önce; her mimarın, mimarlık öğrencisinin, sonra; çabalayan, üreten, yaratan, 'tutunmaya çalışan' her insanın okuması gereken kitap.
****
kitap; howard roark isimli, ilkelerinden asla ödün vermeyen, yetenekli bir mimar üzerine kurulu. ana karakterleri saymak gerekirse; peter keating: yeteneksiz ama yolunu bir şekilde bulmuş mimar, howard'ın arkadaşı. dominique francon: peter'ın patronu guy francon'un gazeteci kızı. güzel ve zeki. wynand gazetelerinde çalışıyor. ellsworth toohey: waynand gazetelerinde bir köşe yazarı; ama her yerde parmağı var. gail wynand: wynand gazetelerinin sahibi. medya patronu. herkes emrinde.
****
roman, 1920-1930'larda geçiyor. new york'un bu zamanki kadar kalabalık olmadığı, şimdi bakıp da hayranlık duyduğumuz gökdelenlerin yeni yeni yapılmaya başlandığı yıllar.. yani, dünyanın bile yeni kurulduğu yıllar. o ihtişamlı binalar yapılırken, insanlığın da gelişimini izliyoruz sanki.
bazen ister istemez türkiye'yle karşılaştırıyorum durumu. "o yıllarda ülkemizde kaç tane sağlam bina vardı ki, adamlar gökdelenler dikiyor ardı ardına" diyorum içimden..*
daha 1930'ların başında dominique karakterinin üstü açık arabasıyla gezmesi düşündürüyor. 'o zamanlar türkiye'de araba bile yok neredeyse; kadın üstü açık arabayla geziyor', diye hasetle okuyorum kitabı.
*** gail wynand'ın ve ellworth toohey'nin çirkin oyunları yabancı gelmiyor bana. gail wynand; onlarca gazetesi, haber programı olan adam ve onun oynadığı oyunlar,, bir yerlerden tanıdık geliyor sanki diye düşünüyorum. anladın sen onu
***
nerdeyse her karakterin içinde kendinden bir şeyler bulmak mümkün. bazılarımızın içinde az da olsa* bir howard roark vardır* ya da sıradan olup da sıradan olmayan insanların arasına girebilen ama kimlik bunalımı yaşayan peter keating.. hiç olmadı; kendini, pek de onaylamadığı bir işi yapmak zorunda hisseden gail wynand.
***
kitabı okurken de, okuduktan sonra da, 'acaba bu kitap filme çekilirse nasıl olurdu' diye düşündüm. hayır, zaten bir filmi olduğunu biliyorum ama oldukça özensiz çekilmiş sanki.. benim filmimde dominique'i Gwyneth Paltrow oynardı mesela.
düşündüm, bu kitap 1920-30'larda geçiyor; film de o zamanda geçmeli. ama sonra aklıma geliyor: yetenekli insanların köreltilmesi, yeteneksizlerin yüceltilmesi, medya patronlarının halkın üzerindeki etkisi, ihanetler, oyunlar... bunlar her çağda aynı. eminim bu film şimdiki zamanda da çekilse kitap, özünden hiçbir şey kaybetmez...