bugün
- anın görüntüsü16
- hemşire kızlar nasıl oluyor25
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks17
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam16
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi28
- iğrenç bir his tarif et44
- sözlük yazarlarının abileri11
- japonyada düşen insana yardım edenler9
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- erkek çocuk için isim önerileri9
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi17
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- en yaşlı özelliğiniz17
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz43
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- yakışıklı ama zengin erkek12
- icardi190520
- özgür özel10
- suriyeliler suriye'ye dönsün13
- fake hesabım için nick önerileri9
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız10
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- insana kendini kötü hissettiren şeyler12
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması8
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması15
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı13
- sözlüğün en götü güzel kızı21
- ahirette sorulacak ilk soru8
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- uludağ sözlüğün bitmiş olması12
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
Amerikan yöneticilerinin ve taraftarlarının altmış yıldır söyledikleri bir şey vardır;
"Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombaları atıldı, binlerce insan öldü ama bu, savaşın hemen bitmesini sağladı... Bu bombalar olmasaydı Japonya'nın teslim olmaya hiç mi hiç niyeti yoktu ve Avrupa'da 1945 yılının mayıs ayında bitmiş savaş Pasifik'te belki 1950'ye kadar da sürebilirdi... En az yüz bin kadar daha Amerikan askeri de ölecekti... Üstelik bu bombalar Japon faşizmini de tarihe gömüp bu ülkeye demokrasi gelmesine yol açmadılar mı?"
Yalan mıdır? Doğrudur.
Bir küçük eklemeyle; Japon yönetimi, ancak üçüncü bombanın Tokyo'ya atılacağını ve imparatorun da öleceğini anlayınca teslim oldu. Belki Kyoto, Kobe, Osaka gibi şehirleri yokolsaydı bile savaşmayı sürdürebilirlerdi, o kadar fanatik heriflerdi...
Eh, bir yanda gözü dönmüş taşralı bir alkolik, öbür yanda ayakkabısını çıkarıp ayağını kaşıyan bir kebapçı garsonu... Biri Hristiyan biri Müslüman, üstelik biri Katolik biri Sünni de değil, biri Protestan biri Şii, iki aykırı köktendinci...
Aslında ikisi de başka türlü kaşınıyor...
(Ya eskiden bizim de ayakkabısını çıkaran bir başbakanımız vardı, bak şimdi hatırladım, fakat kadın olduğu için ona kimse ses etmiyordu galiba...)
Bizim dinciler de, dünyaya ideoloji gözlükleriyle baktıkları için elbette iran'ı destekliyorlar. Nükleer enerji "ensesi kalınların" tekelinde mi kalacaktır? iran'ın da bundan yararlanmaya hakkı olmayacak mıdır? Böyle diyorlar.
Elbette olmalıdır ama, nükleer enerjiyi barışçı amaçlarla istediğini söyledikten hemen sonra dönüp "israil devleti yok olmalıdır" diye atıp tutan adamın iyiniyetine de ancak eşekler ya da El Muhaberat ajanları inanırlar!
Meseleye Arap değil Türk olarak bakarsanız, iran'ın atom bombasına sahip olmasının bizim için hiç de hayırlı olmadığını görürsünüz.
Dolayısıyla, bizim açımızdan en iyi çözüm, Amerikan ordusunun "bizi bulaştırmadan" ve "çok kısa zamanda" şu işi bitirmesiydi. olmadı.
Ödeyeceğimiz fatura, doğalgaz sıkıntısından ibaret kalacaktı.
Fakat ne yazık ki böyle olmayacaktır... artık çıkacak en küçük bir kıvılcım bunu bir dünya savaşına döndürecektir.
Bir kere, savaş demek, aynı zamanda sıkıyönetim de demektir. O zaman kimlerin "başlarının ağrıyacağı" da bellidir!
Savaş çok uzayabilir, yıllara yayılabilir, bizim ekonomi çöker.
iran bize karşı saldırıya geçebilir, güneydoğu bölgemiz büsbütün zıvanadan çıkabilir ve bunun arkasından Kürdistan Devleti de bu kez sağlama gelebilir.
Üstelik, Amerika bu işi kısa ya da uzun sürede bitirse bile, iran'a demokrasi falan elbette gelmez. Böyle bir kültürleri, gelenekleri yoktur. Atatürk tarzı bir "batılılaşma" yönlendirecek ve yürütecek liderleri de, kadroları da yoktur. iran, savaştan sonra tıpkı ırak gibi çorbaya dönecektir.
Hasan Ruhani'yi Saddam Hüseyin gibi sakalından tutup sürüklerler mi, Şii militanları Amerikan elçiliklerine saldırılar düzenlerler mi, bunlar işin ayrıntısı ve belki de folklorudur.
Başımız dertte, çok büyük dertte, göremediğiniz kadar derttedir...
