Arkadaşlar, bölüyorum ama schopenhauer'un kadınlara yönelik oluşan fikirlerini büyük oranda yaşantısı şekillendirir, evet fakat schopenhauer'u okurken bu şekilde okursanız felsefi bir kitabı duygusal bir kitaba çevirirsiniz. Schopenhauer'u kadınları eleştirirken kuyruk acısıyla hareket etmiyor demek de bununla hareket ediyor demek de eksiktir. Zira ister aleyhte ister lehte konuşmuş olsun, schopenhauer'un düşüncesi tematik olarak "yaşam iradesi" dediği şeyden şekillenir. Yani aşkın metafiziği'ndeki metafizik kelimesi bu iradeyi imler.
Tabii bunlar amiyane okumalarla anlaşılacak şeyler değil. Nihayetinde nietzsche'yi yalnızca ahlak yönünden okuyan insanlarız, oysa...