bugün

ağlamak isteyip ağlayamamak

gerçekleşmeyecek idealler uğruna aylardır sabahın köründen geceyarılarına kadar çalışıp, kazan gibi olmuş beynini yetmezmiş gibi ailevi sorunlarla yorduktan sonra gecenin karanlığında kulağında kulaklık, hayatla tek bağı monitörden yansıyan ışık olan biri olarak söyleyebilirim ki; istediğim şeyi yapabilirsem uyuyabilirim bu gece.

hep böyle diyenleri alaya alırdım kendimce. ulen hayatta bu kadar önemli şey varken ne saçma işlerle uğraşanlar var diyordum. ama bir yerde insan tıkanıyor. yapılacaklar, sorunlar, hayalkırıklıkları, tam yaptım dediğin anda aslında yaptığının bir değerinin olmadığını anladığın an, ayrıntılar, gereksiz hatıralar, vs. vs.
hepsi ard arda geldi. ama mütemadiyen robotlaşan insan, ağlama fonksiyonunu bile icra edemez olmuş.
vakitsiz gelen paranın da, şöhretin de, aşkın da, huzurun da...