her türk filmi türk sineması için faydalıdır

entry2 galeri
    ?.
  1. başlığın aslı şu şekilde; "çekilen her türk filmi, türk sinemasının gelişmesi için faydalıdır". kırpa kırpa böyle cücük gibi kaldı.

    son yıllarda vizyona çok sayıda türk filmi girmesi üzerine şahsi tespitimdir. çok eskiye gitmeye gerek yok, 10 sene öncesinde vizyona giren türk filmi sayısını hatırlayın. bir istanbul kanatlarımın altında, bir ağır roman veya bir eskiya'nın vizyona girişini hatırlarım, olay olurdu. çünkü kendi vizyonumuzda kendi filmlerimizi görmeye alışkın değildik.

    demek istediğim şudur ki, türk sineması artık kabuklarını kırdı. bir baksanıza vizyona; ıssız adam, arog, aşk tutulması, devrim arabaları, osmanlı cumhuriyeti, muro, güneşin oğlu vs.. valla bakmadım hiçbir siteye. bunlar vizyonu eh işte takip eden bir sinema sever olarak aklıma gelenler. eminim daha fazlası da var vizyonda şu anda.

    gelelim tüm çelişkiyi yaratan konuya; kalite. evet kalitemiz düşük. evet hala çok gerideyiz, hala peker açıkalın, mehmet ali erbil veya şafak sezer'in filmerine maruz kalıyoruz. hala fatih ürek bir filmde başrol oynayabiliyor ve filme gidenlere dacia araba hediye edilebiliyor. ama emeklemeden yürümeyi, yürümeden koşmayı öğrenemezsiniz. düşünsenize; onlarca film çekiliyor. yüzlerce kameraman, rejisör, oyuncu, yönetmen, kostümcü, asistan, figüran, ışıkçı vs.. ekmek yiyor, sektör büyüyor. bu sektörde ekmek yiyen insan ne kadar çok olursa, bundan 20 sene sonra gelecek filmlerin kalitesi o kadar yüksek olacaktır.

    her şeyden önemlisi de çeşitliliğin artması seçiciliği de arttıracaktır. kalitesiz filmler çekilecek, izlenecek ki; kaliteli filmleri ayırt edebilelim, aşama kaydedelim.

    son 10 yılda türk sineması emeklemeye başlamıştır. belki yürümeye daha çok var, hatta belki hiçbir zaman koşamayacağız. ama "emeklemeyelim kardeşim" demek doğru değildir. doğru olan en doğru şekilde emekleyerek en hızlı şekilde yürümeye başlamaktır, bunu desteklemektir.
    1 ...