bugün

29 kasım 2008 fenerbahçe beşiktaş maçı

"sarı lacivert" ile "siyah beyaz"ın kadıköydeki büyük randevusu...

başlıkla ilgili entryleri okurken dikktatimi çeken şeylerden birisi de her zamanki "ekikiki fenerin kızlığını bozduk, japon bayrağı eğüğü, kızınızı almaya geldik zuhaha" muhabbetleri oldu. bu tarz yüzeysel yaklaşımlar bana sorarsanız hiç bir takım taraftarına yakışmıyor. sporun dostluk, barış ve kardeşlik olduğunu ve rekabetin dozajının cıvıklaşmaması gerektiğini anlamak istemeyen arkadaşlar zaten bu tarz konuşmalara hep devam edecekler. ciddi yorumlara ise (benim saygı duyduğum gibi) umarım herkes saygı duyuyordur.

iki takımı konuşmak gerekirse takımım fenerbahçe son iki lig maçını alexsiz kazandı ama futbolun hücum yönünde bana sorarsanız gerçek anlamda ortaya bir şey koyamadı. galatasaray maçında neredeyse bir tek organize atak geliştirebildik. (emre'nin süper pasına guiza'nın topu moda taraflarındaki çay bahçelerine vurması) gollerin hemen hepsinde duran topların ve galatasaray'ın savunma hatalarının payı vardı. şu yazdığıma ben de inanamıyorum ama büyük üstat(!) hıncal'a bu konuda katılıyorum maalesef. ankaraspor maçında ise golleri yine duran toplardan bulduk. yani alex olmadan maç içinde kolay pozisyona giremiyor fenerbahçe, bana sorarsanız. bu maçta ise alex'in oynayıp oynamayacağını bilmiyorum fakat emre'nin form durumu önem teşkil ediyor. alex'in oynamaması halinde buyuk ihtimal emre onun görevini üstlenecek. ama şu anda kapasitesi 90 dakikayı çıkartabilecek düzeyde değil. aragonesin kafasında alex'in yerine deivid de düşünülüyor olabilir. yorum yapmak zor.

beşiktaş ise son maçını tek kale oynayıp berabere kaldı. ama mustafa hoca'nın gelişiyle iyi bir hava yakaladıkları da gerçek. her ne kadar mustafa hoca'yla oynadıkları beş lig maçında yedi puan kaybetmiş olsalar da bana göre umut vaadeden bir futbol oynuyorlar. takımın en büyük problemi keşke fener'de de olsa dedirtecek cinsten: nobre mi bobo mu? ya da her ikisi mi? ikinci sorun ise gökhan zan. bence gökhan hiç bir zaman iyi bir defans oyuncusu olamadı. daha doğrusu beşiktaş'a geldiğinden beri futbolunun üzerine bir şeyler koyamadı. oldukça istikrarsız ve sık sakatlanan bir futbolcu olması da cabası.

beşiktaş'ın duran top savunmasının bu maçın kaderini tayin edeceğini düşünüyorum ben. zira fenerim onsekizin oralarda tıkanıyor.

umarım futbolcular oyunu çirkinleştirmezler. elle oynamalar, kendini yere bırakmalar; kısacası emek hırsızlığı olmasın diyorum yani. hakem de böylece rahat bir maç yönetir. kimse gerilmez.

temennim hakedenin kazanması. umarım fenerbahçe hak eder.