ablanın oz abla olmamasından ya da dupeduz kardese genetik * benzemesinden kaynaklı olabilir.
simdi, oz abla feromonları, kişide cinsel arzu uyandırmaz ve hatta cinsel arzuyu baskılar. cok sevdigin ablayla sevismek istemiyor olmanın esas nedenlerinden biri budur. yoksa abla-kardes seksi, en cok beklenen tiplerden biridir.
bu insan oz abla degilse eger, abla feromonları cinsel arzuyu bastırmak eylemini goremez. etkisiz kalır. ipin bir yerden kopması gibi, bardagın son damlayla tasması gibi, der ki bunye, laan bu benim ablam degil, anne-baba dedigim insanlar kandırıyorsunuz beni, serzenisinde bulunur. bunye anlar gercegi, peki kardes durumundaki insan anlar mı? anladıgını anlayamaz o.
gelelim, dupeduz benzeme olayına. bu durumda, abla-kardes arasındaki genetik fark, ortalama abla-kardes genetik farklardan cok azdır. cok daha azdır. yani, ortalamanın ustunde bir sekilde birbirlerine benzerler *. bunun sonucu olarak, kardes olan insan, ablanın feromonlarıyla kendi feromonlarını bir tutar arada sırada. feromonlara, hormonlara ve benzeri tarzdaki seylere gore ablayla seks yapmak, masturbasyon yapmaktan farksız olarak algılanır. bunye icin o anda, abla ile el arasında pek fazla fark yoktur.
bu kadar hormonun ustune etkileyecek olan konu ise toplumun yaşama seklidir.
toplum, abla-kardes, baba-evlat, anne-avlat gibi seksleri uygun mu gorur yoksa uygunsuz mu kabul eder?
toplum, bu tip iliskilere uygundur derse bireyler bu konu hakkında kendilerini suclu hissedip depresyonlardan depresyonlara suruklenmezler. uygun degildir gozuyle bakıyorlarsa, bu tip iliskileri dusunmek dahi azap vericidir.