bugün

kadın erkek eşitsizliği

öncelikle gerçek payı var mıdır diye bakılması gereken eşitsizliktir. yani, durum bir toplumsal sorun olmasından öte bir gerçek olarak kabul ediliyor ve "evet, kadın ve erkek eşit değil ama siz iyi insanlar olun ve eşitmiş gibi davranın." denerek sorun tümden ahlaki bir zemine çekiliyor. bu da eşitsizliğin kabullenilmesi demek oluyor. bu konuda en titiz çevreler bile bu yanlışa düşüyor...

örneğin taraf gazetesi... dün satranç ustası bir kadın hakkında haber yapmış ve şöyle bir başlık atmışlar: "kendine rakip bulamadığından, rakiplerini erkekler arasından seçiyor.". yani: ikinci sınıf insanlardan üstün olduğu kesinleşti, şimdi birinci sınıftakilerle mücadele ediyor.

al işte!