bugün

bülent ecevit in fetöcü olması

pezevenk köktencilere (ışid / el kaide ve benzeri yapılanmalar) anlatamıyoruz. fetö denen yavşak yapılanması geçmişte firkir ve düşünce özgürlüğünden yararlandı. 28 şubat müdahalesi sonrasında da amerika'ya kaçtı. oyasa ki kumpas davalarının hakimi ve savcısı olan mafya başı şahıs laiklik ve ordu karşıtı tutumundan dolayı bizzat örgüte yardım ve yataklık etmiştir. fetönün daha özgür bir ortamı kullanıp bundan yararlanması ayrı bir şey, laik cumhuriyeti yıkmakla adına diğer bir siyasal islamcı ile birlikte işbirliği yapması ayrı şeyler. yani ortada kandırıldım, ben safım, gazozuma ilaç attılar vs gibi bahaneler boş laf.

ne garip ironidir ki , 28 şubat'ın fazla infaal yaratmamak adına yarım bırakılan müdahalelerini diğer bir siyasal islamcı yapmıştır. hem de kökünden çözüm. rant ve gğç mücadelesi öyle bir kızışmıştı ki yapmış oldukları zoraki mantık evliliği büyük bür kavga ile sonlandı. eski türkiye, akepe dönemine kadar tüm güçlüklere, kendi kültürel kodlarına rağmen özgülükler noktasında sürdürülebilirlik konusunda bir iradeyi yerleştirmeye çalışıyordu. akepe bu kusurlar üzerine söylem geliştirdi, dönemin mevcut durumdan daha iyi iktisadi ve siyasi gelişme sağlayacağını iddia etti. yolsuzlukları bitireceğini beyan etti.. bugüne bakıldığında 2002'den misli ile daha kötü duruma getirdi. üretecekleri bahane kalmadı.