bugün
- hakim ziyech11
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi11
- budweiser12
- bülent uygun9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- icardi190524
- düşün ki o bunu okuyor14
- iğrenç bir his tarif et31
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek21
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek41
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- bi derdim var9
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- anın görüntüsü8
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- sözlük kızlarının saç rengi17
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- en yaşlı özelliğiniz20
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz21
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi20
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi12
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- yazarların ruh hali9
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
sene 1994. o zamanlar 9 yaşında bir çocuğum ve zamanımın pek çoğunu mahalle maçları, atari salonları ve saklambaç ile geçirirdim her çocuk gibi. tarabya’da yaşıyoruz. o zamanki en iyi anlaştığım mahalle arkadaşım hasan ile atari salonundan çıktıktan sonra kireçburnu’na inmeye ve oradan da yürüyerek tarabya sahiline gitmeyi kararlaştırdık. ama kireçburnu sahilinde bir müddet yürüdükten sonra tarabya sahile kadar yürümek pek akıl karı gelmedi ve devasa bir yokuşu çıkıp kestirme ile mahalleye dönmeye karar verdik. yokuş bitiminin ardından çamlık diye adlandırılan bölümde olan bir mezarlığın önünden geçiyoruz. saat henüz akşam üstü 4 ve yaz mevsimi. mezarlığa bir anlık bakma gafletinde bulunduktan sonra hem yakın arkadaşım hem de ben götü yanmış kedi misali son sürat koşmaya başladık. dakikalarca koştuk. ben gördüğüm şeyin şoku ile koşuyordum ama arkadaşım neden koşuyordu? yeteri kadar koştuktan sonra artık bacaklarımızda derman kalmamıştı ve ağır ağır ama sessizce yürümeye devam ettik. ikimizinde ağzını bıçak açmıyordu ama. bir süre daha yürüdükten sonra arkadaşım bana döndü ve;
a: gördün mü lan?
Ben: sen ne gördün?
a: önce sen söyle
ben: hasan sikerim mehtaplarını. ne gördüğünü söyle beni dinden imandan etme. ölmek üzereyim zaten korkudan. gündüz vakti başımıza gelene bak amına koyayım!!!!!
a: kadındı değil mi? elinde kitap vardı ve ayakta okuyordu değil mi?
Ben: nasıl yani lan? oğlum o gördüğümü hayal zannetmiştim lan ben!!!
a: hayal değil, hayaletmiş amını sikim!!!!
Ben: bize baktıktan hemen sonra kayboldu değil mi lan?
a: evet. amına koyayım ben nasıl uyuyacağım lan bu gece?!?!?!?
evet ahali. gördüğümüz şey; ayakta kitap okuyan kadın bir hayaletti. arkası kendi bedeni içinden görülen, tam olarak filmlerde rastlayabileceğimiz türdendi üstelik. gündüz gözü ile görmemiz ise işin garip olan bir diğer tarafı. hem ben, hem de hasan “ya bizi takip ederse” korkusu ile uzun aylar boyunca annemizle koyun koyuna yattık. tek başımıza bu ana şahit olsak “göz yanılgısı” der geçerdik ama ikimizde, gördüğümüz şey üzerine birbirimizle sağlama yapınca gerçek olduğuna inanmamız çok zamanımızı almadı.
a: gördün mü lan?
Ben: sen ne gördün?
a: önce sen söyle
ben: hasan sikerim mehtaplarını. ne gördüğünü söyle beni dinden imandan etme. ölmek üzereyim zaten korkudan. gündüz vakti başımıza gelene bak amına koyayım!!!!!
a: kadındı değil mi? elinde kitap vardı ve ayakta okuyordu değil mi?
Ben: nasıl yani lan? oğlum o gördüğümü hayal zannetmiştim lan ben!!!
a: hayal değil, hayaletmiş amını sikim!!!!
Ben: bize baktıktan hemen sonra kayboldu değil mi lan?
a: evet. amına koyayım ben nasıl uyuyacağım lan bu gece?!?!?!?
evet ahali. gördüğümüz şey; ayakta kitap okuyan kadın bir hayaletti. arkası kendi bedeni içinden görülen, tam olarak filmlerde rastlayabileceğimiz türdendi üstelik. gündüz gözü ile görmemiz ise işin garip olan bir diğer tarafı. hem ben, hem de hasan “ya bizi takip ederse” korkusu ile uzun aylar boyunca annemizle koyun koyuna yattık. tek başımıza bu ana şahit olsak “göz yanılgısı” der geçerdik ama ikimizde, gördüğümüz şey üzerine birbirimizle sağlama yapınca gerçek olduğuna inanmamız çok zamanımızı almadı.
güncel Önemli Başlıklar