Tatar Ramazan filminde Ramazan’ın cezaevine girdiği esnada mahkumlara bakıp “Merhaba yarenler, merhaba felaket arkadaşlarım” dediği sahne gibi selamlamak istedim hepinizi. Hepinize sağlıklar, esenlikler dilerim.
Kötü ve zalimlere de tez zamanda akıl, fikir.
Yüreğine sevgi çiçekleri ekmiş, dünyanın gam kasavetinden bir haber yaşadığım lise yıllarım aklıma düşüyor. O yıllar tanıdığım çoğu arkadaşımda benim gibiydi. Temelleri sapasağlam atılmış dostluklar, cep telefonlarının olmazsa olmaz olmadığı ve iletişimin bir hayli samimi olduğu bol tebessümlü dönemler. Paradokslar zinciri birbirini kovalasada yine de zamanda yolculuk mümkün kılındığı vakit o günlere tekrar dönebilirim belki, kim bilir.
Sabit bir hızda devam eden bir araçta otoyol bariyerleri eşit bir sürede hızlı hızlı gelip geçer yanıbaşımızdan. Halbuki duran onlardır, durağan varlıklardır. Özer Bal’ın “Geçen zaman değil duran bizleriz. Güneşin izinden git, yer ayrı zaman aynı kalacak.” sözü aklıma geldi. Miladi veya hicri belki de budist ya da maya takvimi hiç farketmez. Tüketen ve tüketilen formumda zaman ölçülmüş bir süreklilik benim için.
istisnai durumlar harici ortalama süresi belli olan yaşamda bu zamanı nasıl değerlendirmeli bir insan? Düşünelim. Tüm insanlık vaktini kitap okuyarak geçirirse yaşam durur. Tüm insanlık vaktini yürüyüş yaparak, bisiklet sürerek geçirirse yaşam durur. Tüm insanlık vaktini tarım yaparak sürdürürse yaşam gelecek nesillere bırakılarak devam eder. Bir insan fizyolojik mecburiyetlerini karşılamak için insanlara bağımlı değildir. Sadece tarım yaparak hayatını idame ettirebilir. Yetiştirdiği bir domatesi koparmanın mutluluğunu belki hissettiremem fakat burada sayfa sayfa anlatabilirim.
insan tüm bunların dışında duygusal bir varlıktır. Sevmeye, sevilmeye, mutlu olmaya, şefkate, merhamete ihtiyaç duyar. Aşk kişilerarası sevgide en derin hissedilen duygudur. Yine bir yazar kalemine şunları dökmüştü; “Sen incinirsen sol yanım çatlar. Belki de bu mücerret bir aşktandır.” Belki bu hissettiği en derin duygudur. Belki de bahsettiği gibi bu müşahhastan mücerrete ulaşmadır.
Her şeye ve herkese rağmen “Dünyayı güzellik kurtaracak. Bir insanı sevmekle başlayacak her şey.”