda verimsiz ve zehirli bir ruh hali, ki kiskanclik ve nefret zaten birbirini besler. erkek olmaz zor, kadin olmak zor, cirkin olmak, kisa olmak, sisman olmak, yasli olmak, parasiz olmak, guvensiz olmak hep zor, hep zor... evrende 'adalet' diye birsey olsaydi insan bunu icat etmeye kalkmazdi zaten; ama adi uzerinde 'insan icadi', yani suni, dolayisiyla doganin acimasizligi ile uzlasamiyor.

ozetle "ask yok seks yok" durumu nereden durduguna ve nasil baktigina gore "hayati kaciriyorum" hissi de verebilir "kafam rahat" tesellisi de. uzucu tabi; zor yani, zor...