Eli kulağında bir savaşın, bir Müslüman-Hıristiyan savaşının, belki de yeni bir dünya savaşının tam göbeğinde kalacağız.
Fakat bir israil-iran savaşı... Bir anda şaka kaka oluverir, kendimizi bir anda bir Amerikan-Rus savaşının içinde ve "taraf tutmakla yükümlü" bulabiliriz.
ilkine girdik, boyumuzun ölçüsünü aldık. ikincisinden sıyırdık, bu kez ne olacağız?
"Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombaları atıldı, binlerce insan öldü ama bu, savaşın hemen bitmesini sağladı... Bu bombalar olmasaydı Japonya'nın teslim olmaya hiç mi hiç niyeti yoktu ve Avrupa'da 1945 yılının mayıs ayında bitmiş savaş Pasifik'te belki 1950'ye kadar da sürebilirdi... En az yüz bin kadar daha Amerikan askeri de ölecekti... Üstelik bu bombalar Japon faşizmini de tarihe gömüp bu ülkeye demokrasi gelmesine yol açmadılar mı?"
Yalan mıdır? Doğrudur.
Bir küçük eklemeyle; Japon yönetimi, ancak üçüncü bombanın Tokyo'ya atılacağını ve imparatorun da öleceğini anlayınca teslim oldu. Belki Kyoto, Kobe, Osaka gibi şehirleri yokolsaydı bile savaşmayı sürdürebilirlerdi, o kadar fanatik heriflerdi...
Eh, bir yanda gözü dönmüş taşralı bir alkolik, öbür yanda ayakkabısını çıkarıp ayağını kaşıyan bir kebapçı garsonu... Biri Hristiyan biri Müslüman, üstelik biri Katolik biri Sünni de değil, biri Protestan biri Şii, iki aykırı köktendinci...
Aslında ikisi de başka türlü kaşınıyor...
(Ya eskiden bizim de ayakkabısını çıkaran bir başbakanımız vardı, bak şimdi hatırladım, fakat kadın olduğu için ona kimse ses etmiyordu galiba...)
Bizim dinciler de, dünyaya ideoloji gözlükleriyle baktıkları için elbette iran'ı destekliyorlar. Nükleer enerji "ensesi kalınların" tekelinde mi kalacaktır? iran'ın da bundan yararlanmaya hakkı olmayacak mıdır? Böyle diyorlar.
Elbette olmalıdır ama, nükleer enerjiyi barışçı amaçlarla istediğini söyledikten hemen sonra dönüp "israil devleti yok olmalıdır" diye atıp tutan adamın iyiniyetine de ancak eşekler ya da El Muhaberat ajanları inanırlar!
Meseleye Arap değil Türk olarak bakarsanız, iran'ın atom bombasına sahip olmasının bizim için hiç de hayırlı olmadığını görürsünüz.
Dolayısıyla, bizim açımızdan en iyi çözüm, Amerikan ordusunun "bizi bulaştırmadan" ve "çok kısa zamanda" şu işi bitirmesiydi. olmadı.
Ödeyeceğimiz fatura, doğalgaz sıkıntısından ibaret kalacaktı.
Fakat ne yazık ki böyle olmayacaktır... artık çıkacak en küçük bir kıvılcım bunu bir dünya savaşına döndürecektir.
Bir kere, savaş demek, aynı zamanda sıkıyönetim de demektir. O zaman kimlerin "başlarının ağrıyacağı" da bellidir!
Savaş çok uzayabilir, yıllara yayılabilir, bizim ekonomi çöker.
iran bize karşı saldırıya geçebilir, güneydoğu bölgemiz büsbütün zıvanadan çıkabilir ve bunun arkasından Kürdistan Devleti de bu kez sağlama gelebilir.
Üstelik, Amerika bu işi kısa ya da uzun sürede bitirse bile, iran'a demokrasi falan elbette gelmez. Böyle bir kültürleri, gelenekleri yoktur. Atatürk tarzı bir "batılılaşma" yönlendirecek ve yürütecek liderleri de, kadroları da yoktur. iran, savaştan sonra tıpkı ırak gibi çorbaya dönecektir.
Hasan Ruhani'yi Saddam Hüseyin gibi sakalından tutup sürüklerler mi, Şii militanları Amerikan elçiliklerine saldırılar düzenlerler mi, bunlar işin ayrıntısı ve belki de folklorudur.
Başımız dertte, çok büyük dertte, göremediğiniz kadar derttedir...
Eli kulağında bir savaşın, bir Müslüman-Hıristiyan savaşının, belki de yeni bir dünya savaşının tam göbeğinde kalacağız.
Fakat bir israil-iran savaşı... Bir anda şaka kaka oluverir, kendimizi bir anda bir Amerikan-Rus savaşının içinde ve "taraf tutmakla yükümlü" bulabiliriz.
ilkine girdik, boyumuzun ölçüsünü aldık. ikincisinden sıyırdık, bu kez ne olacağız?
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar