bugün

hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları

ortaokul zamanı, derslerden en sevmediğim ders olan beden eğitimi.
spor ayakkabım olmadığı için kundura ayakkabıyla derse katıldım. içimden 'inşallah hoca farketmez' diye dua ederken hoca farketti bile amk. o kadar fakiriz ki duamız bile kabul olmadı.

tüm sınıf tek sıra halinde dizilmiştik, bu şerefsiz hoca (şerefsiz diyorum çünkü sonraki dönemde kızlara tacizde bulunduğu iddiasıyla şikayet edildi) benim önümden geçerken ilk önce parıl parıl parlayan, babadan kalma rugan ayakkabıma baktı sonra beni ensemden tutup bir iki adım öne aldı. sonrası felaket amk.

'olum burdan çıkıp düğünemi gideceksin' diye sordu piç. sorunun bitmesiyle tüm sınıfın kahkahalara boğulması ve benim pancar gibi kızarmam ardı ardına gerçekleşti.

sonra o sınıftaki kimseyle bir daha muhatap olmadım. o sene bitince zaten ortaokul bitti. o sınıftan kimse ile bu zamana kadar karşılaşmadım. hepsinin götüne koyim.

not:şimdi ilk okula giden oğluma öğretmeye çalıştığım ilk şeylerden biri kimseyi hor görmemesi.